Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, "Ülkeyi sıçratacak olan sanayi sektörüdür" dedi.
DP Artvin İl Başkanlığının Ahmet Hamdi Tampınar Kültür Merkezi'nde düzenlenen 12. Olağan Genel Kuruluna DP Genel Başkanı Gültekin Uysal'ın yanı sıra AK Partili Artvin Belediye Başkanı Mehmet Kocatepe, CHP Artvin İl Başkanı Ali Yücel Kurt, MHP Artvin İl Başkanı Serdar Kılınç da misafir olarak katıldı.
Oylama başlamadan hemen önce bir konuşma yapan Genel Başkan Gültekin Uysal, Türkiye'nin bütün birikimini inşaat sektörüne bağladığını dile getirerek, "Maalesef son 12 yıldır Türkiye bütün birikimini inşaat sektörüne bağlamış durumda. İnşaat sektörü bir ülke için önemsiz midir? Hayır. Ama bir ülkeyi kalkındıracak olan, bir ülkeyi sıçratacak olan sanayiden başlayarak diğer üretim kollarında, ticaretinde serbest rekabeti esas alan birer anlayış içerisinde ekonominin ilerlemesini sağlayabilmekten geçer. Bütün bunları sadece iktisadi politikamızla da yapabilme imkanımız yoktur" dedi.
Sadece güzel metinler yazarak ülke yönetilemeyeceğini dile getiren Uysal, "2015 seçimleri ile bir demokrasi ve anayasa fetişizmi içerisinde anayasa değişecek, dertler bitecek manasında sözlerle beraber Türkiye bugünlere kadar geldi. Tarih tecrübemiz şunu söylüyor; sadece güzel metinler yazarak ülke yönetilmez. Dünyanın en güzel metinlerini yazın, o ülkeleri sağlam bir kültürle, sağlam bir anlayışla teçhiz etmediğiniz taktirde doğru düzgün yönetebilme imkanınız kalmaz" dedi.
Uysal, sözlerine şöyle devam etti:
"Biz Anadolu'nun bozkırından bakınca Artvin'i gökyüzüne en yakın memleket olarak biliriz. Ayrıca babamın da askerlik yaptığı yer olduğu için hafızalarımızdaki yeri bir başkadır. İşte böyle bir günde gönlümüz arzu eder ki memleketimize dair, milletimize dair, bu ülkenin evlatlarının, gençlerinin, kadınlarının, tüccarlarının, emeklilerinin, işçilerinin geleceğine dair pek çok ümitli sözlerimizi sizlerle birlikte paylaşabilelim. İşte böyle bir iklim içerisinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin belki de tarihinde yaşamadığı pek çok sıkıntıları yaşadığımız bir dönemde bu kongremiz bizim için de bir muhasebeye umarım zemin teşkil edecektir. Bugün Türkiye bir anayasal kriz içerisindedir. Kendi içerisinde birçok meseleleri demokratik ve hukuki kanallara aktararak çözme mecburiyetimiz var iken, maalesef milletimizin ve bölgenin geleceğini şekillendirecek hayati önemdeki gelişmelerin de beraberinde tam da ortadayız. Zaferleriyle, hezimetleriyle bir büyük milletin evlatları olarak bin yıldır bulunduğumuz bu topraklarda ne zaman ki birilerine bu coğrafyadaki varlığımızı münakaşa açmaya fırsat verdik, o gün bir takım dayatmalarla karşı karşıya kaldık. Bir var olma yok olma çizgisinden çıkarak, zaman zaman serhad şehitlerimiz olarak ifade ettiğimiz Artvin'imiz de bunlardan birisidir. Kısa süreli de olsa bir takım işgalleri yaşamış olmanın ızdırabıyla, vatan kaybetmenin ne manaya geldiğini, dalgalanan ay yıldızlı bayrağın ne manaya geldiğini, okunan Ezan-ı Muhammediye'nin ne manaya geldiğini bunları kaybettiğimizde hepimiz idrak ediyoruz. Bugün birileri dünü yok var sayabilir, bugün birileri Cumhuriyetin kuruluşunu daha yakın zamandan başlatabilir ama bu büyük ülkenin 12-13 milyon nüfusla başladığı bu Cumhuriyet yolculuğunu kademe kademe bir yanda küresel gelişmeler ama kendi içindeki gelişmelerle de uyumlu hale getirerek İkinci Dünya Savaşı'ndan daha sonraki süreçlerin içerisinden çıkartarak bugünlere kadar getirdi."
İHA