Mersin Ticaret Sanayi Odası Meclis Başkan Vekili Murat Çalışkan, Mersin'in turizmden hak ettiği payı alamadığını ve bu bölge için yapılabilecek stratejik hamlelerle büyük bir pazar yaratılabileceğini vurgulayarak, "Kent merkezine 5 kilometre mesafedeki Kazanlı bölgesi "turizm serbest bölgesi" ilan edilerek, burası dünya çapında insanların dikkatini çeken bir turizm alanı olabilir" dedi.
Murat Çalışkan, yaptığı açıklamada, Mersin'in, turizm ve ticaret imkanları ve ülke ekonomisine katkılarıyla "mega şehir" olma yolunda ilerlediğini belirterek, Mersin'in turizmi ile tarımı ve sanayisi ile gelişime açık bir il olduğunu söyledi. Çalışkan, "Mersin, birçok bakımdan ülkemizin yatırıma en elverişli kentlerinden birisi. Hem tarım hem ticaret açısından arazi imkanları bol, kış mevsimi az, uzun sahil şeridine sahip, limanı ve serbest bölgesi ile Ortadoğu'nun, İç Anadolu'nun, Güneydoğu Anadolu'nun sahile açılan kapısı durumunda. Ayrıca kent kozmopolit bir yapıya sahip. Kozmopolit şehirler kültürel anlamda karma bir yapıya sahip olduğu için gelişimi daima hızlıdır. Gün boyu insanların hoşça vakit geçirebileceği birçok sosyal alanlara sahip. Kentle ilgili eleştirilecek bir konu varsa o da Mersin'in deniz kıyısında yer alan bir kent olmasına karşın şehir merkezinde denize girebilecek çok az yer olması. Oysaki kent merkezinin denize bakan yüzünü plajlar ile faydalanır hale getirirsek hem kente ayrı bir güzellik katar hem de ayrı bir katma değer yaratırız. Mersin her geçen gün büyük bir gelişim gösteren, Anadolu'da İstanbul'un tek alternatifi olabilecek kenttir. Bugün limanıyla, demiryolu ve karayolu ulaşımıyla, Çukurova Bölgesel Havaalanıyla lojistik üstünlüğünü elinde barındıran Mersin, sanayi yatırımlarına ev sahipliği yapabilecek bölgeleri ile Marmara Havzası'nın alternatifi konumundadır" dedi.
Mersin'in turizmden hak ettiği payı alamadığına ve bu bölge için yapılabilecek stratejik hamlelerle büyük bir pazar yaratılabileceğine dikkat çeken Çalışkan, kent merkezine 5 kilometre mesafedeki Kazanlı bölgesinin "turizm serbest bölgesi" ilan edilerek buranın dünya çapında insanların dikkatini çeken bir turizm alanı olabileceğini söyledi. Yatırımcıları bu bölgeye çekebilmek için ücretsiz arsa tahsisi, düşük vergi gibi avantajlar sunulabileceğini belirten Çalışkan, "Bu bölgede inşa edilebilecek oteller golf, turizm sektörü altındaki eğlence seçenekleri veya farklı bir konseptle inşa edilebilir. Bu tarz konseptlerle oluşturulmuş otellere dünya çapında bir yöneliş var. Ekonomik olarak da oldukça büyük bir pazara sahip. İnsanların kendini güvende hissedeceği, özgürlüklerin üst düzeyde yaşanacağı ve ilgi alanlarına uygun bir bölge yaratılabilir. Dünyanın her yerinden insanlar havaalanından direk olarak bu bölgeye geçerek keyfince vakit geçirebilir. Gerekirse bu bölgenin ayrı bir gümrüğü ya da kontrol noktası olabilir. Bu bölgeyi cazip kılabilecek farklı alternatifler sunmak da gerekecektir. Örneğin, düşük hatta sıfır vergi gibi bir uygulama ile buraya yatırımcılar çekilebilir ve bölgenin turizm potansiyeli bir anda başka boyuta taşınabilir" diye konuştu.
Yaz aylarında Mersin'in batısında sıra sıra dizilen turizm beldelerine çevre illerden yoğun bir ilginin olduğunu ifade eden Çalışkan, bir dönem bu bölgenin tam ortasında yapılması gündeme gelen Kumkuyu Havaalanı projesinin şu an gündemden kalktığını ancak burada inşa edilecek bir havaalanı ile bölgenin daha da gelişeceğini belirtti. Türkiye'nin en uzun sahil bandının bulunduğu Mersin'in, turizm potansiyelinin çok yüksek olduğunu da dile getiren Çalışkan, "Mersin'de turizmin gelişim gösterebilmesi adına gerekli çalışmalar ve teşvikler sağlanırsa kısa sürede ülkemize bambaşka bir destinasyon kazandırmış oluruz. Kentlilik bilincinin her geçen gün geliştiği Mersin'de, son yıllarda yapılan önemli yatırımlar önümüzdeki sürecin göstergesi olarak kabul edilebilir. Özellikle yaz aylarında nüfusu çok daha artan kentimiz Türkiye'nin önemli ticaret merkezleri arasında yer almaktadır" ifadelerini kullandı.
İHA