Radyoloji Uzmanı Dr. Rengin Türkgüler, halk arasında bebeğe zararlı olduğu söylenen ultrasonun ultra ses dalgalarıyla yapıldığı için radyasyon içermediğini ve anne yada bebeğe bir zararı olmadığını söyledi.
Radyoloji Uzmanı Dr. Rengin Türkgüler, hamilelik döneminde yapılması gereken ultrason kontrolleri hakkında bilgi verdi. Ultrasonun, ultra ses dalgaları ile yapılan bir tetkik olduğunu vurgulayan Türkgüler, "Ultrason asla radyasyon içermez. Anneye ya da bebeğe bir zarar vermez. Gebelik sırasında gerekli görüldüyse aynı gün içinde bile birden fazla yapılabilir" dedi.
Gebeliğin beşinci haftası
Gebelik kesesinin, bebeğin ilk halinin tanımlanması için kullanılan ufak kesecik olduğu bilgisini veren Dr. Rengin Türkgüler, "Bu kese gebelik ilerledikçe büyür. Bebeğin içinde bulunduğu, beslendiği, korunduğu kesedir. Gebeliğin tespiti sırasında ultrasonografik olarak ilk defa gebelik kesesi görülür. Gebelik kesesi içinde sonradan bebeğin gelişeceği eşittir işareti şeklinde fetal pol ve bebeğin bu dönemdeki gelişmesini sağlayacak yolk sak vardır. 5'inci haftadan itibaren görülebilir" şeklinde konuştu.
Gebeliğin altıncı haftası
İlk kalp atışlarının 5-6'ncı haftalarda duyulduğunu söyleyen Türkgüler, bu haftalarda transvajinal yani alttan ultrasonla gebelik kesesi ve kalp atışlarının değerlendirilmesi önerildiğini söyledi.
11-13'üncü haftalar
11-13'üncü haftalarda ikili tarama testi yapıldığını vurgulayan Dr. Rengin Türkgüler, "Bebek başı, ense kalınlığı, duktus venozus denilen damardaki kan akımı, burun kemiği, triküspit kapak ultrasonla incelenir. Aynı günlerde hastadan ikili test için de kan alınır. Ense kalınlığı ve burun kemiği ile beraber kan değerleri değerlendirilir. Bu ikili tarama testidir" diye konuştu.
18-22'nci haftalar
Dr. Rengin Türkgüler, 18-22'nci haftalarda bebeğin başından parmağının ucuna kadar tüm organlarının değerlendirildiğini söyleyerek, "Bunlar sistematik biçimde taranır. Tüm iskelet sistemi, dolaşım sistemi, solunum sistemi, boşaltım sistemi, GİS değerlendirilir. Burun kemiği yine çok önemli belirteçlerden birisidir. Bu dönemde kan alınarak üçlü ve dörtlü test yapılır. Bu testler, bebekte olması muhtemel anomalileri göstermesi açısından önemlidir" ifadelerini kullandı.
Yapılan testlerde, kanda artan hormonların miktarı ölçülerek olası anormallikler hakkında fikir sahibi olunduğunu söyleyen Türkgüler, "Ancak testler ihtimali belirtir, tek başına yeterli değildir. Testin dışında ultrason ile gebeliğin değerlendirilmesi gerekmektedir. İkili-üçlü-dörtlü testlerde yükseklik ve ultrasonda belirgin olmayan küçük değişiklikler veya belirgin değişiklikler olduğunda bebeğin haftasına göre 11-13'üncü haftalarda Kordosentez veya 18-23'üncü haftalarda Amniyosentez yapılabilir. Bunlarda 1/200, 1/300 oranında düşük riski vardır. Ayrıca anne kanından yapılan, 10'ncu haftadan itibaren uygulanan NIPT testi (cffDNA) mevcuttur. Bu test anne kanından yapıldığı için düşük riski yoktur" ifadelerini kullandı.
Tıbbın ilerlemekte olduğunu ve tüm olanaklarının da herkese sunulduğunun altını çizen Dr. Rengin Türkgüler, bu olanakları kullanabilmenin büyük bir şans olduğunu belirterek sözlerini şöyle tamamladı: "Anne karnında tespit edilen her problem çözümsüz değildir. Anne karnında tespit edilen şey çözümü olan bir problemse, annenin doğumunu bu problemi çözecek hastanede planlaması sağlanır. Bu şekilde bebeğin tedavisinde zaman kaybı yaşanmamış olur. Ultrason ve testlerden korkmayın, hayatı kolaylaştıran ve problemleri öngörerek çözümü konusunda yardımcı olan şeyler olduğunu fark edin".
İHA