Dünya Besin Alerjisi Farkındalık Haftası sebebiyle kuruyemiş alerjilerinin artışına ve oluşturduğu risklere dikkat çeken Prof. Dr. Bülent Enis Şekerel “En tehlikeli besin alerjilerinin başında gelen kuruyemiş alerjilerinin artışına sezaryen doğumlar, bebek beslenmesinde anne sütü kullanımının azalması, aşırı hijyenik yaşama çabası, fazla antibiyotik kullanılması, Batı tipi yaşam biçiminin tercih edilmesi ve bebeklerde ek gıdaya başlamanın geciktirilmesi yol açıyor” dedi.
Ülkemizde çocuklarda ve yetişkinlerde bir numaralı besin alerjisi olarak öne çıkan kuruyemiş alerjileri, en tehlikeli besin alerjisi reaksiyonlarının başında geliyor. Kuruyemiş alerjisi sıklığı artmaya devam ederken tıpkı deniz ürünleri gibi zamanla geçmeyen alerji türleri arasında yer alıyor. Ülkemizde alerji nedeni olan kuruyemişler ise fındık, antep fıstığı ve ceviz olarak sıralanıyor.
Kuruyemiş alerjileri en tehlikeli besin alerjisi
Şekerel, kuruyemiş alerjilerinin çoğunlukla yaşamın ilk iki yılında başladığına ancak, ileri yaşlarda başlayan ama daha nadir görülen tipleri de bulunduğuna dikkat çekti. “Erken yaşta başlayan kuruyemiş alerjileri daha ağır reaksiyonların nedenidir. Bu reaksiyonların en korkulanı anafilaksi veya halk arasında ‘alerjik şok’ olarak bilinen reaksiyondur” diyen Şekerel, şöyle devam etti:
“Anafilakside deri bulgularının yanında sindirim, solunum ve dolaşım sistemleri de olumsuz etkilenir ve oluşan reaksiyon yaşamı tehdit edebilir. Bu nedenle kuruyemiş alerjisi olanlara acil bir durumda kullanmaları için adrenalin otoenjektör veririz ve bu enjektörü her zaman yanlarında bulundurmalarını isteriz. Kuruyemiş alerjileri kalıcı alerjilerin başında gelir. Düzelme sadece hastaların %10-20’sinde olur ve çoğu hastada yaşam boyu sürer.”
Son 20 yılda besin alerjisi ve kuruyemiş alerjilerinin görülme sıklığında iki kata yakın artış oldu!
Besin ve kuruyemiş alerjilerinin görülme sıklığının arttığını anlatan Şekerel, “Ülkemizde yaşamın ilk yılında besin alerjisi %6-8 oranında görülürken ilerleyen yaşla birlikte bu alerjilerinin birçoğu ortadan kalkar. Ancak kuruyemiş alerjilerinde olduğu gibi yaşam boyu devam eden kalıcı besin alerjileri de olabilir. Sonuçta çocukluk çağında ve erişkin dönemde besin alerjisi görülme sıklığı %0.5-1 iner. Bebeklik çağında yumurta ve süt en sık görülen alerjiler iken çocukluk, ergenlik ve yetişkin yaş grubunda ülkemizde en sık besin alerjisi nedeni kuruyemiş alerjileridir.” dedi.
Son 20 yılda besin alerjisi ve kuruyemiş alerjilerinin görülme sıklığında iki kata yakın artış olduğunu belirten ve bu artışın nedenlerine ilişkin bilgi veren Şekerel, “Araştırmalar besin alerjisi gelişiminde ailesel özellikler yanında sezaryen doğumların, bebek beslenmesinde anne sütü kullanımının azalmasının, aşırı hijyenik yaşama çabasının, fazla antibiyotik kullanılmasının, Batı tipi yaşam biçiminin tercih edilmesinin ve bebeklerde ek gıdaya başlamanın geciktirilmesinin artışa yol açtığını gösterdi.” diye konuştu. (BSHA- Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)