Çanakkale Destanını Anlatan Sergi İzmir’de

İzmir'deki bir alışveriş merkezinde açılan ve Çanakkale destanının anlatıldığı 101. Yıl Savaş Malzemeleri Müzesi sergisi, büyük ilgi gördü.

İzmir'deki bir alışveriş merkezinde açılan ve Çanakkale destanının anlatıldığı 101. Yıl Savaş Malzemeleri Müzesi sergisi, büyük ilgi gördü.

Kültür, sanat, tarih temalı etkinlikleriyle öne çıkan MaviBahçe, Çanakkale destanını anlatan 101. Yıl Savaş Malzemeleri Müzesi sergisine ev sahipliği yapıyor. 1-12 Mart tarihleri arasında açık kalacak sergi büyük ilgi görüyor. Bugüne kadar Türkiye'nin 160 ayrı noktasında sergi açtıklarını belirten Çanakkale Müzesi Genel Koordinatörü Cengiz Yürükaslan, sergi hakkında bilgi verdi. "Koca bir Çanakkale burada. Bin parça malzeme var" diye Yürükaslan, "Bir çoğu Çanakkale tarihinin bilinmeyen, kitapların çok az yazdığı çok özel malzemeler. Müze çok büyük bir görevi yerine getiriyor. Beş yıldan bu yana Türkiye'yi dolaşıyoruz. Amaç Çanakkale'ye gidemeyenlere oraları anlatabilmek. Bu güne kadar 160 yer ziyaret ettik" dedi.

Çanakkale'de her gittikleri yörenin Çanakkale'de yatan şehitlerinden oluşan şehitlik konumu kurulduğunu anlatan Yürükaslan, bu yıl Sıhhiye Çadırının da sergiye eklendiğini söyledi. Sıhhiye çadırının acıklı bir hikayesinin olduğunu ifade eden Yürükaslan, şunları söyledi:

"Çanakkale'mizde her 200 metrede bir en azından kanını durdurup hastanelere sevkini yapan Sıhhiye çadırlarımız bulunurdu. Müzedeki çadırımız o zamanı canlandırmak için kuruldu; ancak hikayemiz acıklı ve önemlidir. Doktorumuz ve önünde yatan oğludur. Doktorumuzdan önce oğlu Çanakkale'ye cepheye gidiyor. Uzun bir zaman doktor oğlundan haber alamaz. Bir süre sonra doktor Kemal Bey, İstanbul'daki görevli olduğu hastaneden Çanakkale'deki bir sahra hastanesine görevli olarak geliyor. Sürekli yaralılar, ölüler gelip gidiyor. Bir gün önüne yüzü tanınmayan, kanlar içinde bir asker yatırılıyor. Doktor o telaş içerisinde askere bakıyor, "hiç kurtuluş ümidi olmadığı" düşüncesiyle "Ağaç dibine alın" diyor. Bir müddet sonra o yaralı aklına geliyor ve "Getirin onu" diyor. Yaralı hafif gözlerini açıyor, "Baba beni tanımadın mı" diyor. Babası çocuğunu tanıyor. Oğlan son nefesini babasının kollarında veriyor. Baba "Bu benim aslan oğlum, gölge bir yere gömün" diyor. Müzedeki çadırda bu hikaye anlatılıyor."

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.