Kayseri Ticaret Odası (KTO)'nın hizmet binası açılış töreninde konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, CHP'nin adalet yürüyüşüne dair, "Referandumdan sonra defalarca yenilmiş olmanın, kendini kurtarmanın acısı ile yaptığı yürüyüşler olarak görüyoruz biz bunları" dedi.
Törene, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Kayseri Valisi Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, Kayseri protokolü ve KTO Meclis Üyeleri katıldı.
"Türkiye'deki diğer odalar örnek alıyor"
Açılış konuşmasını yapan KTO Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, Kayseri Ticaret Odası yönetimi olarak göreve geldikleri 2013 yılından bu yana üyelerin menfaati için hareket ettiklerini söyledi. 4 yıldan bu yana Kayseri Ticaret Odasının alt yapısını hazırladıklarını, bundan sonraki dönemde de yeni icraat binalarının yapılmasını ümit ettiklerini dile getirdi. KTO'nun yeni hizmet binasının Türkiye'deki odalar içerisinde en moderni olduğunu kaydeden Başkan Hiçyılmaz, "Yeni hizmet binamız hem projesi hem yapılış yöntemi ile farklılık arz etmiştir. Yarışmaya Türkiye genelinde 152 proje katıldı. Yıldız Teknik Üniversitesi ve Erciyes Üniversitemizin değerli hocalarından oluşan jüri en iyi projeyi seçti. Bu yönüyle binamız diğer odalar tarafından örnek alınmaktadır. Yeni binamızı bir buçuk yıl gibi kısa bir sürede açmanın, Kayseri'ye yakışır böyle güzel bir binada hizmet vermenin, onurunu ve mutluluğunu yaşamaktayız. Binamızın Kayseri'ye, Kayseri tüccarına hayırlı olmasını temenni ediyorum" dedi.
"Arınma dönemindeyiz"
Kayserinin, AK Parti döneminde gerçekleşen genel büyümeden nasibini aldığını kaydeden Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, kentteki en büyük projelerin son 10 yılda gerçekleştirildiğini ifade etti. Yakın zamanda Çin'in Kayseri'de e-ticaret üssü kuracağını da belirten Özhaseki, Ticaret Odasını yeni hizmet binasından dolayı kutladı.
Türkiye'nin genel siyasetine dair de konuşan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"15 Temmuz sadece ülke olarak daha önce yaşadığımız ihtilallerden farklı. Tarihimiz boyunca karşılaştığımız en büyük ihanet olayı. Sadece istiklal ve istikbalimizi zedelemekten ziyade tüm mazlum milletlerin geleceğini yıkmaya yönelikti. O gün Sayın Cumhurbaşkanımızın yüksek cesareti ve dirayeti ve milletimizin cesareti ile bu olayı atlattık. O gün dışarıda ne kadar Türkiye'yi seven mazlum milletler varsa onların da sabaha kadar semaya açılan elleri Allah indinde yerini buldu. Mazlum milletlerin temsilcileri hep gerçek yüzlerini ortaya koydu. Ama gerçek yüzleriyle içleri farklı olan gelişmiş ülkelerin tavırları farklıydı. Geçmiş olsun bile diyemediler. O nedenle bu hadiseyi Türkiye'de yapılmış darbelerle eş değer görmek hata olur. Bu mesele beka sorunuydu. Allah'a şükürler olsun atlattık. Şu anda da arınma dönemi içindeyiz. Elbette ki bu kötülükleri yapanları içimizden temizlememiz lazım.40 yıl boyunca sızıntı diyerek içimize sızanların yaptığı vahşet sonrasın tedbir almamız delilik olurdu. Yeni bir sistemden bahsediyorlar, oradan da haberleşiyorlarmış. Öğretmensiniz ya da devletin bir kademesinde çalışıyorsunuz orada gizli gizli haberleşiyorsunuz. Devlet elbette bunları temizleyecek. KHK'lardan şikayet ediliyor. Hanginizin işine, sosyal yaşamına, sokağa çıkmanıza mani oluyor. KHK'lar kötüler için, FETÖ'cüler için, PKK için. Bizim ana muhalefet rahatsız oluyor bundan. Şimdi tutturdu bir adalet yürüyüşü yapıyor. Ama benimle senelerdir uğraşmış biri olarak o yaptıklarını görünce gülmekten kendimi alamıyorum. Yıl 2013 çıkmış benim hakkımda yolsuzluk yapıyor diyor, şimdi adalet yürüyüşü yapıyor. O gün neden baskı yapıyordunuz hakimlere, mahkemelerin önünde neden gösteri yapıyordunuz, 300 sayfalık paçavraları alıp neden geliyordunuz Kayseri'ye. Şükür biz kazandık, mahkemeleri de, tazminat davalarını da kazandık. Ama bir süre sonra tazminat davaları aleyhimize gelmeye başladı. Aynı kararlar dün böyleydi, bugün nasıl böyle oluyor? O zamandan itibaren yargıda FETÖ'cü hakimler türedi çünkü. Referandumdan sonra defalarca yenilmiş olmanın, kendini kurtarmanın acısı ile yaptığı yürüyüşler olarak görüyoruz biz bunları. Herhangi bir AB ülkesinde biri çıkıp örgütlenecek, sonra da orada bir baskın yapacaklar, sonra da yurt dışına dönüp bizim ülkemiz IŞİD'e yardım ediyor diyecekler. İsteniyor ki Türkiye yurt dışına şikayet edilsin, liderleri yurt dışına çıktığında teröre yardım ediyor diye tutuklansın. Hangi ülkede FETÖ diye bir bela var, 40 yıl boyunca size diz çöktürmeye çalışıyor. 40 yıl boyunca PKK diye bir bela var. Parçalamanın adı özyönetim olmuş. Batının para babalarının hepsi geçtiğimiz zamanlarda Türkiye'ye yatırımcı göndermedi, ülkenin kredi notunu düşürdü ama ördükleri çorap başına geçti. Son 15 yılı gözden geçirdiğimizde binbir türlü zorluğa rağmen, tezgaha rağmen büyüme hızımız yüzde 5'lerde. Sonra bakıyorsunuz IMF'ye olan borcumuzu bitirmişiz. Milli gelir de 3 bin 500 dolarlardan 11 bin dolarlara çıkmışız. Kamu borçları eskiden yüzde 61 buçuk iken şu anda yüzde 10'lara düştü. Bütün göstergeler iyi gidiyor. Bundan sonra iyiye gidecek. Bu kadar zorluğa rağmen son 15 yıl içinde 165 milyar dolar yatırım yaptık. Türkiye'ye olan güvenin bir ifadesi olarak da bunları görüyoruz."
"Esnaf doğan esnaf ölmesin"
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ise "Bir hafta sonra hain darbe girişimini anacağız. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız bir şiir okudu diye hapse atıldı. Bugün adalet diyenlerin o günlerde söylediklerine bakarsak, derdin gerçekten adalet olup olmadığını göreceğiz. Türkiye ekonomisinin dinamosu elbette ticaret, sanayi ve esnaf odalarımızdır. Esnafı büyütelim tüccar yapalım, tüccarı büyütüp sanayici yapalım. Esnaf doğan esnaf ölmesin. Hayat dinamik. Gerçekten de hükumetimiz buna yönelik adımlar atıyor. Ticaretin nabzının attığı bir kentte böyle bir odanın yapılmasında emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü olacak. Hep beraber yaşadık. İstiyorum ki bu hain darbe girişimi bizlere, ekonomiye neler kaybettirdi farkında olalım. Bu girişim olmasaydı Türkiye nerelere giderdi, bunun muhasebesinin yapılması gerektiğine inanıyorum. Daha önce Türkiye çok darbeler geçirdi ama bu daha öncekilere benzemiyor. O darbe girişimleri hükumetlere karşıydı ve faturasını millet ödüyordu. Bu darbe girişimi bizatihi millete karşı yapılmış bir darbe girişimidir ve ihanetin ta kendisidir. 15 Temmuz'a rağmen Türkiye en hızlı büyüyen ekonomilerden oldu. 2009'daki küresel ekonomik krizden bu yana yüzde 7 oranında büyümeyi başardı. Ama 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimi kesintisiz büyüme performansımızı sekteye uğrattı. Ancak güçlü ekonomimiz büyümeyi başardı. Bugün eğer o büyümeyi yakalasaydık milli gelirimiz 50 milyar TL daha fazla olacaktı. Kredi derecelendirme kuruluşları objektiflikten uzak, siyasi nedenlerle kredi notumuzu düşürdüler. Avrupa'da neredeyse darbe girişimi neden başarılı olmadı diye bir şaşkınlık oldu. Türkiye çöksün diye bu tip kuruluşlar hemen harekete geçti. 2015 sona erdiğinde 3.2 milyon olan işsiz sayısının 2016'nın ilk 5 ayında 2.9 milyona düşürmeyi başarmıştık hain darbe girişiminden önce. İşsizliğin azaltılması ile ilgili çalışmalarımız devam etmekteydi. 2016 yılı Mayıs sonu itibariyle 2.9 milyon olan işsiz sayısı 3.9 milyona yükseldi. 15 Temmuz yaşanmasaydı 2016 yılı Mayıs ayından daha iyi bir konumda olacaktık. Bu ihanetler bizi yolumuzdan çevirmedi, Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bütün kesimler istihdam seferberliğine karşılık verdi. İçinde bulunduğumuz yıl itibariyle de 1 milyondan fazla yeni istihdam sağlandı. FETÖ terör örgütünün hain darbe girişimin hemen ardından felaket tellallığı yapan kesimler çirkin oyunlarını borsa üzerinden de yürüttü. Borsa İstanbul'u hedef aldı. Ama hamd olsun gelinen seviyede değer kazandı. Nisan ayındaki halk oylaması ile piyasalardaki alıcı seyri güçlenerek devam etti. Esnaflarımız toplumumuzun sosyal değerini koruyan en önemli piyasa aktörlerindendir. Geçtiğimiz yıl darbe girişiminin hemen ertesinde esnaf kardeşlerimiz gece meydanlarda nöbet tuttu, gündüz da çalışmaya devam etti. Bu dik duruşlarından dolayı esnaf ve sanayicilerimize teşekkür ediyoruz" dedi.
Hisarcıklıoğlu: "Kayseri Ticaret Odası 5 yıldızlı"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise yeni hizmet binasının Kayseri'ye hayırlı olmasını dileyerek, "Birlikte rahmet ve bereket, ayrılıkta azap vardır. Kayserimiz bu konuda ülkemize örnek olan şehirlerden. Bu konuda tüm hemşehrilerime teşekkür ediyorum ve bu hizmet binasını ortaya çıkaran herkese teşekkür ediyorum. Kayseri Ticaret Odamız 5 yıldızlı akredite oldu. Aynı otellerde olduğu gibi odalar ve borsalarda da dünya çapında yıldızlama sistemi var. Bunun maksimum derecesi de 5 yıldız. Biz dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında olacaksak, bizim odalarımız da dünyadaki gelişmiş ülkeler standardında hizmet vermeli. 365 oda içerisinde 255'i 5 yıldızlı hale geldi. Bugün Londra Ticaret Odası, Paris Ticaret Odası üyesine hangi standartta hizmet veriyorsa, Kayseri'deki Ticaret Odası da üyesine aynı hizmeti veriyor" diye konuştu.
Kayseri sucuk ve pastırması coğrafi işaret olarak tescillendi
Kayseri'nin sucuk ve pastırmasının Avrupa Birliği ilgili kurumları tarafından coğrafi işaret olarak tescillendiğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye'nin dünyada üç tescilli ürünü var; Gaziantep baklavası, Aydın inciri, Malatya kayısısı. Kayserinin de pastırma ve sucuğunun tescillenmesi lazımdı. Bu konuda KTO tarafından dosya hazırlandı. Kayserinin sucuk ve pastırması coğrafi işaret olarak tescillendi. Türkiye ekonomisi 2007'de yüzde 5'lik büyüme yaşadı. Karşımızda müthiş bir anlayış, ne yapabiliriz diyen bir hükumetimiz var. Özel sektörden gelen tüm isteklere cevap verdi. Dünyada hiçbir ülkenin özel sektörünün yapamadığını ilk 6 ayda Türkiye başardı. İlk 6 ayda bizden istihdam istedi Cumhurbaşkanımız. 1 milyon 200 bin yeni istihdam var. Dünyada da böyle bir özel sektör yok. Bunları etrafımızdaki ateş çemberini oluşturan duruma rağmen yaptık. 3 milyon mülteciyi barındırmaya devam ediyoruz. Bütün terör örgütleri aynı anda ülkemize saldırıyor. Hain FETÖ ülkemize saldırdı. Yaşadıklarımızı başka bir ülke yaşasaydı ayakta duramazdı. Bizi yıkmayı başaramadılar, başaramayacaklar. Yeter ki Allah birliğimizi bozmasın" şeklinde konuştu.
Tören, konuşmaların ardından gerçekleştirilen plaket töreni ile sona erdi.
İHA