Bingöl’de "Kanserde Erken Tanı" Konferansı

Bingöl'de "Kanserde Erken Tanı" konferansında konuşan Doç.Dr. Fatin Rüştü Polat, meme kanseri ve karaciğer kanseri tedavisinde iyi durumda olduklarını...

Bingöl'de "Kanserde Erken Tanı" konferansında konuşan Doç.Dr. Fatin Rüştü Polat, meme kanseri ve karaciğer kanseri tedavisinde iyi durumda olduklarını fakat mide kanserinde kırmızı çizgide olunduğunu söyledi.

Bingöl Üniversitesi, kuruluşunun 10. yıl dönümü etkinlikleri kapsamında "Kanserde Erken Tanı" konferansı düzenlendi. Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Fatin Rüştü Polat konferansta kanser hakkında bilgi verdi. Gerçekleştirilen programın üniversitenin sağlıkla ilgili alanda yaptığı ilk program olduğunu aktaran Bingöl Üniversite Rektörü Prof.Dr. İbrahim Çapak, "Biz, niceliğe değil niteliğe bakıyoruz. Bizim için nitelik önemlidir. Bingöl'de yapılacak çok şey var, ancak bu da ilgi ve alaka ile ilgilidir" dedi.

Kanserin kontrolsüz bir hücre çoğalması olduğunu dile getiren Doç.Dr. Fatin Rüştü Polat, kanserin artık hayatın bir parçası olduğunu ve henüz tedavisinde bir çözüm bulunmadığını ifade etti. Erken tanı ile beraber hastalıklı hücreyi alabildiklerini ancak kökten yok etmenin mümkün olmadığını vurgulayan Doç.Dr. Polat, "Bir milyar gen içinde bozuk bir geni arıyoruz. Doğru hekim, doğru teşhis, doğru tedavi doğru sonuç verir. Erken tanı ile beraber hastalık çok düşük maliyetle tedavi edilebilindiği gibi hastayı kurtarmada yüksek oluyor. Erken tanı ülke ekonomisine de büyük katkılar yapar. Aynı zamanda hastanın ömrüne de ömür katar. Hekimi bilgi ve ahlaken yetiştirebilirsek hastayı da doğru bilgilendiririz. Erken tanı ile kanserli organı koruyabiliyoruz. Meme kanseri ve karaciğer kanserinde iyi durumdayız fakat mide kanserinde kırmızı çizgideyiz. Bu da beslenme kültürü ile alakalı bir durumdur" diye konuştu

Meme kanseri hakkında bilgi veren Polat, şöyle konuştu:

"Meme kanserinde erken tanı koymada çok iyi durumdayız. Kadınlarda doğum sayısını arttırarak, en az üç-dört doğum yaptırarak ve kadınları stresten koruyarak bu tür kanserle mücadele edebiliriz. Kadınların sadece doğum yapmaları yetmez aynı zamanda kadınları emzirme yoluyla bu tür kanserden korumak mümkündür. Çünkü kadınlar emzirince memelerini dinlendirmiş olurlar. Kadınlar, el ile kendilerini muayene edebilirler ve 40 yaşına kadar üç yılda bir, 40 yaşından sonra yılda bir kez genel cerrahi kontrolüne gitmeleri gerekir. Bu sayede mamografi ile erken tanı konulabilinir. Sonuç olarak erken tanı ile beraber yaşam kalitesini artırıyoruz ve ölümü öteliyoruz."

Kongre Merkezinde düzenlenen konferansa, Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Fatin Rüştü Polat ve Bingöl Üniversite Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak'ın yanı sıra Bingöl Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Uzman Doktor Celal Özyıldırım, öğrenciler ve davetliler katıldı.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri

20 Bin Diş Hekimi Atama Bekliyor
Sigara İ̇çmek Akciğer Kanseri Riskini 30 Kat Artırıyor
Ege Üniversitesi Hastanesi’nde Böcek Skandalı
Diş Hastaları Mağdur Oluyor!
Kamu Diş Hekimlerinin Şartları İ̇yileştirilmeli