CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, 15 Temmuz darbe girişimi alçaklığını yapanlara insan hakları konusunda destek olacaklarını belirterek, "İnsan onuruna nerede saldırılıyorsa saldırganların karşısında yer alacağız. Benim kaldığım koğuşlarda şimdi Fethullahçılar yatıyor. O koğuşlar insan haklarını aykırıdır. Onları alıp doğru düzgün yerlere koyacağız" dedi.
CHP Konak İlçe Başkanlığı Danışma Kurulu Toplantısı, CHP İzmir Milletvekilleri Kamil Okyay Sındır, Atilla Sertel, Musa Çam, Tuncay Özkan, Tacettin Bayır ve Özcan Purçu'nun katılımıyla yapıldı. 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşanan olaylarla ilgili konuşan CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, "Bunun adı bir darbe girişimi. Adım adım yaşayarak geldik. Bugün birlik olma günü. Yarın hesap sorma günü geldiğinde o hesap sorulacaktır. Bugün anladık ki Türkiye ordusu genel yozlaşmada en çok etkilenen yer. Bütün kurumlarımız bu yozlaşmadan olağanüstü etkilenmişler. Bizi bir arada tutan harç, Atatürk ülküsüdür. Biz bu hedefi gerçekleştirmek için; bu alçaklığı yapanlara insan hakları konusunda destek olacağız. Ağzı burnu parçalanmış kişiler, bizim böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil. İnsan onuruna nerede saldırılıyorsa saldırganların karşısında yer alacağız. Benim kaldığım koğuşlarda şimdi Fethullahçılar yatıyor. O koğuşlar insan haklarına aykırıdır. Onları alıp doğru düzgün yerlere koyacağız" derken, erlerin linç edilmesine de tepkili olduğunu söyledi.
"Nelerin olabileceğinin sinyalleri"
CHP Konak İlçe Başkanı Şakir Başak'ın ev sahipliğinde gerçekleşen danışma kurulu toplantısı, Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi'nde yapıldı. Milletvekilleri sırayla 15 Temmuz darbe girişimi hakkında değerlendirmede bulundu, daha sonra salonu dolduran partililerin sorularını cevapladı. Toplantıda konuşan CHP Genel Sekreteri İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, "Beydağ'daki ilçe başkanımızın ifadeye çağrılması, Torbalı'da köylülerimizin gözaltına alınmış olması vahim bir durum. Bunlar aslında nelerin olabileceğinin sinyalleri. Arzu ettiğimiz huzur refah ve özgürlüklerin en kısa zamanda tesis edilmesini temenni ediyoruz. Bir darbe yaşadık. Devletin içinde inanılmaz örgütlenmiş bir terör örgütü var. Bir yanda şeriat çığırtkanları, bu kırılgan, bu yönetim zafiyeti olan süreçte ülkeyi hukuk devletinden çekerek dini kurallara göre yöneten ülke olma yolunda cılız da olsa cüret ediyorlar. Bu dönemde umarım ülkemizin hepimizin arzu ettiği Atatürkümüzün öngördüğü bir noktaya taşıma ideallerimiz yerini bulabilir" diye konuştu.
"Haksızlığa uğrayanlara el uzatmamız gerekiyor"
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam ise, Türkiye'nin zor bir coğrafyada olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
"Bugün gelinen nokta resmen bir darbedir. "Sınavlardan önce ağabeylerimiz soruları getirdi, onun üzerine askeri liselere girdik" diyorlar. Planlı bir şekilde, devletin bütün bürokrasisinde ne kadar insan varsa ne var ne yoksa tüm bürokrasiyi tasfiye edip yerlerine kendileri geçtiler. Biz üzerimize düşen görevi yapacağız. Bizim daha örgütlü olmamız gerekiyor. Bizlere tarihsel görevler düşüyor. CHP olarak OHAL'e karşıyız. Cadı avı süreci yaşanıyor. Bunları takip etmemiz, haksızlığa uğrayanlara el uzatmamız gerekiyor. Nerede haksızlık varsa topyekün karşı çıkmamız gerekiyor. 15 Temmuz'dan itibaren verilen selalar üzere Menderes'te gece 01.30'ta gençler merak edip camiye gittiklerinde "Emir geldi sela veriyoruz" diyorlar. "Bugüne kadar şehit oldu. Niye o zaman sela verilmedi" diye tartışma çıkıyor. Biri 31 yaşındaki kardeşimizi öldürüyor. Aynı akşam Torbalı'da asker uğurlamasında yine sela veriliyor. Bunu sormak için camiye gidiyorlar. "Camiyi bastılar" diye 20 kişi gözaltına alınanlardan 8'i sabah darbe gerekçesiyle tutuklandı. Bir linç yaşıyoruz. Bu konularda duyarlı olmamız gerekiyor."
"Darbe başarılı olsaydı Türkiye İran olurdu"
CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır da, darbelerin en ağır faturalarının CHP'ye kesildiğini savunarak, şu ifadelere yer verdi:
"Darbe başarılı olsaydı Türkiye İran olurdu. Feto'yu ABD'den alıp Erdoğan'ı indirip Feto'yu oturturlardı ne cumhuriyet kalırdı ne başka bir şey. Bana göre ordu içindeki Kemalist subaylar darbeye engel oldu. Şuanda askerimiz inanılmaz derecede itibarsızlaştırılıyor. Tatbikat diye kandırılıp köprüye götürüldüklerinde şeriat yanlısı kişilerin o çocuklarımıza işkence yapmasının da takipçisi olacağız. Askerimizi itibarsızlaştırmayacağız."
"Beni Şırnak'a verin yüzde 10'a çıkana kadar beni vekil yapmayın"
CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, konuşmasında öz eleştiri yaptı. Purçu, "Benim vatanım bu darbeyi hak etmiyor. Biraz da bizde sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Bu boşluğu vermemeliydik, vermemeliyiz. Bir ay önce AK Parti'li bir vekil, herhalde darbeyi tahmin ediyorlardı. Dedi ki; "CHP cumhuriyetin demokrasinin teminatıdır." Demek ki biliyorlardı. Bu ülkenin teminatı CHP. Biz Atatürk'ü çok anlatmalıyız. 46 ilde yokuz. Çok oy alacağız, çalışacağız. Kendime de kızıyorum. İktidara inanmalıyız. Bu darbeden ülkeyi yine Atatürkçü, cumhuriyetçi askerler kurtardı. Ergenekon, Balyoz dedikleri insanlar kurtardı. Demek ki çok çalışmalıyız. Bu boşluğu doldurmalıyız. Ben, "Beni Şırnak'a verin yüzde 1.2'yi yüzde 10'a çıkana kadar beni vekil yapmayın" dedim. Her yere gideceğim. İstersem vurulayım öleyim en azından vatanım için ölürüm ne yapayım" dedi. Purçu'nun bu sözleri salon tarafından alkışlandı.
"Yüzde 3,5 civarında meydana çıktı"
CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel ise, "Bizim arkadaşlarımız, Atatürkçü subaylar komplo kurbanıydı. Biz hep doğruyu söyledik. Dini siyasete alet etmeden insanı merkeze koyarak siyaset yapan, Türkiye'yi bütün olarak gören bir siyasi anlayışı anlatmaya çalıştık. Sanmayın ki meydanlara çağrılanların büyük bölümü o meydanlara çıktı. Yüzde 3,5 civarında çıktı. Samimi ve inandırıcı değiller. İktidarlarını moralman kaybetmiş ve CHP'den yardım beklemektedirler. CHP mitingine dahi çağrı yaptıklarına göre; halk 24 Temmuz'a önem verdi, yoğun kalabalıkla olacağını gördüler ve o yüzden yandaşlarına "Siz de katılın" çağrısı yapar gibi yapıyorlar. Aslında katılmayacaklar. Ancak biz meydanlarda olmalıyız, demokrasi ve özgürlükleri savunmalıyız" ifadelerini kullandı.
Öte yandan, tüm milletvekilleri halkı 24 Temmuz'da İstanbul'da yapılacak mitinge davet etti. Toplantı, soru-cevap ile devam etti.
İHA