Gökçeada ve Bozcaada kıyıları ile ilgili ihaleler gelen tepkiler üzerine iptal edildi. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, kıyıların olduğu gibi korunacağını söyledi.
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Bozcaada ve Gökçeada sahillerinde beton yapılaşmaya izin verilmeyeceğini söyledi. Gökçeada'nın ve Bozcaada'nın ayrı birer marka olduğunu söyleyen Turan, "Hem Gökçeada hem de Bozcaada, ayrı güzellikleri bünyelerinde barındıran çok nadide yerleşim birimleri. İki adamız da her yaz nüfusu, kış nüfusuna kat be kat arttığı, çok fazla turistin geldiği, güzel hatıraların keyifli zamanların geçirildiği yerler. Son dönemde Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, uygun olarak Türkiye'nin sit alanlarını yereldeki yanlışlar yapılmasın, oranın köylüsü, muhtarı, ilçesi, belediyesi oraya yanlış betonlaşma yapmasın diye bir karar aldı ve bu tarz koyların olduğu yerlerde merkezi hükümetle ihale yapalım dedi. Bizde bunun Gökçeada ve Bozcaada açısından bakanlığın takdiri açısından doğru olabileceğini düşündük. Ancak gelinen noktada oranın teşkilatları, başkanları, muhtarları farklı partilerden de olsa belediye başkanları bir araya geldik bunu bir daha değerlendirdik. Yapılan görüşmelerde, Çanakkale'nin adalarının sit alanları dışında değerlendirilmesi gerektiğini, oralara ne merkezi hükümetin nede yerel unsurların bir çivi dahi çakmamasının daha şık olacağını kararlaştırdık. Bunu bakanlığımızla paylaştık, bakanlığımızın ilgili müdürleri konuyu değerlendirdiler. Yereldeki belediye ve muhtarların o koylara hiçbir çivi çakmaması kaydıyla ihalenin iptaline karar verdiler. Bu bizim Gökçeada ve Bozcada da ki vatandaşlarımızı çok büyük sevince boğdu, rahatlattı" dedi.
Yapılması planlanan projelerde, betonlaşmanın olmadığını da söyleyen Turan, "Aslında bakanlığımızın projesinde çok büyük beton falan yoktu. Konu şezlong şemsiye ve küçük bir büfeydi. Ancak bunu da biz istemedik. Dedik ki "şu dönemde en azından insanlarımız amatör, şezlongsuz bir ortamda denize girsinler" oranın güzelliğini değerlendirsin istedik. Biz Bozcada ve Gökçeada'nın sesine kulak verdik. Oradaki görüşmelerimiz neticesinde bakanlığımızın takdiriyle oradaki görüşmeleri iptal etmiş olduk. Zaten bakanlığımızın projesinde büyük bir betonlaşma asla yoktu, büyük bir parayı devlete kazandıracak imkanı yoktu. Sadece yerelde yanlış yapılmasın diye bir tedbir amacıyla yapılan bir projeydi. Ancak bu tedbiri başkanlarla toplantı yaparak, ihale yapmayacaklarına, oralarda yatırım yapmayacaklarına, beton yapmayacaklarına dair fiilen ve resmen bir söz alarak ihale iptal edilmiş oldu. Halkımız geçen sene nasıl denize girmişse bu sene aynı şekilde denize girmeye koylardan istifade etmeye devam edecekler. Biz halkımızla beraber karar almaktan büyük mutluluk duyuyoruz" dedi.
Sosyal medyada bazı hesapların burada bir rant varmış gibi paylaşımlar yaptığına da dikkat çeken Turan, "Ancak bazı sosyal medya adreslerinde özellikle Bozcada" da sanki büyük bir rant var, büyük bir betonlaşma varmış gibi bir kirli kampanya olmasını doğru bulmuyorum. Başından beri yapılan hangi karar orada betonlaşmayı engeller kararıdır. Yani merkezi hükümette orada ihale yapsaydı yereldekilerde bu iş bırakılsaydı betonlaşma değil oradaki denize giren insanların daha rahat ortamda şezlongda, şemsiyeyle, büfelerle daha rahat ve daha saygın bir ortamda oradan istifade etmesini sağlamak için yapılan bir çalışmaydı. O yüzden koparılan bu büyük fırtınanın gereksiz olduğunu düşünüyorum. Bu işlerin konuşarak, belgelenerek daha rahat çözülebileceğine inanıyorum. Kavga ederek, hakaret ederek değil, dinleyerek anlayarak bu işlerin çözümü olur diye düşünüyorum" diye konuştu.
İHA