Günlük hayatta insan hayatını zorlaştıran bel ve boyun fıtıkları artık neştersiz de tedavi edilebiliyor. Epiduroskopi yöntemiyle hastaların iki saat içinde günlük yaşamlarına döndüklerini belirten Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Alper Ergin, Epiduroskopi yönteminin cerrahi ile kıyaslanamayacak kadar üstün bir yöntem olduğunu söyledi.
Manisa'daki muayenehanesinde hastalarına hizmet veren Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Alper Ergin fıtık tedavisinde Türkiye'de yeni sayılabilecek bir yöntem olan Epiduroskopi hakkında bilgi verdi.
"Epiduroskopi oldukça da rahat uygulanabilen bir yöntem"
Fıtığın oluşumu ve tedavi yolları hakkında bilgi veren Ergin, "Fıtık, omurga kemiklerinin arasında bulunan disklerin ki bunların çoğu kıkırdak yapılardır, onların bozulmasıyla ve omuriliğin geçtiği kanala doğru çıkmasıyla oluşan bir hastalıktır. En sık bel ve boyunda görülür ve bizim asıl şikayetlerimizi oluşturan şeylerdir. Boyunda olanlar genelde kolda uyuşma ve ağrıyla, belde olanlar da bacağımızda ağrı ve uyuşmayla bize yansır. Biz de onlarla doktora gideriz. Bel ve boyun fıtıklarında cerrahi de bir tedavi seçeneğidir ama daha çok aşamalarına göre karar vermek gerekir. Her boyun fıtığı ya da bel fıtığı cerrahi olmaz. Yüzde 3-5 arası ancak ameliyata gider. Diğerlerinde ameliyat öncesinde yapılması gereken vücuda daha az zarar veren uygulamalar vardır. Her fıtık cerrahi değildir, her fıtık da diğer tedavilere uygun değildir. Mesela Epiduroskopi diye bir yöntem var. Oldukça da rahat uygulanabilen bir yöntem." dedi.
"İğneyle girilen omurilikte kamera yardımıyla lazer uygulanıyor"
Epiduroskopi'nin nasıl uygulandığı hakkında da bilgi veren Op. Dr. Ergin, "Eğer fıtığınızın büyüklüğü uygunsa, yaşınız uygunsa Epiduroskopi uygulanabilir. Epiduroskopi'de genellikle kuyruk sokumunda hepimizde bulunan anatomik bir açıklık var. O açıklıktan bir iğne yardımıyla girerek, ardından kamerayla ilerleyip fıtığın olduğu yere gelinip o bölgeye lazer uygulanarak fıtığın küçültülmesi hedeflenir. Genellikle başarı şansı oldukça yüksektir. Literatüre baktığınızda açık cerrahinin başarı yüzdesi yüzde 80-85'lerde. Eğer uygun vakayı seçiyorsanız ve uygun bir şekilde girişim yapıyorsanız Epiduroskopi'nin de başarı yüzdesinin yüzde 80-85'lerde olduğunu görürsünüz." şeklinde konuştu.
"Epiduroskopi yöntemi cerrahi ile kıyaslanamayacak kadar üstün bir yöntem"
Epiduroskopi ve cerrahi yöntemini de kıyaslayan Op. Dr. Ergin şunları söyledi: "Epiduroskopi'de yatmak gerekmiyor. Epiduroskopi'yi uyguladıktan 2 saat sonra hastayı ayağa kaldırıp hatta günlük yaşamına döndürebilirsiniz. Öyle bir güzelliği var. Bunun yanında cildinde kesilme olmadığı için dikiş atılması olmadığı için dikiş alma gibi bir durum da söz konusu değil. Kaslarını ayırmadığımız için hastanın ameliyat sonrası yaşadığı ağrıların hiçbirini yaşamıyorlar. Günlük yaşamlarına çok daha çabuk uyum sağlayabiliyorlar. Açık cerrahi de ise bunlar yok. İllaki estetik bile olsa bir dikiş izi var. Kaslarını ayırdığımız için kas ağrıları yaşıyorlar. Epiduroskopi'ye bu şekilde bakıldığı zaman cerrahiyle kıyaslanamayacak kadar üstün."
İHA