Çanakkale'de 65 yaşındaki fedakar anne Nükhet Öğüş, doğum esnasında beyin felci geçiren engelli oğluna 44 yıldır özenle bakıyor.
Esenler Mahallesi'nde yaşayan Nükhet-Mehmet Faruk Öğüş çiftinin 44 yaşındaki oğulları Özgür Öğüş, 1973 yılında Konya Doğum Evi'nde 7 aylık olarak dünyaya geldi. 2 kilo 200 gram ağırlığında doğan Özgür Öğüş, doğum sırasında beyin hücrelerine oksijen gitmediği için beyin felci geçirdi. Nükhet Öğüş, doktorların "tedavisi yok" cevabına rağmen ümidini yitirmeyip oğlunu tedavi için Almanya'ya götürdü. Almanya'da yaklaşık 3 ay boyunca egzersiz hareketleriyle ayakları çalıştırılan Özgür Öğüş, daha sonra Türkiye'ye dönmek zorunda kaldı. Nükhet ve M. Faruk Öğüş çifti, 1985 yılında Gökçeada ilçesinden il merkezine taşındı. Doktorların doğumun ardından "12-13 saatten fazla yaşamaz" dedikleri engelli Özgür Öğüş, tam 44 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkum olarak hayatını idame ettiriyor. Özgür'ün anne ve babası da 44 yıldır bir an olsun oğullarını yalnız bırakmıyor.
Özgür'ün 9 Mart 1973 yılında Konya Doğum Evi'nde dünyaya geldiğini belirten 65 yaşındaki anne Nükhet Öğüş, "2 kilo 200 gramdı. Çok küçük bir bebekti. Önce pamuğun içinde büyüdü. 7 aylık. "Yaşamaz" dediler, ama maşallah 9 Mart'ta 44 yaşına girdi. Ben ilkokul öğretmenliğinden emekliyim. Anasınıfı öğretmeniydim. Babası ve ben bildiklerimizi en iyi şekilde onun üzerinde deneyerek, tedavilerine devam ederek en iyi şekilde bu hale getirebildik. Şu an masada oturup yemek yiyebiliyor. Bizden istediklerini söyleyebiliyor. Tuvalet eğitimi verdik. 5 yaşından sonra söyledi. Özgür doğduğunda dizlerinin üstündeydi. Bir türlü ayağa kalkamadı. Dizlerinin üstünde 1976 yılında Almanya'ya gittik tedavisi için. 3 buçuk ay orada tedavi gördü, üniversite hastanesinde. Fakat biz turist olarak gittiğimiz için geri dönmek zorunda kaldık. Geri döndüğümüzde tabii tedavisi yarım kaldı Özgür'ün. Buraya geldiğimizde de aynı tedaviler olmadığı için belki orada olsaydı şu anda yürüyor olacaktı. Yani ayağa kaldırdık. Bu arada Ankara'da, Cerrahpaşa'da, ÇAPA'da, Hacettepe'de bir sürü tedaviler gördü, ameliyatlar oldu. Kastamonu Rehabitilasyon Hastanesi'nde yattık. Fizik tedavi alabilmek için. Şu an tuvaletini söylüyor, ama o kadar ağırlaştı ki kaldırması, koparması çok zor. Ben 65 yaşındayım, babası da 70 yaşında" dedi.
Nükhet Öğüş, "Herhangi bir düğüne gidip birlikte beraber eğlenemedik. Bir otele gidip tatil yapamadık. Sebebi de gideceğimiz yerlerin uygun olmayışı. Mesela bir öğretmen evine gitmiştik. Yatakhaneleri merdivenli olduğu için kucağına alıp çıkamıyorsun. Yani bize uygun yerler olmadığı için hiçbir şey denemedik. Biz de Özgür'le beraber bir engelli hayatı sürdük. Ama Allah'a hiçbir zaman isyan etmiyorum. Rabbim mutlaka mükafatını verecektir. Ben kendi açımdan değil, çocuğumun açısından üzülüyorum" şeklinde konuştu.
70 yaşındaki baba Mehmet Faruk Öğüş ise, "Birden fazla çocuğu olan aileler var. Türkiye'de engellilik gerçekten çok zor. Bugün Engelliler Haftası. Engellilerin sırtlarının sıvazlanması, "Canım, şekerim" falan denmesi değil, onlar için neler yapıldığının ortaya konması lazım. Bir mizan çıkarılması lazım" dedi.
İHA