Psikiyatri Uzmanı Dr. Gülseren Budayıcıoğlu, "Günümüzde ruhen sağlıklı olmak konusunda bireylerin kendilerini önemsedikleri, psikolojiyi bilim olarak gördükleri bir döneme girdik. Her gün yüzlerce kişinin bireysel destek almak için kliniğe geldiğini ve eskisi gibi "delilik etiketi" korkusu yaşamadan herkesin gönül rahatlığıyla destek aldığını görüyoruz" dedi.
Ülkemizde çok değil birkaç yıl öncesine kadar psikiyatrik destek almak delilik tedavisi olarak görülürken, psikolog ve psikiyatri uzmanlarına ise deli doktoru gözü ile bakılıyordu. Ancak son yıllarda bu algı tamamen değişti ve psikiyatrik destek olmak son derece normal karşılanır oldu.
Madalyon Psikiyatri Merkezi Başkanı Psikiyatri Uzmanı Dr. Gülseren Budayıcıoğlu, Sağlık Bakanlığının son verilerine göre psikolojik sorunu olup doktora başvuranların sayısında 5-6 yıl öncesine göre günümüzde 3 kat artış olduğunu belirterek, "Günümüz insanı artık bu konuda bilinçlenmiş durumda. Bir başka değişle, delilik etiket olmaktan çıktı. Artık psikiyatri kliniklerinde kapıdan akıllı insanlar giriyor" dedi.
"Psikolojik destek normal hale geldi"
Psikolojik ya da psikiyatrik destek almanın artık ülkemizde de "normal" kabul edildiğini belirten Dr. Gülseren Budayıcıoğlu, şöyle konuştu:
"Günümüzde ruhen sağlıklı olmak konusunda bireylerin kendilerini önemsedikleri, psikolojiyi bilim olarak gördükleri bir döneme girdik. Her gün yüzlerce kişinin bireysel destek almak için kliniğe geldiğini ve eskisi gibi "delilik etiketi" korkusu yaşamadan herkesin gönül rahatlığıyla destek aldığını görüyoruz. Sadece büyükşehirler değil, Anadolu'nun birçok bölgesinden her yaştan danışan psikolojik destek almaktan çok memnun."
"Gelişmiş akla sahip kişiler geliyor"
Dr. Gülseren Budayıcıoğlu insanların, sorunlarının farkında olarak iç dünyalarına destek almak için psikiyatriye başvurduklarına değinerek şöyle devam etti:
"İç dünyaları için destek almaya gelen insanlar farkındalığı yüksek, gelişmiş bir akla sahip kişiler. Problemleri saptayabilmiş, hayatı sorgulayabilen kişiler. Geçmişten getirdiği alışkanlıklar nedeniyle yaşamı daha stresli algılayan bir birey destek aldığı zaman, kendisine yeni bir yol çizebiliyor ve daha olumlu bir yaşama başlayabiliyor. Eskiden insanlar birbirlerine biraz da acıyarak "Bakırköylük oldun" diyorlardı. Şimdi psikoloğa ya da psikiyatriste giden insanlara hayranlıkla bakılıyor."
"Moral bozan olaylar psikolojiye yansıyor"
Ülkemizde ve dünyada moral bozan olayların insanların psikolojisine yansıdığına değinen Dr. Gülseren Budayıcıoğlu, "Dünyada moral bozacak olayların ardı arkası kesilmiyor. Başta güvenlik olmak üzere, en temel yaşamsal ihtiyaçlarında tehdit hisseden insanların kendilerine ve psikolojik dayanıklılıklarına güvenmeye ihtiyaçları var. Psikiyatri insanların bu ihtiyacını karşılıyor. İnsanlar da psikiyatriye güveniyor. Sonuçta herkesin amacı; stres toleransı yüksek, pozitif ilişkiler kurabilen, iç görüsü olan sağlıklı bireylerle birlikte güzel bir dünyada yaşamak" diye konuştu.
İHA