Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının çıkardığı Yenilebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) Yönetmeliği ile artık yenilebilir enerji kaynak alanları oluşturulacak. Bu sayede hem güneş, hem de rüzgar enerji santrallerine dayalı elektrik üretiminin gerçekleştirilmesi hız kazanarak, yerli enerji üretimi ile dışa bağımlık azalacak.
Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yüzde 20'sini karşılayan İzmir'in Çeşme ilçesinde 80 milyon TL'lik yatırımla kurulan ABK Çeşme RES'in Proje Koordinatörü Erman Kaya, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) Yönetmeliği'nin enerji santrallerine dayalı elektrik üretimini artıracağına dikkat çekti.
"Yerli üretim cari açığı düşürecek"
Türkiye'nin artan elektrik ihtiyacını karşılamada yenilebilir enerjinin hükümet politikası olarak desteklendiğini belirten Kaya, daha fazla ve daha hızlı yatırım yapılmasını sağlayacak olan YEKA ile yerli üretimin gerçekleştireceğini belirterek, "Hükümetimizin enerji politikasında yenilebilir enerji başı çekmektedir. Bu politika çerçevesinde Yenilebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) kaynak alanları çıkacak. Bu da ülke ekonomisine katkı sağlayarak hem cari açığı giderek düşürecek hem de enerji üretiminde yerli parçaların da önünü açmış olacak" dedi.
"Üretilen elektrikle dışa bağımlılık azalacak"
Enerji sektöründe prosedürlerin yavaş ilerlediğini ve bunun da önüne geçmek için hükümetin YEKA ile bu yönde adım attığına işaret eden Erman Kaya, "Bu sayede hükümetimiz kaynak alanlarını belirliyor. Artık lisanslama diye bir şey kalmayacak, bütün izin aşamalarını hükümetimiz verecek ve biz hemen işe koyulup, ülke ekonomisinin kurulu gücünü arttırabileceğiz. Mevcut durumda santraller en az 3-4 seneden önce faaliyete girmiyor. Ama YEKA ile birlikte artık bu 3-4 yıllık süreçleri yarı yarıya indirmiş olacağız. Hem zamandan tasarruf edeceğiz hem de ülke ekonomisine katkı sağlamak amacıyla yerli üretimin önünü açmış olacağız. YEKA bölgeleri dediğimiz zaman artık küçük bölgeleri konuşmayacağız. Bin megavattan bahsediyoruz. Kaynak alanları ne kadar artırılırsa kurulu gücümüz de o kadar artacak. Tabi ki bu da dengeyi değiştirecek. Çünkü şu anda cari açığımız büyük ve bu da zaten dışarıdan almış olduğumuz doğalgazdan kaynaklanıyor. Yerli katkılarla ürettiğimiz elektrikle dışa bağımlılık azalacak" diye konuştu.
"Elektrik faturaları günden güne düşecek"
Yerli enerjinin daha fazla kullanılır hale gelmesinin vatandaşın cebine de yansıyacağını kaydeden Kaya, "Yenilebilir enerji istiyoruz. Çünkü hammaddesi doğa, herhangi bir şekilde atığı yok. Bundan dolayı ithalat azalacak çünkü hammaddemizi doğamız veriyor. Bu anlamda YEKA ile birlikte inşallah yenilebilir enerjinin önü açılacak ve üretimlerimiz artacak. Bu da vatandaşın cebine kısa vadede zaten yansıyacaktır. Elektrik faturaları da günden güne düşecek. Bundan sonraki etaplarda da yenilenebilir enerjinin önü açılacak ve yerli üretim ile bunu halka da yansıyacak" ifadelerini kullandı.
"Türkiye'nin yüzde 20'lik ihtiyacını İzmir karşılıyor"
Türkiye'nin toplam rüzgar enerjisi kurulu gücünün 5 bin 150 megavat (MW) olduğunu aktaran Kaya, bunun neredeyse yüzde 20'sinin sadece İzmir'den sağlandığını ifade etti. İzmir'deki kurulu rüzgar enerjisi gücünün son kabuller ile bin MW'ı geçtiğini ifade eden Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin 10 bin MW denizde, 38 bin MW karada olmak üzere toplam rüzgar potansiyeli 48 bin MW. Şu an karadaki potansiyelin yüzde 14'ünü yani 5 bin 150 MW'ını kullanıyoruz. Elektrik İşleri Etüt İdaresinin verilerine göre İzmir'de 12 bin MW potansiyel bulunmakta. İşletmedeki RES'lerin yüzde 38'i Ege Bölgesinde yer almakta olup inşaat halinde olan RES'lerin yüzde 50-70'i de Ege Bölgesi'ndedir. İnşaat halinde ki RES'lerin yüzde 27'si İzmir'dedir. Bu rakamlar bize şunu gösteriyor; yenilenebilir enerjinin önemi artmakta olup gerek ülkemizin enerji bağımsızlığı gerekse dünyamızın iklim değişikliği ile mücadelesinde İzmir, ülkemizin yenilenebilir enerji başkenti olma yolundadır."
İHA