Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yüksekova'ya ve öbür tarafta da Şırnak'ta Cizre'ye şehir sözümüz var. Bu iki ili hemen süratle şehre dönüştürelim. Bu bir kentsel dönüşüm, değişimdir. Yani yeni bir şehir ihdas etmiyoruz. Hakkari'deki şehri Yüksekova'ya taşıyoruz. Olay sadece valiliğin oradan oraya taşınmasıdır. Bazı kurumların taşınmasıdır olay budur" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeniden genel başkan seçilmesinin ardından ilk kez TBMM'deki grup toplantısında partililere seslendi. Erdoğan konuşmasında, "Birileri kabul etmeyebilir. Ama ben sosyal hayatın da bir matematiğinin olduğuna inananlardanım. İki kere iki dörttür. Buranın da bir gerçekleri vardır. AK Parti demokrattır. Bunun için milli iradeyi, sandığı, milletin tercihlerini hep en üstte tutmuştur. AK Parti cumhuriyetçidir. Bunun için bir kişiye, zümreye, PKK gibi eli kanlı FETÖ gibi milletimizin değerlerini istismar eden örgütlere değil, sadece ve sadece cumhura dayanmış, millete teslim olmuştur. AK Parti millidir, yerlidir, bunun için attığı adımlarda, yaptığı icraatlarda şu veya bu gücün, şu veya bu ülkenin değil sadece milletin ne dediğine halkın ne istediğine bakmıştır. AK Parti kucaklayıcıdır. Ülkemizin bütünlüğüne ve milletimizin birliğine husumet göstermeyen herkesi kökenine, meşrebine, inancına, kılığına ve diğer tüm farklılıklarına bakmaksızın kendinin doğal bir parçası olarak görmüştür. Bunun için her fırsatta hedefimiz 80 milyon vatandaşımızın tamamının gönlünü kazanmaktır" ifadelerini kullandı.
"AK Parti ülkemizin zenginliklerini milletimizin tamamına aktarmıştır"
AK Parti'nin aynı zamanda tüm mazlumların ve mağdurların hamisi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bunun için hükümetlerimiz döneminde dünyanın neresinde gözü yaşlı, gönlü kırık, eziyet çeken, zulme uğrayan mazlum varsa hepsine el uzattık. Türkiye geçtiğimiz yıl yaptığı 6.5 milyar dolarlık insani kalkınma yardımıyla tüm dünyaya örnek olmuş bir ülkedir. Başkası yok. Suriye ve Irak'tan ülkemize gelen 3 milyon kardeşimiz için yaptıklarımız da bu konuda kıllarını kıpırdatmayan ülkelere biz insanlık dersi verdik. AK Parti ülkemizin zenginliklerini milletimizin tamamına aktarmıştır. Türkiye aynı Türkiye. İmkanlar aynı imkanlar olduğu halde kişi başına düşen milli gelirimizin 3 bin 500 dolardan 11 bin dolara çıkmış olması bunun en büyük ispatıdır" diye konuştu.
"Devrimciyiz diye konuşanlara sesleniyorum, hangi adımı attınız söyleyin bakalım"
"AK Parti elbette aynı zamanda muhafazakardır" ifadesini kullanan Erdoğan, "Milletimizin tarihine, kültürüne, değerlerine saldırılmasına, düşmanlık edilmesine, tahribine karşı çıkmış bu değerlere sımsıkı sahip çıkmıştır. Bununla birlikte AK Parti açık söylemek lazım devrimci bir partidir. Batı ne diyordu, "AK Parti sessiz bir devrim gerçekleştirmiştir" diyordu. Türkiye cumhuriyet döneminde en ileri, en kapsamlı, en etkili değişimleri AK Parti hükümetleri döneminde yaşamıştır. Hak ve özgürlükler konusunda hiçbir dönemde atılamayan adımlar bizim dönemimizde atılmıştır. Devrimciyiz diye konuşanlara sesleniyorum, hangi adımı attınız söyleyin bakalım. Hak ve özgürlükler konusunda AK Parti'nin attığı adımları acaba AK Parti'den önce hanginiz attınız? Siyasi partilere yaşam hakkı vermediniz. Biz parlamentoda kahir ekseriyetle var olmamıza rağmen bizi bile kapatmaya yeltendiniz. Hatta partinizin başındaki zat çıktı dedi ki; "Ankara'da da savcılar varmış" diye bunlara sığındı. Savunacağı yerde sığınmaya yeltendi. Niye çünkü AK Parti'nin varlığı onları ciddi manada ürkütüyor" açıklamasında bulundu.
"Bu milletin fertlerini, bireylerini birbirine düşman ettiğiniz sürece bu millet bu ülkede size iktidar vermez, vermeyecektir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Aynı şekilde bu ülkede kılık kıyafet noktasında bizim yavrularımızı üniversitelerin kapısından kovanlar siz olmadınız mı? Okulların kapısında anneleri ağlatan siz olmadınız mı? Hüngür hüngür kızlarımızı sokaklarda sürükleyen siz olmadınız mı? Nerede özgürlüğünüz? Devletin içinde kadınlarımızı başı açık, başı örtülü olarak sınıf sınıf ayrımlara tabi tutan siz olmadınız mı? Nerede eğitim özgürlüğü, inanç özgürlüğü, düşünce, fikir özgürlüğü. Öyle "özgürlük, benim sınıfıma dahil olanlarla olur" mantığı özgürlük tanımında yoktur. Ama bizim şu anda böyle bir sorunumuz yok. Türkiye'de de herkes şu anda devletin kurumlarında da bütün değişik özel devlet her yerde başı açık başı örtülü el ele kol kola dayanışma içerisinde yürüyorlar. Demek ki oluyor. Bu milletin fertlerini, bireylerini birbirine düşman ettiğiniz sürece bu millet bu ülkede size iktidar vermez, vermeyecektir."
"Ekonomi alanında geçmişte yapılanların tamamının katbekat fazlası hizmetler bizim dönemimizde gerçekleştirilmiştir" diyen Erdoğan, "Bu bakımdan AK Parti Türkiye Cumhuriyeti Devletini milletiyle buluşturmuştur. Yaptığı hiçbir yatırımı "buradan bizim partimizin milletvekili çıkmadı, dolayısıyla buraya yatırım yapmayalım" dememiştir AK Parti. 25 tane havalimanımız varken bu sayı 59'a çıktı. Ama demedi ki, "burada bizim milletvekilimiz yok, dolayısıyla buraya biz havaalanı yapmayalım." Hakkari bize milletvekili vermedi diye biz Selahaddin Eyyubi Havaalanı'nın yapımını ertelemedik. Yapmamazlık yapmadık. Havaalanını yaptık, açılışını da yaptık" ifadelerini kullandı.
"Bu iki ili hemen süratle şehre dönüştürelim"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Burada verdiğimiz bir sözümüz var. Süratle Yüksekova'ya ve öbür tarafta da Şırnak'ta Cizre'ye şehir sözümüz var. Bu iki ili hemen süratle şehre dönüştürelim. Bu bir kentsel dönüşüm, değişimdir. Yani yeni bir şehir ihdas etmiyoruz. Hakkari'deki şehri Yüksekova'ya taşıyoruz. Olay sadece valiliğin oradan oraya taşınmasıdır. Bazı kurumların taşınmasıdır olay budur. Şırnak'ta da Cizre bunun ihdasıdır. İnanıyorum ki Şırnak Cizre ile tarihiyle buluşacak ve çok daha süratle gelişme imkanını yakalayacaktır. Hakkari de aynı şekilde Yüksekova'yla buluşarak süratle çok daha farklı güçlü bir şehir olmanın en büyük fırsatını yakalayacaktır."
Bu arada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın TBMM'ye gelişinden, ayrılışına kadar 2 helikopter Meclis üzerinde güvenlik uçuşlarına devam etti.
İHA