Başrolde Engin Altan Düzyatan ve Esra Bilgiç in rol aldığı TRT 1 dizilerinden Diriliş Ertuğrul çarşamba günlerinin vazgeçilmezi olmaya devam ediyor. Diriliş Ertuğrul Oyuncuları hem dizi de hem de sosyal medyada büyük beğeni kazanmış durumdalar. Engin Altan Düzyatan Ertuğrul beyi ve Esra Bilgiç ise Halime Hatunu canlandırıyor.
TRT 1 dizileri arasında reyting sıralamasında üst sıralarda olan Diriliş Ertuğrul dizisi çarşamba akşamları saat 20:00 de.
Diriliş Ertuğrul fragmanları dizi biter bitmez sitemizde yayınlanacaktır. Eğer sizde Diriliş Ertuğrul dizisi hayranıysanız bizi takipte kalın.
Engin Altan DÜZYATAN-ERTUĞRUL BEY; Süleyman Şah’In İkinci Evladı Olan Ertuğrul, Kahramanlara Has Olan Kişilik Kumaşını Çocuk Yaşlarından İtibaren Kuşanan Bir Yiğittir.
Fedakârlık, Cesaret, Diğergamlık, Zekâ, Kavga Yeteneği, Stratejik Düşünebilme Kabiliyeti, Merhamet Ve Duygusallık, Onun En Belirgin Vasıfları Olmuştur. O Hayalleri Ve İdealleri Uğruna Hiçbir Kavgadan Kaçınmayan, Hiçbir Zalime Boyun Eğmeyen, Mazluma Kılıç Vurmayan, Adaleti Tesis İçin Ölümü Göze Alabilen Bir Yiğittir…
Esra BİLGİÇ-HALİME HATUN; Kaçak bir Türkmen şehzadesinin dünya güzeli kızıdır. Selçuklu sarayında yetişmiştir. Fedakar, anlayışlı ve vakur bir kız olan Halime, sabrı ve zekasıyla birçok problemin üstesinden gelir. Liyakatlı ve çalışkan olması en belirgin özellikleri arasındadır. Yardımsever ve paylaşımcı yapısı ona her ortamda dost ve düşmanlar kazandırır.
Diriliş Ertuğrul Konusu
Moğollarla zorlu bir mücadele veren Ertuğrul Bey, kutlu davasının peşinden gidebilmek için kardeşlerinden ayrılmak zorunda kalmıştı. Ertuğrul Bey’e inanan Kayılar, bu ayrılığın ardından yollara düştüler. Çetin geçen koşullarda Karacadağ sınırlarına kadar ilerleyen Kayıları burada bambaşka bir dünya bekliyordu.
Yeni yurtları onlara farklı bir iklim, farklı topraklar ve farklı insanlar sunacaktı. Ertuğrul Bey, kutlu davasına giden yolda daha güçlü ve daha acımasız düşmanları olacağının farkındaydı. Peki, yeni düşmanlarını alt edebilmek için kılıcının keskinliği yetecek miydi?
Ertuğrul Bey artık başka bir dünyadaydı. Ve bu dünya da at koşturmak daha çok akıl, cesaret ve sabır istiyordu. Karşısına daha güçlü ve daha acımasız olarak çıkan Tapınakçılar, Ertuğrul Bey’i zafer için yeni yöntemler bulmaya zorlayacaktı.
Zira Tapınakçıların gizli eli olan Simon bir kılıç darbesiyle öldürülemeyecek kadar zeki ve güçlüydü. Üstelik Simon yalnız da olmayacaktı. Ertuğrul Bey, Simon’a destek olan Müslümanları öğrendiğinde ne yapacaktı? Ertuğrul Bey, kılıçların sustuğu, akıl oyunlarının konuştuğu bir cehennemin içindeydi.
Peki, aklı onu bu cehennemin ateşinden koruyabilecek miydi?
Karacadağ etekleri birçok Türkmen Obasına yurt olmuştu. Fakat aslen Tatar olan Çavdaroğlu Obası, aralarında en güçlü olanlarıydı. Bu güçlerini ise başarısızlığa tahammülü olmayan ve obayı demir yumrukla yöneten Candar Bey’den alıyorlardı. İktidarını yıllarca koruyan Candar Bey, en büyük imtihanını evlatlarıyla verecekti.
Candar Bey’in büyük oğlu Ural’ın ihtirası obanın kaderini belirleyecekti. Çavdaroğlu ve Kayı Obası arasında yaşanacak gerilimi Candar Bey’in hamleleri durdurabilecek miydi? Ertuğrul Bey, Çavdaroğlu Obasından hiç beklemediği teklifler ve tehditler alacaktı.
Peki, Kayılar ve Çavdaroğulları’nın yolu nerede ve nasıl kesişecekti? Ertuğrul’un vereceği her karar hem obanın kadınları hem de beyleri için yeni sonuçlara gebeydi.
Ertuğrul artık obanın beyi olmuştu. Obada yeni sorunlar baş göstermişti. Göç yolunda yorgun düşen Kayılar ülküleri ve nefisleri arasında sıkışıp kalmıştı. Onlar için bu imtihan hiç kolay olmayacaktı.
Dışarıda düşmanlarıyla mücadele veren Ertuğrul Bey’i içerde ise yeni sorunlar bekliyordu. Göç yolunda sevdiklerinden ayrı düşen ve kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya kalan Kayılar birliklerini koruyabilecekler miydi?
İhanet, ihtiras ve akıl oyunlarıyla yüz yüze gelen Ertuğrul için tek hedef vardı. Bir milletin dirilişine vesile olmak…