Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Varlık Fonunun prestij olduğunu söyledi.
Referandum çalışmaları için Balıkesir'in Bandırma ilçesine gelen Taner Yıldız, Eti Maden'in Varlık Fonu'na devri konularında açıklamalarda bulunarak, "Bandırma bor konusunda Türkiye'deki üç yerleşim birimimizin en önemlilerinden bir tanesidir. Kütahya, Emet, Bandırma buralar bizim için çok önemli. Varlık Fonu derken cümleye doğru başlasak da, teşhisin şöyle devam etmesi kanaatindeyim. Varlık Fonu Türkiye'nin en prestijli yerlerinden biri haline getiriliyor" dedi.
Eti Holding katma değer üretiyor
Eti Holding'in Türkiye'de 1 milyar TL kAr elde eden on kuruluştan biri olduğunu vurgulayan Yıldız, "Adı üstünde bir varlık oluşturulması lazım. Eti Holding, 1 milyar dolar takribi ciro yapıp, 1 milyar TL kar eden en yüksek katma değerli Türkiye'deki 10 işletmeden bir tanesidir. Özellikle kamu dahil, 1 milyar dolar ciro yapıp, 1 milyar TL kar eden Türkiye'de bu ölçekte 10 işletme vardır. Bu nedenle varlık fonuna alınması bir prestijdir. Onu öteye itelemek değildir. Tam tersi, niçin benim gösterdiğim bir şirketi fona almıyorlar? Eti Holding katma değer üretiyor çünkü. Bunun bir kaldıraç görevinin olduğunu bilin. Çok iyi yönetilmesi halinde bire on, bire onbeşlik işlem yapma kapasitesi oluşacak. Varlık Fonu'na alınmasına tam bir prestij olarak bakılması lazım. Bu özelleşme değil. Biz defalarca söyledik. Bor Türkiye'de özelleştirilmeyecek kurumların başında gelmekte. Bunu cumhurbaşkanımız, başbakanımız defalarca dile getirdi. Biz de bulunduğumuz görev süresince defalarca dile getirdik. Böyle bir şey söz konusu değil. Türkiye'nin boru özelleştirilmeyecek. Bizim halef selef olduğumuz bakanımız da benzer açıklamalar yaptı. Aynı şekilde -Türkiye'de bor özelleştirilmeyecek- dedi" şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi hakkında da açıklamalarda bulunan Yıldız, "Cumhurbaşkanlığı sistemi ile Türkiye'yi eyaletlere mi böleceksiniz diyorlar. Bizim ne böyle bir niyetimiz, ne böyle bir gayretimiz olabilir. Bununla alakalı çalışma yapanlar, karşılarında kesinlikle bizleri bulurlar. Türkiye'nin toprakları geniş. Türkiye'nin topraklarına göz dikenlere de topraklarımız çok geniş. Nereden isterlerse oradan verebiliriz ama, ancak gömülmeleri için verebiliriz. Türkiye'nin topraklarına göz dikenler ancak bulundukları yerde gömülmek üzere yer beğenebilirler. Bunun haricinde hiçbir şekilde müsaade etmeyiz. Türkiye olarak 72 şehitle bedelini ödediğimiz El-Bab'a asker gönderirken, buraya Suriye'den iltica eden kişilerin yerine o askerlerimizi göndermedik. Biz orada sözde Kürdistan kurulma ihtimaline karşı askerimizi gönderdik. Türkiye'nin sınırları dışında sözde Kürdistan'ın kurulmasına karşı çıkan bir hükümet nasıl olur da kendi sınırları içinde böyle bir şeye müsaade edebilir?" şeklinde konuştu.
İHA