Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Myanmar'da yaşanan katliama ilişkin olarak, "Myanmar silahlı kuvvetlerinin bu krizi Suu Çii'yi zor durumda bırakmak için araçsallaştırdığını biliyoruz ve bundan şüphemiz yok. Ancak Ang San Suu Çii'nin de bu noktada yaşanan bu hadiseler karşısında sessizliğini bozması gerekiyor" dedi.
Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu, Avrupa Rohingya Konseyi (ERC) Temsilcisi Dr. Hla Kyaw'ı kabul etti. Çankaya Köşkü'nde gerçekleşen kabulde konuşan Çavuşoğlu, Myanmar'da 25 Ağustos'ta başlayan olaylardan büyük bir endişe duyduklarını ve yaşananları kaygıyla takip ettiklerini belirterek, "Myanmar güvenlik güçlerinin operasyonlarının yanı sıra Müslüman ve Budist toplumlar arasında yaşanan çatışmalar nedeniyle büyük bir insanlık dramının yaşandığını görmekteyiz. Bugün itibariyle yaklaşık 400 bin Rohingyalı Müslüman kardeşimizin bulunduğu bölgeyi terk etmek suretiyle Bangladeş'e sığındığını, 90 bin civarında Rohingyalı Müslüman kardeşimizin bulunduğu yeri terk ederek Myanmar'ın çeşitli bölgelerine gittiğini biliyoruz. Bu Rohingya Müslümanlarının toplam nüfusunun yüzde 50'sine isabet ediyor. Myanmar silahlı güçlerinin yapmış olduğunun aslında Rohingya Müslümanlarını Myanmar'dan süpürerek konuyu kendilerinin çözmesinden ziyade uluslararası bir mesele ve Bangladeş'in bir sorunu haline getirmeye çabaladıklarını görüyoruz" diye konuştu.
Bu konunun uluslararası platformda görüşülmesi, çözüme kavuşturulması için büyük bir çaba gösterdiklerine dikkat çeken Çavuşoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımız, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Guterres, Bangladeş Cumhurbaşkanı Abdul Hamid ve diğer liderlerle bu konuda çeşitli temaslarda bulunmaktadır. Kazakistan'da gerçekleşen İslam İşbirliği Teşkilatı Bilim ve Teknoloji Zirvesi'nde Sayın Cumhurbaşkanımızın nasıl bir çaba gösterdiğinin canlı şahidiyim. Bu çabaların sonucu olarak TİKA tarafından bölgeye bin tonluk bir yardım ulaştırmış olduk. Bu yardımlarımız bölgeye ulaştı ve zor şartlarda da olsa ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaya çalışıyoruz. Türkiye'de de bu hafta içerisinde bir yardım kampanyası başlatılmış oldu. Bu kampanyalarımız sürmeye devam ediyor. Biz burada yaşanan sorunun kapsamlı ve uzun vadeli bir şekilde çözüme kavuşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Aksi taktirde ilerleyen süreç içerisinde bu şiddet olaylarının meydana gelmesi muhtemeldir. Myanmar silahlı kuvvetlerinin bu krizi Suu Çii'yi zor durumda bırakmak için araçsallaştırdığını biliyoruz ve bundan şüphemiz yok. Ancak Ang San Suu Çii'nin de bu noktada yaşanan bu hadiseler karşısında sessizliğini bozması gerekiyor. Aksi taktirde bunun sürmesi halinde Suu Çii'nin de yaşanan bu zulmün acaba ortağı mı diye düşünce hasıl olacağını özellikle ifade ediyorum" dedi.
Avrupa Rohingya Konseyi ve Rohingya Müslümanları adına Türkiye'ye gösterdiği liderlik için teşekkürlerini ileterek konuşmasına başlayan ERC Temsilcisi Dr. Hla Kyaw, "Rohingyalılar olarak bizim hiçbir dostumuzun olmadığını, kimsenin bize yardım etmeyeceğini düşünüyorduk ama şimdi görüyoruz ki bizim dostlarımız var, yardım eli uzatılıyor ve artık daha umut dolu bakıyoruz. Rohingyalı Müslümanlar, Türkiye'nin onları bu felaketten kurtaracağını düşünüyor ve en küçük çocuğa bile sorsanız bunun bilincinde. Bu nedenle geleceğe umut dolu bakıyorlar" açıklamasında bulundu.
Myanmar'da yaşanan bazı olaylara değinen Kyaw, "Bangladeş'e geçmeye çalışan ama Myanmar tarafında sıkışmış kalan çocuk ve bebeklerin de aralarında bulunduğu yaklaşık 4 bin Rohingyalı Müslüman kurtarma botuna binemiyor ve çığlıklar içinde yardım istiyorlar. Biz sürekli bu tür mesajlar ve videolar alıyoruz. Öyle bir durum var ki mağdurların çoğu kadınlardan oluşuyor. Myanmar sınırına ulaşan veya ulaşmaya çalışan, Bangladeş'e henüz geçemeyenleri düşündüğümüzde mesela bir kadının 5 çocuğu var ama hepsini taşıyamadığı için 2-3 çocuğunu ormanda geride bırakmak zorunda kalıyor. Hatta bir köyde bin 400 tane Rohingyalı Müslüman yakalanmış, medrese ve camilere kapatılmış ve onlara şöyle denmiş; "Camidesiniz. Allah'ınızı çağırın size yardım etsin." Bunun sonrasında oradaki bazı kadınlara tecavüz edilmiş, camiler yakılmış ve bin 400 kişiden sadece 200 civarında kişi hayatta kalabilmiş" ifadelerini kullandı.
İHA