Köyün iklimi karasal özellikler gösterir. Yazın sıcak ve kurak, kışın kar yağışlı ve soğuktur. Köy halkının kalpleri çok sıcaktır, misafirperverdirler. Geçimlerini genellikle çiftçilik ve hayvancılıkla sağlarlar.
Köyde karasal iklim özellikleri gösterir. Yazın sıcak ve kurak, kışın kar yağışlı ve soğuktur. Başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Genellikle tahıl tarımı ve büyükbaş hayvancılık yapılmaktadır. Köyün en önemli sorunları işsizlik ve buna bağlı olarak göçtür.
Buğday tarlalarının, üzüm bağlarının, elmalıkların ve meşelerin süslediği, adı gibi küçük ve şirin bir köy, bizim köy… Koyunun kuzunun, tavuğun horozun, kekliğin sesini duyarsınız varınca…
Yazı ayrı, kışı ayrı güzeldir bizim köyün... Çocuklar hayvan güder, büyükler harman ederler yazın. Çalışkandır köylümüz, boş duranı sevmezler hakeza… Buğday başakları sarardığı vakit, alınlarının terini silmeye vakitleri olmaz belki… Sararmış buğday başakları arasından çeşme başına yürümenin, buz gibi sudan içmenin keyfi ayrı güzeldir temmuz sıcağında… Hele o buz gibi sudan harman yerinde çalışanlara götürüp, onların kana kana içtiklerini görmenin verdiği mutluluk tarif edilemez… Zahmetlidir köy hayatı lakin bir o kadar da güzeldir…
Köyünde Horoz sesiyle uyanır, ezan sesiyle güne günaydın der köylümüz. Annelerimizin odun ateşinde yaptığı köy çöreğinin üzerine sürülen tereyağının, koyun peynirinin ve demli çayın tadını başka yerde bulamazsınız. Güzel bir kahvaltının ardından herkes işe koyulur. Hayvanlar ahırdan çıkarılıp otlamaya gönderilir. Bir tepeden diğerine türküyle selamlaşır çobanlarımız…
Akşam olup köy odasına toplanınca herkes; anlatılır bir bir efsaneler, hikâyeler… Büyüklere yer verilir, onlar konuşur gerisi dinler. Demli çaydan içildikçe derinleşir sohbet… Galgumaçtan çıkıp, sekiden aşmakla başlar çoğu zaman hikâyeler… Köpekler havladı mı yeni gelen vardır muhakkak. Kapıya çıkıp karşılanır gelenler… Vakit bir hayli olunca dağılır herkes evine… Zira yarın yapılacak çok iş vardır hala… Dedim ya zahmetlidir köy hayatı lakin bir o kadar da güzeldir bizim köyde…
Şimdi bizim Küçükpolatlı Köyünde olmak vardı… Tepelerde özgürce dolaşmak, kekik kokulu koyaklardan aşarak çeşme başında uzanmak, cıvıl cıvıl öten kuşların sesini dinlemek, büyük meşenin altında dinlenmek, koyunları kuzuları izlemek vardı...
Şimdi bizim köyde olmak vardı…
Editör: Mustafa DAĞAŞAN