Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye'nin büyüme rakamlarını değerlendirerek "Derecelendirme kuruluşlarının güçlü büyüme performansı karşısında nasıl değerlendirme yapacaklarını merak ediyoruz" dedi.
Vefat eden eniştesi Abdullah Süleymanoğlu'nun cenaze törenine katılmak için memleketi Giresun'un Alucra ilçesine gelen Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Merkez Camisi'nde kılınan cenaze namazının ve defin işlemlerinin ardından baba ocağında çeşitli ziyaretlerde bulundu.
Ziyaretlerin ardından Türkiye'nin ekonomik büyüme rakamları ile ilgili açıklamalarda bulunan Nurettin Canikli, "2016 yılı son çeyrek büyümesi herkesi şaşırtacak şekilde bir hayli yüksek geldi" diye konuştu. Canikli, "Özellikle üçüncü çeyrekteki 1,8 oranında küçülmeden sonra bu şekilde bir performans açıkça beklenmiyordu. Biz tahmin ediyorduk, biliyorduk bu şekilde çok güçlü bir büyüme oranının geleceğini tahmin ediyorduk. Bu son derece önemli. Türkiye ekonomisinin en zor şartlarda bile güçlü büyüme performansından taviz vermediğini ve güçlü büyüme eğiliminin aslında ekonominin kendi iç dinamikleri içerisinde mündemiç olduğunu gösteriyor" diye konuştu.
"Türkiye ekonomisi çok büyük saldırılar şoklar karşısında dahi dimdik ayakta"
"15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra da Türkiye ekonomisi belli amaca yönelik bir takım saldırılarla karşı karşıya kaldı" diyen Canikli, "Türkiye'ye hak etmediği şekilde özellikle uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından çok haksız bir şekilde not indirimleri ve değerlendirmeler geldi. Bütün bunların arasında son çeyrekte böyle bir performansın ortaya konulması gerçekten takdire şayandır ve bunu dünya ekonomi tarihi kaydedecek, ediyor zaten. Çünkü özellikle ısrarlı şekilde belli çevrelerin artık bundan sonra Türkiye'nin güçlü büyüme performansı gösteremeyeceği şeklinde çok yoğun yorumların yapıldığı değerlendirmelerin gündeme geldiği içeriden ve dışarıdan dönemde böyle bir güçlü büyümenin ortaya çıkmış olması son derece önemlidir. Türkiye'nin son özellikle bir kaç yılda karşı karşıya kaldığı içeriden ve dışarıdan kaynaklanan şokların çok daha azıyla çok daha küçük bir oranıyla başka bir ülke yüz yüze gelmiş olsaydı inanın hem siyasi dengesinde çok ciddi problemler karşı karşıya kaldırdı hem de ekonomik performansında çok büyük düşüşler yaşanırdı. Bu son çeyrek büyüme rakamı Türkiye ekonomisinin gerçekten reel sıkıntılarla test edildikten sonra çok büyük sadırılar, şoklar karşısında dahi dimdik ayakta durabildiğini göstermiştir. Artık Türkiye'nin önü açıktır. Bu aynı zamanda böyle bir değerlendirmenin de kapısını aralamaktadır. Yani ekonomimizin son dönemde yaşadığı sıkıntılar herhalde en büyükleriydi. Bundan sonra başka bir ülke veya Türkiye daha büyük geçmişte karşı karşıya kaldığı sıkıntılardan daha büyükleriyle karşı karşıya kalmaz. Büyük oranda onları geride bıraktık onu da ısrarlı bir şekilde ifade etmeye çalıştık ama dinletemedik" ifadelerini kullandı.
"Not indirimlerinin siyasi olduğu bir kere daha ortaya çıktı"
Türkiye'nin notunun düşürülmesinin belirli siyasi amaçların matuf değerlendirmeleri olduğunun bir kere daha ortaya çıktığını kaydeden Canikli, şöyle devam etti;
" Derecelendirme kuruluşlarının Türkiye ekonomisiyle ilgili Türkiye'nin yatırım yapılabilir seviyenin altına not seviyesine indirilmesiyle ilişkin değerlendirilmelerinde rasyonel olmadığı bilimsel olmadığı ve kesinlikle belirli siyasi amaçları gerçekleştirmeye matuf değerlendirmeler olduğu bir kez daha bugün ortaya çıkmıştır. 2016 yılının son çeyreğindeki bu ortaya çıkan güçlü büyüme performansı bunu da açık bir şekilde göstermiştir. Derecelendirme kuruluşları Türkiye'nin kredi notunu özellikle büyüme performansında sıkıntılar yaşanacağı ve yaşandığı kabulü üzerine kurmuşlardı ve not indirimi bu şekilde gerçekleşmişti. Şimdi bunun böyle olmadığı anlaşıldı, bundan sonra derecelendirme kuruluşlarının biz özellikle bu güçlü performansı sıkıntılı zor şartlara rağmen güçlü büyüme performansı karşısında nasıl değerlendirme yapacaklarını merak ediyoruz, bu önemli gerçekten hep birlikte göreceğiz. Esasında sübjektif uygulamalarının Türkiye ekonomisine yönelik olarak sübjektif değerlendirmelerinin son derece yoğun bir şekilde yaşandığı ve tırnak içerisinde söylüyorum komplo bir saldırıyla karşı karşıya kaldığımızı geçtiğimiz dönemlerde bir kez daha göstermiş oldu açığa çıkarmış oldu bu yüksek büyüme performansı devam edecek."
"Büyümede 4 rakamının üzerine çıkabiliriz"
2017 büyüme rakamları da beklentilerin özellikle bazı çevrelerin beklentilerinin üzerinde gerçekleşecek ifadelerini kullanan Canikli, " Şu anda zaten 2017'ye ilişkin büyüme rakamlarını da yukarı yönlü olarak revize etmeye başladılar. Bu daha da yukarı noktalarda gerçekleşecek, biz inşallah 2017'de yüzde 4'ün üzerinde bir büyüme gerçekleştireceğiz. Hatta çok büyük olumlu anlamda sürprizler ortaya çıkabilir. 4 rakamının üzerine çıkabiliriz bunları hep birlikte göreceğiz. Bu büyümeye bağlı olarak önümüzdeki dönemde istihdam rakamlarında da iyileşmeleri hep birlikte göreceğiz. Esasında bizim talebi artırmak ve finansal firmaların finansal problemlerini çözmek amacıyla ortaya koyduğumuz paketlerin ve aldığımız kararların olumlu yansımalarını henüz görmedik. Bunları özellikle 2017'nin ilk çeyreğinde ve sonrasında göreceğiz. Bu daha önce yine talebin artırılmasına yönelik ticaretin artırılmasına yönelik kredi genişlemesini sağlayacak tedbirlerle çok yakından bağlantılıdır ve sonuç alınmıştır etki olmuştur. 2017 birinci çeyreği ve daha sonrasında gerçekten çok yüksek güçlü büyüme oranlarını inşallah hep birlikte bütün dünya görecek. Bu istihdam rakamlarına da işsizlik rakamlarına da olumlu yansıyacak özellikle artı istihdam paketinin şu anda 500 binden fazla yeni istihdamın önünü açtığını realize olduğunu biliyoruz. Gerçekten bu kadar kısa süre içerisinde 500 binden fazla yeni istihdam imkanının ortaya çıkması o da herhalde bugüne kadar dünya ekonomi tarihinde olmuş yaşanmış bir hadise değildir, bunun da yansımaları 2017'nin birinci çeyreği ve ikinci çeyreğinden itibaren hep birlikte göreceğiz" şeklinde konuştu.
"İşsizlik rakamları düşecek"
Türkiye'nin büyümesiyle işsizlik rakamlarında da düşüşler yaşanacağını söyleyen Canikli, "İstihdam rakamlarında da işsizlik rakamlarında da bu büyümeye paralel düşüş yaşanacak. Onu da 2017 yılının ikinci yarısından itibaren göreceğiz. O sonuçları, ve yıl sonunda biz işsizlikte tek haneli rakamları görme imkanımız olacak, yine aynı çerçevede enflasyon rakamları da bu büyümeye paralel olarak düşecek, faiz rakamları da yine aşağı yönlü hareket edecek. Onu da çok net bir şekilde önümüzdeki günlerde göreceğiz. Zaten riskler de hem konjonktürel riskler hem de coğrafi riskler bölgesel riskler her geçen gün azalmaktadır. Ekonomiyi olumsuz yönde etkileyen etkileme kapasitesi potansiyeli taşıyan bu riskler her geçen gün azalmaktadır. Bütün bunların birlikte düşünülmesi değerlendirilmesi sonucunda Türkiye ekonomisin önümüzdeki aylarda önümüzdeki dönemlerde gerçekten inanılmaz güçlü büyüme ve diğer makro göstergelerde de olumlu yönde hareketlendiğini hep birlikte göreceğiz, inşallah" dedi.
İHA