Eğitim-Bir-Sen Malatya Şube Başkanı Kerem Yıldırım, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 102'ini yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada "Çanakkale Zaferi, Dünyaya verilen büyük bir derstir" dedi.
Sendika binasında açıklama yapan Şube Başkanı Kerem Yıldırım, Çanakkale Zaferi'nin inanmışlığın zirvesi olduğunu ifade ederek "Bu gün 102 yıl önce vatanımızın işgal etmek amacıyla birleşen yedi düvelin bütün güç ve imkanlarıyla yapılan saldırılara karşı, yüz binlerce can vererek kazandığımız Çanakkale Zaferinin yıl dönümüdür. Vatan, millet, istiklal için seve seve can veren şehitlerimizin rahmet ve şükranla anıyoruz" diye konuştu.
Yıldırım açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Çanakkale Zaferi, milletimiz için bir hayat memat meselesi, milli mücadeleye giden yolda çok önemli bir kilometre taşı, tarihte eşine az rastlanan kahramanlık destanlarından biri, milletimizin yeniden dirilişinin destanıdır. O gün yüz binleri şehit verdik, sonra ve işte şimdi milyonlar olup dirildik. Çanakkale ruhunu yaşanır kıldığımız her durumda diriliş coşku ve iddiamız sürecektir. Çanakkale ruhundan ilham alan Milletimizin, ölümüne bir direnişle istiklalini koruyacağını 15 Temmuz ihanetini püskürterek göstermiş olması önemlidir.
Bağımsızlığı, imanın vazgeçilmez hattı kabul eden milletimiz, "Çanakkale geçilmez'" diyerek, düşmana, işgale, sömürüye, zulme teslim olmayan kararlılığını bütün dünyaya ilan etmiştir. Çanakkale Zaferi, bütün zamanların ve ulusların dimağına, tarihin asla silinemez mürekkebi olan kanla yazılmıştır. Çanakkale, namus, iman ve özgürlüğünü müdafaada taviz vermeyen milletimizin tahammülünün son sınırlarını da aşan savaşının onur, tarihimizin iftihar tablosudur. Çanakkale, ölmekten korkmayan bir ruh yüceliğinin, öldürmekten çekinmeyen sefil ruhları bozguna uğratmasıdır. Çanakkale, insanlık onurunun, İslam kardeşliğinin, emperyalist zorbalara karşı dayanışmanın aşılmazlığı, geçilmezliği, yenilmezliğidir. Çanakkale, bu topraklar üzerinde yaşayan halkların gerçek anlamda "Millet" ve Anadolu'nun bu milletin ebedi vatanı olduğunun bir kez daha tescili olmuştur.
Çanakkale Zaferi, İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un "Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor, bir hilal uğruna ya Rab ne güneşler batıyor" mısralarında ifade ettiği iman kudretinin, insanın canı dahil dünyalık her şeyinden vazgeçtiği duygunun yenilmezliğiyle kazanılmıştır. Çanakkale, bir sınıfın, kesimin, kuşağın veya neslin değil, bütünüyle bir milletin savaşıdır. Çanakkale'de Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Arabı ile milletimiz bir bütün olarak mücadele vermiş, vatan söz konusu olduğunda aidiyetlerin hiçbir önemi olmadığının en güzel örneğini sergilemiştir. Din, vatan, namus tehlikeye girdiğinde canın, malın hiç düşünülmeden verilebileceği ortaya konmuştur. Küresel emperyalizmin yüzyıl aradan sonra taşeron terör örgütleriyle birlikte bölgenin haritasını yeniden çizme arayışına girdiği, etnik ve mezhebi duyarlılıklardan kaos meydana getirmeye çalıştığı bir dönemde, sınırlarımızın dışında derin operasyonlar yapılırken, içeride kanlı terör eylemleriyle meydana getirilen kargaşayı kaosa döndürmek için fitneyi yaygınlaştırmaya çalışanlara inat, Çanakkale'yi geçilmez kılan değerlerimize daha çok sarılmalıyız. 102 yıl önce bağımsızlığa, imana, inanca ve medeniyete yönelik, yedi düvele karşı bütün bedenini, gücünü, idrakini ortaya koyarak verilen direnişi örnek almalıyız. İnanmışlığın, adanmışlığın zirvesi olan Çanakkale'yi ölümsüzleştiren bu ruha bugün her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır. Bizi "Büyük Türkiye" ve "Adil bir dünya" idealine taşıyacak olan bu ruhtur.
Eğitim-Bir-Sen olarak, teslimiyeti zillet sayan yüce bir ruhla, kıyameti andıran bir savaşta mütecaviz, işgalci düşmana geçit vermeyen, yaşadığımız hayatı ve ülkeyi canları pahasına bize armağan eden şehitlerimizi bir defa daha rahmetle ve minnetle anıyoruz"
İHA