Ergene Derin Deniz Deşarj Genel Müdürü Mehmet Ceyhan, "İçme hariç tüm maksatlar için kullanılabilecek bir Ergene Nehri tasarlıyoruz" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından yürütülen Türkiye'nin havza bazlı ilk çevre projesi olmasıyla adından söz ettiren Derin Deniz Deşarj tesisinde gazeteciler için gezi düzenlendi. Yaklaşık 3,5 milyar TL bütçe ile Tekirdağ Çorlu ilçesinde inşası devam eden tesiste düzenlenen inceleme programında gazetecilere açıklamalarda bulunan Ergene Derin Deniz Deşarj Genel Müdürü Mehmet Ceyhan, tesisin 7.2 metreküp saniye debiye sahip olacağını ve 3.2 santimetre duvar kalınlığına sahip boruların 100 yıl dayanabileceği bilgisini verdi.
"Deniz'e olumsuz bir etkisi yok"
Ergene Havzası'nda bulunan atıksuların neredeyse tamamını arıtacak olan ve 2019 yılında tamamlanması planlanan Koruma Eylem Planı çerçevesinde Marmara Denizi'ne deşarj edilecek olan arıtılmış atıksuların deniz kirliliğine neden olmayacağını anlatan Ceyhan, "Suyumuzu Akdeniz akıntısına vereceğiz. Marmara'da iki tip akıntı vardır, Akdeniz'den Karadeniz'e alt akıntı, Karadeniz'den Akdeniz'e de üst akıntı var. Biz de sahillerimize vurmasın diye Akdeniz akıntısına vereceğiz suyumuzu ve yine sahillerimize vurmaması için 4,5 kilometre açıktan vereceğiz suyu. Bu su arıtılmadan kesinlikle denize verilmeyecek, ileri biyolojik arıtma teknolojisi kullanılacak, ayrıca fiziksel ve kimyasal arıtma yöntemleri de kullanılacak. Renk ve tuzluluk hariç bütün amaçlar için arıtma tesisi, arıtma faaliyetlerini yerine getirebilecek. Marmara Denizi'nin kirlenme riski bizden kaynaklanmıyor. Dinyeper, Dinyester, Tuna, Don Nehri Karadeniz'den gelen nehirlerdir ve bunlar direkt Marmara'ya üst akıntıyla zaten geliyor ve yüzde 65-85 civarında etken dış kaynaklıdır. Bizden kaynaklanmıyor, biz şu anda suyu arıtarak denize vereceğiz. Arıtmadan denize verilme hadisesi söz konusu değildir. Denize arıtılmamış suyu vereceğiz de denizi kirleteceğiz gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor ama öyle bir şey söz konusu değil. Biz bu proje ile birlikte hiç olmayan 12 tane belediyenin atıksu arıtma tesisini tamamladık. 10 tanesi tamamlandı ve belediyelerimize teslim edildi. Bunlar çalıştığı zaman ve sanayi tesislerimiz ileri biyolojik arıtmalarını yaptıktan sonra, belediyelerin arıtılmış suyu tarım veya diğer sulama amaçlı kullanılabilecek ancak sanayi atıksuları tuzluluğundan dolayı ki deniz suyu daha tuzlu olduğundan denize verilecektir" diye konuştu.
"Hedefimiz içme hariç tüm maksatlar için kullanılabilmesi"
Ceyhan, projenin 2019 yılında tamamlanacağı bilgisini vererek, "2019'da tamamen sona erecek ama, Çerkezköy ve Deri OSB'nin biz 2018'de suyunu akıtmayı planlıyoruz. Sadece bizim bu projenin maliyeti 1 milyar TL. Diğer belediye arıtmaları, DSİ'nin çalışmalarıyla beraber 3.2 milyar TL'ye tamamlanacak. Yaklaşık 10 yıl içerisinde de bu bölgeye havza korumayla ilgili 10 milyar TL. civarında para harcanacak. Bizim hedefimiz içme hariç tüm maksatlar için kullanılabilecek bir Ergene Nehri tasarlıyoruz ve dediğiniz gibi balıklar yaşayabilecek, insanlar tarım suyunu kullanabilecek, içme hariç kullanmak içinde faydalanabilecekler" ifadelerini kaydetti.
"Deniz kirlenmeyecek"
Tekirdağ Vali Yardımcısı Tayyar Şaşmaz ise kimsenin Marmara Denizi kirlenecek gibi bir endişesi olmaması gerektiğini belirterek, "Şöyle düşünün bu sistem yapılmadan önce, şu anki duruma bir bakın, şu anda hiçbir organize sanayi bölgesinin özellikle Islah OSB olarak kurulmuş olan 8 OSB'nin kendi arıtmaları yok. Sadece firmaların Çevre Bakanlığının kontrolü dahilinde her tesisin kendi arıtması var. Şimdi bu proje ile öncelikle OSB'lere arıtmalar yapılıyor. Bunlar tesislerden gelecek bütün kirli sular OSB'nin arıtmasında arıtılmış olacak. O arıtmadan da sadece bu sisteme gelecek su tuzluluk oranı var ve o tuzluluk değeri de şu anki Marmara Denizi'nin değerlerine yakın. Tuzluluğu arttırıcı bir katkısı olmayacak" ifadelerini kullandı.
İHA