Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Gaziantep Gastronomi ve Turizm Derneği (GASTURDER) işbirliğiyle "Dünya Gastronomi Şehri Gaziantep Çalıştayı" düzenlendi.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki (Eski Adliye binası) etkinlikte, kültürel mirasın çok kıymetli olduğunu belirterek, söz konusu mirası geliştirecek olan kişinin yetişmiş insan gücü olduğunu söyledi.
Belediyeden beklenen çok iş olduğunu ifade eden Şahin, "Trafikten tutunda konut sorunu kadar. Bunların hepsi bizim için çok önemli ama bu coğrafya bize daha büyük bir miras bıraktı. Bütün zamanların en eski coğrafyası, Fırat Nehri ile Amanos Dağı içerisinde bütün zamanların, bütün medeniyetlerin en güçlü dönemi yaşanmış. Dış politika, Suriye sorunu, 350 bin mülteci meselesiyle uğraşırken kaderin bize verdiği bir de güzel şeyler var. Tarihe baktığınızda İpek Yolu'nda bütün kültürler bir araya gelmiş ve bunu bir ticaret, bir barış, bir zenginlik yoluna dönüştürmüşler. Bu bir araya gelmenin sonunda oluşan en önemli şeylerden birisi de mutfağımız" dedi.
Yörenin iddialı olan yemeklerine bakıldığında coğrafi avantajlar olduğunu gördüklerini vurgulayan Şahin, bunun sürdürülebilir hale getirilerek dünya pazarına açılması gerektiğinin altını çizdi.
"Çalıştay yol haritamızı belirleyecek"
"Bu toprağın bize verdiği mirası güçlü şekilde yarınlara, çocuklarımıza emanet ve miras olarak bırakmalıyız" diyen Şahin, "O kadar önemli bir şey ki bu. Annemin mutfağından gelen kokuyu muhafaza edip yarınlara gönderemezsek yok olacak. Mutfağımızın güzelliklerini koruyup yarınlara taşıyamazsak yok olup gidecek. Yok olup giden yalnızca baharatımız ya da mutfağımızın güzellikleri değil, geçmişimiz, kültürümüz, geleceğe taşıyacağımız mirasımız. Bizim burada petrolümüz, madenimiz yok ama en büyük kültürel mirasa sahibiz. Bunu yarınlara taşıyabilen toplumlar istikametini belirleyecektir. Yarın her şey değiştiğinde dünya vatandaşlığı yükselen bir değer olduğunda, 5 antik kenti olan bir şehre insanlar akın ettiğinde kendimizi tanıtamazsak bizim eksikliğimiz olur. Bunu tek başına bir başkanın başarması da mümkün değil. Dolayısıyla size ihtiyacımız var. Bugün buradan çıkan çıktılarla bizim yol haritamızı belirleyip, sizden aldığımız bilgilerle önümüze bakacağız. Teorikle pratiği birleştiremezsek, ikisini yoğurup güzel bir hamur oluşturamazsak bunu başaramayız. O nedenle buradan çıkan bilgilerle bunu başarmamız gerekiyor" diye konuştu.
UNESCO danışmanı Namık Döleneken de Gaziantep Büyükşehir Belediyesine verdiği destekten dolayı teşekkür ederek, ilgili kurumların da yardımıyla Gaziantep'in Türkiye'de ilk kez UNESCO'nun "Dünya Kreatif Şehirler Ağı"na gastronomi kategorisinde dahil edilen bir şehir olduğunu söyledi.
'Büyükşehir Antep mutfağını iyi anlattı'
Kreatif Şehirler Ağı'na girmenin hem takdire şayan olduğunu hem de rastlantı olmadığını ifade eden Döleneken, "Çünkü bu konuda ağa girebilmek için iki şey lazım. Birincisi mevcut altyapınız, varlıklarınız. İkicisi ise bunu iyi anlatmanız gerekiyor. Gaziantep'te bu varlık var. Büyükşehir Belediyesi de iyi anlattı ve UNESCO tarafından kabul edildi. Ancak her ünvan sorumlulukları da beraberinde getiriyor. Bunun başından da verilen taahhütler var. Bugün burada yapılması gereken projeleri 6 başlıkta irdeleyerek projeler üreteceğiz" diye konuştu.
Çalıştay, "Mahalle Mutfakları", "Gaziantep Baharatlarının Saklanması", "Engelsiz Atölye", "İpek Yolu Ülkelerinde Yeme-İçme Kültürüne Dayanan İlişkilerin Tarihi Araştırma", "Mirası Tescillemek" ve "Uluslararası Gastronomi Festivali" konularındaki oturumlarla devam ediyor. Çalıştayın sonunda yol haritası belirlenerek, bu doğrultuda çalışmalar yapılacak.
İHA