Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye, 79 milyon nüfustan, 720 milyar dolar milli gelirden, 350 milyar dolar dış ticaretten, velhasıl sadece görünen rakamlardan asla ibaret değildir. Bütün bunların gerisinde 100 milyonlarca kardeşimizin, mazlumun, mağdurun duası ve desteği vardır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 31'incisi düzenlenen Muhtarlar Buluşması'nda Afyonkarahisar, Aksaray, Ankara, Aydın, Bayburt, Çanakkale, İstanbul, Kahramanmaraş, Karaman, Kilis, Konya, Manisa, Niğde, Trabzon, Uşak ve Yalova illerinden gelen muhtarlarla bir araya geldi. Erdoğan, "Bugünkü buluşmamızı, milletçe yine zorlu bir mücadelenin içinden geçtiğimiz günlerde idrak ediyoruz. Bir yandan Suriye ve Irak'ta ülkemizi güneyden kuşatma projesi tüm alçaklığıyla, tüm çirkinliği, tüm sinsiliği ile devam ettiriyor, diğer yandan devletin ve toplumun içine sızmış FETÖ'den PKK'ya kadar tüm terör örgütleri ile kararlı bir mücadeleyi yürütüyoruz. Son hamle ekonomimize yapıldı. İhracat ve turizm üzerinden yapılan saldırıya ilave olarak döviz spekülasyonu ile ekonomimiz çökertilmeye çalışılıyor. Ekonomimizin bazı sorunları, sıkıntıları yok mu, elbette var. Hükümetimiz bunların çözümü için gayret sarfediyor. Yeni tedbirlerle gereken önlemleri alıyor, almayı da sürdürecek. Piyasada bir durgunluk olduğunu biz de görüyor, biliyoruz. Bu durgunluğun somut sebeplerinden ziyade psikolojik ve provokatif faktörlerden kaynaklandığını da gayet iyi biliyoruz. Gerçekten de son günlerde döviz kurunun Türk lirası karşısındaki yükselişlerinin sebeplerine baktığımızda elle tutulur ciddi iktisadi karşılığı olan hiçbir husus göremiyoruz. Belirli mahfiller tarafından pompalanan olumsuz havanın yol açtığı suni bir kur yükselişiyle karşı karşıyayız" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Biz de buna karşılık, her zaman olduğu gibi devletin imkanlarını harekete geçirmenin yanında milletimizi bu konuda farklı bir anlamda çağırdık. Dedik ki gelin yastığınızın altındaki dövizleri Türk lirasına çevirin, Türk lirası olmazsa altına çevirin, çünkü karşılıksız para basmak suretiyle döviz baskısına bizi almak isteyenlere böyle bir cevabı verelim. Benim vatandaşım geldi, TL'ye yönlendi ve kim, nerede elinde ne kadar döviz varsa bunu TL'ye çevirmeye başladı. Milletime, vatandaşıma teşekkür ediyorum. Bu millet eğer dert vatan ise millet ise ne diyor, gerisi teferruattır. Elinde ne varsa hemen gitti, TL'ye çevirmeye başladı. Bu konudaki kararlılığın devam edeceğine inanıyorum. 40 yıllık siyasi hayatımda şunu gördüm, eğer bir millet bir şeye inanır ve hareket geçerse onu durduracak hiçbir güç yoktur. Bir asır önce Çanakkale'de yedi düvel dünyanın en modern savaş imkanlarıyla üzerimize gelirken, bu milleti zafere ulaştıran işte bu inanç, bu imandır. Ölmekten korkmayan bir milletin karşısında hiçbir silah dayanamaz. Milletimiz, 15 Temmuz darbe girişiminin karşısına da Çanakkale ruhuyla çıkmadı mı? Uçakların, helikopterlerin, tankların, namluların üzerine tekbirle giden bu milleti o gece değil FETÖ, arkasındaki tüm güçler de sahaya inseler durduramazlardı, korkutamazlardı ve nitekim başaramadılar."
"Böyle bir milletin evladı, Cumhurbaşkanı olmaktan şeref ve onur duyuyorum, bunun için de Rabbime her daim hamdediyorum" diyen Erdoğan, "Ekonomide maruz kaldığımız saldırıyla ilk defa biz karşılaşmıyoruz, geçtiğimiz 14 yılda her türlü kritik siyasi, sosyal, diplomatik krizin gerisinde gizli veya açık ekonomik saldırı girişimleri de vardı. Biz, aldığımız tedbirler, temin ettiğimiz kaynaklar, tesis ettiğimiz istikrar ve güven ortamı ve tüm bunların yanında bütün bu teşebbüslerin hepsini de bertaraf ettik. Hatırlayın, İktidar olmadan önceki dönemlerde bu ülkede gecelik yüzde 7 bin, 7 bin 500 faizler oldu mu, oldu. Bunlar kim içindi? O bazı faiz lobileri yok mu, onlar içindi. Bunu Osmanlı'ya yaptılar ve Osmanlı'ya da yüzde 900 ile yaptılar. Fakat, bizim dönemimizde bunun tutturamadılar, çok yapmak istediler ama biz devamlı bunların önünü kestik. Dedik ki, "Biz bu milleti faiz lobisine mahkum etmeyeceğiz'. Hangi şartlarda olursa olsun, bu mücadeleyi vereceğiz. 4,6'ya kadar düştü Gezi ile karşımıza çıktılar ve çift haneliye orada tekrar çıktı" şeklinde konuştu.
"Yalnız kalsam da" dediğimde tweetler art arda gelmeye başladı"
Erdoğan, "İşte onun için diyorum ki sağolsunlar, "Yalnız kalsam da" dediğimde tweetler ardarda gelmeye başladı. Milletimden Allah razı olsun, "Yalnız değilsin" tweetleri gelmeye başladı. Şimdi, diyorum ki aynı şekilde "Yalnız olmadığımı biliyorum" ve aynı şekilde bu döviz baskısına karşı bizler paramıza sahip çıkacağız ve inşallah Türk lirasını değerlendireceğiz. Bunu başarmamız lazım. 1994 krizini, 2001 krizini birkaç milyar dolarlık borsa spekülasyonu ile yaşayan Türkiye'nin onlarca milyar dolarlık operasyonları kimseye hissettirmeden gerçekleştirerek ekonomik saldırıların üstesinden geldi. Sadece küresel düzeyde bir yıkıma sebep olan 2008 krizi sebebiyle ertesi yıl bir küçülme yaşadık. Onu da takip eden yıllarda süratle telafi ettik. Pek çok gelişme veya gelişmiş devlet hala 2008 krizinin etkilerinden kurtulamamışken, Türkiye oldukça sıkıntılı geçen bu yıl dahi büyüme oranında gelişmekte olan ülkeler arasında inşallah yine ilk sıralarda yerini alacak" diye konuştu.
AB hesaplama metotları, dünyadaki hesaplama metotlarının yakında TÜİK tarafından Türkiye açısından da açıklanacağını belirten Erdoğan, "Açıklandığında da Türkiye'nin nerede olduğunu göreceğiz. Biz, iyi bir noktadayız. Kim ne dersin daha iyi olacağız. Kriz öncesi, 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde bizi siyaseten köşeye sıkıştırmak için ekonomiyi de bir silah olarak kullanmaya çalışmışlardı. Gezi olaylarında, 17-25 Aralık'ta Güneydoğu illerimizdeki çukur eylemlerinde, Suriye ve Irak krizlerinde hep aynı oyunu oynadılar. Ekonomi üzerinden Türkiye'yi siyaseten teslim alma projesi hiçbir zaman işe yaramadı. 15 Temmuz'da aynı oyunu sahnelemeye dahi fırsat bulamadan milletimizin karşı hamlesi ile geriye çekildiler. Şimdi, Türkiye'nin Suriye ve Irak'ta ciddi hamleler yaptığı, Mecliste Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş ile ilgili yeni adımların arifesinde bulunduğu, AB ile ilgili önemli kararlar almak üzere olduğu şu günlerde ekonomi silahlarını bir kere daha bize doğrulttular" dedi.
Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
"Bu mücadelenin hem güç hem inanç meselesi olduğunu devamlı ifade ediyoruz. Türkiye'nin gücünü sadece mevcut rakamlarla tartmaya kalkanlar tarih boyunca hep yanılmışlardır. Bugün de yanılmaya mahkumdurlar. Bundan hiç endişeniz olmasın, rahat olun. Türkiye, 79 milyon nüfustan, 720 milyar dolar milli gelirden, 350 milyar dolar dış ticaretten, velhasıl sadece görünen rakamlardan asla ibaret değildir. Bütün bunların gerisinde 100 milyonlarca kardeşimizin, mazlumun, mağdurun duası ve desteği vardır. Biz, istikametimizi, ihlasımızı, gayretimizi muhafaza ettiğimiz sürece bu dua ve destek her sıkıntısında Türkiye'ye ihtiyacı olan imkanları ortaya koyar. Gönül coğrafyamızda nereye gitmişsek oradaki kardeşlerimizin gözünde ve yüreğinde bu hakikati gördük. Hissettik. Şayet biz mesela maruz kaldığımız son ekonomik saldırı karşısında millet olarak dirayet gösterirsek, arkamızda çok büyük bir desteği bulacağımızdan emin olunuz. Rabbime şükürler olsun, milletimiz bu oyunu gördü. Çağrımıza kulak verdi ve ekonomisine sahip çıktı. İnsanlar döviz bürolarına bunlara dolar almak için değil, bozdurup Türk lirasına geçmek için koşuyor."
İHA