Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziosmanpaşa'dan Almanya'ya seslenerek, "Camilerimizin duvarına gamalı haç işaretlerini koyan siz değil misiniz? Onlara karşı verilmiş bir mücadeleniz var mı? Faşistsiniz faşist. Nazi uygulamalarından da istediğiniz kadar rahatsız olun. Eğer cami duvarlarımıza siz gamalı haç çiziyorsanız, bunların hesabını sormuyorsanız, bu lekeyi üzerinizden atamazsınız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziosmanpaşa'da 530 milyon TL'lik yatırımla tamamlanan 27 proje için düzenlenen toplu açılış törenine katıldı. Gaziosmanpaşa Meydanı'nda düzenlenen programda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Enerji Bakanı Berat Albayrak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Ak Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci, İBB Başkanı Kadir Topbaş, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta, Sultangazi Belediye Başkanı Cahit Altunay ve çok sayıda vatandaş yer aldı.
Konuşmasında Plevne kahramanı Gazi Osman Paşa'yı anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi de terör örgütlerine dağları ve şehirleri dar eden, sınırlarımız dışında destan yazan bir orduya sahibiz. Dün Hakkari'de 19, bu sabah Erzincan'da 15 terörist etkisiz hale getirildi. Bu milleti bölemeyecekler. Bu vatanı bölmek isteyenler, bedelini ödeyecekler" diye konuştu.
"Ordumuz mankurtlardan temizlendi"
15 Temmuz gecesi darbe girişiminde bulunan FETÖ mensuplarının temizlenmesiyle ordunun operasyon kabiliyetinin arttığını belirten Erdoğan, "Şu anda silahlı kuvvetlerimiz, polisimiz, korucularımız el ele terör örgütlerinin inlerine girdiler gereğini yapıyorlar. Ordumuz, emirleri siyasi iradeden ve komutanlarından değil başka yerlerden alan mankurtlardan temizlendi. Fırat kalkanı operasyonu ile Suriye'deki oyunu tam ortasından bozduk. Şimdi sıra diğer bölgeleri derleyip toparlamaya geldi. Karkamış'ın güvenliğini sağlamışken, Suruç'u, Cizre'yi, Ceylanpınar'ı sahipsiz bırakamayız. Kandili terör örgütünü başına yıkarken, Sincar'da, Mahmur'da yeni fitne ocaklarının yakılmasına izin vermeyiz. Telafer, Musul, Kerkük'teki kardeşlerimizi tek başlarına bırakamayız. Biz burada güven içinde yaşamak istiyorsak, önce Suriye'deki, Irak'taki kardeşlerimizin güvenliğini sağlamak zorundayız. Kim var orada DEAŞ, PYD, YPG var. Hepsine gerekli dersi vereceğiz, veriyoruz. Türkiye öyle kalkıp afra tafra yapılacak ülke değil" şeklinde konuştu.
"Resmimin yanı başına silah koyuyor, bunları söyleyince rahatsız oluyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan Avrupa Birliği ve Avrupa ülkelerine yönelik eleştirilerine devam ederek, "Kendi ülkesinin cumhurbaşkanına karış Avrupa'da terör örgütleri pankartlarla resmim yanı başıma silah koyuyor ve onların partileri ile Türkiye'nin oradaki terör örgütü beraber yürüyorlar. Neresi burası İsviçre, Hollanda, Belçika, Almanya. Bunları da söylediğimiz zaman beyefendiler rahatsız oluyor. Rahatsız olmayın. Siz bizi üzüyor musunuz, üzüleceksiniz. Daha bu işin başı" ifadelerini kullandı.
"Bu işlerden anlamazsın ya, senin önünde kariyer olsa ne yazar, olmasa ne yazar"
Televizyon ekranlarından yorum yapan akademisyenlere de tepki gösteren Erdoğan, şunları söyledi:
"Her kim "Türkiye'nin Suriye'de ne işi var" diyorsa, ülkemizin kötülüğünü istiyordur. Her kim "Irak'ta niye bu kadar ilgileniyoruz" diye soruyorsa Türkiye'nin fenalığın düşünüyordur. Her kim "Avrupa'daki gelişmeler inçin müdahil oluyorsunuz" diyorsa millete husumeti vardır. Buradan komşularımıza, Avrupa ülkelerine, Amerika'ya, Rusya'ya bir mesajım var. Biz kimsenin düşmanı değiliz. Her ülke ile, her toplumla mümkün olan en ileri, en samimi siyasi, ekonomik, sosyal ilişkiler kurmak istiyoruz. Fakat 54 yıl bizi kapısında bekleten AB'ye ne diyeceğiz. Şimdi çıkıyor akademisyenler konuşuyor "daha önce şöyleydi, böyleydi'. Bu işlerden anlamazsın ya, senin önünde kariyer olsa ne yazar, olmasa ne yazar. Siz bu işin çilesini çekmediniz. Kitabı aç oku Avrupa birliğini konuş. Damdan düşeceksin damdan. Kitabı koyuyor okuyorlar, sonra şöyleydi böyleydi. Sen Burgenstock'ta ne olduğunu bilir misin, Güney Kıbırıs'ı nasıl AB'ye aldıklarını bilir misin? Bir hoca olarak ondan haberin var mı. Acaba Hollanda'da daha önce bu kardeşiniz liderlerle nasıl bir kavga verdiğini o beyefendi bilir mi. Biz o kavgaları yapa yapa geldik"
"NATO ülkesi olan bana silah vermeyecek, terör örgütüne silah verecek"
Hollanda ve Almanya'nın son dönemdeki yaşananları hatırlatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunlar şu anda kalkıp benim bakanıma sınırlarını kapatırsa, bir başka bakanıma uçuş yasağı getirirse sessiz mi kalacağım. TC Cumhurbaşkanına "diktatör" diyeceksin. Onlara faşist dediğimiz zaman, nazi dediğimiz zaman rahatsız oluyor. Camilerimizin duvarına gamalı haç işaretlerini koyan siz değil misiniz? Onlara karşı verilmiş bir mücadeleniz var mı? Camilerimizi yakıp yıkmadınız mı? Solingen faciasını bir kenara koyabilir miyiz? Hala çözmediniz hala sürüncemede bekletiyorsunuz. Faşistsiniz faşist. Nazi uygulamalarından da istediğiniz kadar rahatsız olun. Eğer cami duvarlarımıza siz gamalı haç çiziyorsanız, bunların hesabını sormuyorsanız, bu lekeyi üzerinizden atamazsınız. Benim ülkemde böyle bir şey var mı? Anında bütün emniyet güçlerimiz üzerine gider. Biz bunların hazineden yaptırmak suretiyle bazılarını yenilemişizdir. Her kim gelip burnumuzun dibinde ülkemizi parçalamak, milletimizi bölmek için faaliyet için faaliyet gösteren terör örgütleri ile işbirliği yaparsa, boyuna posuna bakmaz külahları değişiriz. Bu bizim için bir beka meselesidir. Terör örgütlerini kullanmak uğruna, Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına alan herkesi aklına başına devşirmeye davet ediyoruz. Bize verilen hiçbir sözün tutulmadığı, buna karşı terör örgütlerinin sürekli destelendiği bir düzenin devamı mümkün değildir. Bir taraftan silah vereceksiniz, o silahla ülkeme ateş açılacak, ben de susacağım. Bir taraftan NATO'da beraber olacağız. NATO ülkesi olan bana silah vermeyecek, terör örgütüne silah verecek. Var mı böyle bir şey. Televizyon ekranlarında konuşanlara sesleniyorum, bu hesabı da iyi yapın"
"Türkiye olarak güvenliğimiz sağlamaya yönelik gereken tüm adımları atmakta kararlıyız"
"Terör örgütü ile iş tutan, teröre açık destek veriyor demektir" diyen Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"Hiçbir gerekçe terör ile aynı safta yer almayı haklı hale getirmez. Türkiye olarak bu anlayışla sınırlarımızın içinde ve ötesinde güvenliğimizi sağlamaya yönelik gereken tüm adımları atmakta kararlıyız. En başta dost dediğimiz ülkeler olmak üzere herkesi Türkiye'nin hassasiyetlerine saygı duymada davet ediyoruz. Artık sözün bittiği yerdeyiz"
"Kandil, FETÖ "hayır" diyorsa tersini yapmak lazım"
Terör örgütlerinin "hayır" cephesinde yer aldığını vurgulayan Erdoğan, "Kandil "hayır" diyorsa bunun tersini yapmak lazım. Bunlar bizim ülkemizi bölmek isteyenler değil mi. Pensilvanya "hayır" diyor. Bunlar 15 Temmuz'da darbe yapanlar değil mi. O zaman bunun tersini yapmak lazım. Biz 15 Temmuz'dan ders almadık hala "hayır" diyorsak kusura bakmayın. Bu demek değil ki "hayır diyenlere hakaret mi ediyorsun'. Hayır ben sadece hatırlatıyorum. Doğruyu söylemek görevimiz. Hayra teşvik ederiz. Bunu söylemezsek vebal altında kalırız" dedi.
"İçeride ve dışarda telaş büyük olduğuna göre, doğru yoldayız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye içinde ve dışında 16 Nisan referandumu dolayısıyla adeta bir seferberlik ilan edildiğine dikkat çekerek, "Yurt dışında bir takım ülkeler bu konuda öyle açık taraf olmuşlar ki, ortada ne uluslararası anlaşmalar, ne diplomatik teamüller, ne nezaket kaldı. Sanki seçim Belçika'da, İsviçre'de, Hollanda'da yapılıyor. Size ne. Terör örgütleri Avrupa şehirlerinde polis koruması altında eylem yaparken, "evet" diyenlerin üzerine atları ile itleri ile saldırıyorlar. İçeride ve dışarıda telaş büyük olduğuna göre ülke ve millet olarak doğru yoldayız. 16 Nisan Türkiye'nin bir daha koalisyon günlerine dönmeyeceğinin ilanıdır. 16 Nisan daha çok büyüyecek, daha çok üretecek, daha çok istihdam edecek, daha çok ihracat yapacak bir Türkiye yolunun açıldığı günün adıdır" dedi.
İHA