Hematoloji Uzmanı Dr. Serkan Ocakçı, çocukluk çağında teşhis edilen löseminin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyledi.
Türkiye'de her yıl 16 yaş altı 1200 - 1500 çocukta lösemi vakası görülüyor. Kemik iliğinde bulunan kan yapıcı hücrelerin gelişimini tamamlamayarak anormal hücrelerin ortaya çıkması sonucu gelişen lösemi, kanda bulunan oksijen taşıyan alyuvar, mikroplarla savaşan akyuvar ve kanamaları durduran trombosit hücrelerinin azalması ile kendisini gösteriyor.
Hematoloji Uzmanı Dr. Serkan Ocakçı, halk arasında kan kanseri olarak bilinen löseminin çocukluk çağında, erişkin hastalara göre daha yüz güldürücü sonuçlar verdiğini kaydetti. Akut löseminin çocuk ve ergenlik döneminde 1 milyon kişinin beş veya altısında görülebildiğini anımsatan Uzman Dr. Ocakçı, "Hastalık tipi ve risk faktörleri uygun olmak koşulu ile on hastanın dokuzu uygun takip ve tedaviyle iyileştirilebilir. Tanı ve tedavi yöntemlerindeki yeni gelişmeler, lösemiyle mücadeleyi her geçen gün daha başarılı bir noktaya taşıyor" dedi.
"Dikkat edin"
Aileleri lösemi konusunda daha dikkatli olmaya çağıran Uzman Dr. Ocakçı, "Lösemi ilk olarak yüksek ateş, halsizlik, kilo kaybı, burun kanaması, diş eti kanaması, vücutta morlukların belirmesi, iştahsızlık, boyunda, koltuk altında, kasıklarda lenf bezi şişmeleri, karaciğer ve dalak büyümesi ile kendini gösterir. Bu belirtiler olduğunda bir hekime başvurularak tam kan sayımı ve muayene yapılması gereklidir. Lösemi hastalığında, hastaların bağışıklık sistemi düşük olduğundan sürekli doktor kontrolünde olmaları gerekir" diye konuştu.
Genetik faktörü
Medical Park İzmir Hastanesi Hematoloji Uzmanı Dr. Serkan Ocakçı, "Yakın aile bireylerinde lösemi görülmesi başta olmak üzere erişkinlerde dengesiz beslenme, alkol ve sigara kullanımı, aşırı kilo alma, kimyasal maddelere yoğun ve kontrolsüz olarak maruz kalma önemli risk faktörleri arasında yer alır. Önceden kemoterapi veya ışın tedavisi uygulanmış olması da lösemi vakalarının görülmesinde etkili oluyor" ifadelerini kullandı.
İHA