Düşüp gözünü merdivene çarpınca göz irisi, merceği ve retina dokusu parçalanan Ev Hanımı Hülya Dikgitmez, Göz Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr. Safiye Yılmaz”ın gerçekleştirdiği ameliyat sayesinde yeniden görmeye başladı.
Marketten dönerken düşüp gözünü merdivene çarpan Ev Hanımı Hülya Dikgitmez’in gözün beyaz kısmı sklera dokusu, göz irisi ve merceği ayrıca retina dokusu parçalandı. Bir hastanede acil ameliyata alınan ve ilk müdahale olarak sklera dokusunu dikerek gözün bütünlüğünü korumaya yönelik ilk ameliyatı yapılmış ancak ameliyattan bir hafta sonraki kontrolde “Bundan sonra göremezsin” dendi. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr. Safiye Yılmaz tarafından ikinci ameliyatı gerçekleştirilen Hülya Hanım, operasyonun ardından yeniden görmeye başladı.
İzmir Buca’da marketten dönerken tansiyon sebebiyle bir anda yere yığılan ve bu esnada
gözünü merdivene çarparak derin bir yara alan Hülya Dikgitmez’in sol gözünde görme kaybı oluştu. Acil olarak bir devlet hastanesine kaldırılan Dikgitmez, hemen ameliyata alındı. Operasyonun ardından hastayı muayene eden göz doktorları, hastaya ışığa duyarlılığının kalmadığını belirterek, “Bu gözünle bir daha göremezsin” dedi. Taburcu olduktan sonra görme umuduyla araştırma yapan Dikgitmez, İzmir Özel Ata Sağlık Hastanesi’nde görevli Göz Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr. Safiye Yılmaz’a başvurdu.
“GÖRMEZ DEMİŞLER”
Hastaya yaptığı muayene sonucunda hastada şüpheli de olsa ışık hassasiyetinin olduğunu tespit edip, ameliyat önerdiğini anlatan Prof. Dr. Yılmaz, “Hasta bize geldiğinde 1 hafta olmuştu. Acil bir durum olduğundan en yakın hastaneye kaldırılmış ve orada gerekli tüm müdahaleler yapılmıştı. Hem göz kapağındaki hem gözün beyaz kısmındaki kesileri dikilmiş fakat daha sonraki muayenelerinde hastaya ışık hissi olmadığı ve bir daha göremeyeceği söylenmiş. Aslında bunu söylemek çok da büyük bir hata değil çünkü hastada çok düşük ve şüpheli bir ışık hissi vardı ve gözde ışık hissi bittiyse bizim için yapacak bir şey yok demektir. Hastaya da bu söylenmiş. “Göremezsiniz bundan sonra yapacak bir şey yok” denmiş. Bize geldiğinde hastanın muayenesinde ışık hissinin çok şüpheli olduğunu gözlemledik. Göz bebeğinin renk veren tabakası olan iris ve göz merceği tamamen parçalanmış, gözün arkasında yırtıklar vardı. Gözün hem ön hem arka tarafı tamamen kan doluydu. Ben hastaya, “Işık hissi varsa hala umut vardır ama arkada ne kadar hasar gördüğünü bilmiyorum” dedim. Göz arkası ultrasonu yaptık ve bir kaç operasyon yapmak gereken büyük bir hasar olduğunu tespit ettik. Hastaya bilgi verdim ve “bence yapmalıyız” dedim. O da bana güvendi ve operasyonu gerçekleştirdik” dedi.
“ERTESİ GÜN GÖRÜYORDU”
Prof. Dr. Yılmaz, daha sonraki süreci şöyle anlattı:
“Hastaya geçirdiği operasyonlar sebebiyle dinlenmesi için biraz süre verdim ve daha sonra ameliyata geldi. Gözbebeğini oluşturacağımız özel merceğin yüksek bir maliyeti var. Mercek takmak önemli, çünkü onunla görecek ama iris kozmetik bir durum. Hastanın kararıyla sadece mercek takalım dedik. Öncelikle mercek taktım, sonra baktım ki kenarda küçücük göz bebeği parçaları kalmış, onları aldım, yarım bir göz bebeği oluşturabildim. Ardından bütün kanı temizledim, retina tabakasındaki yırtıkları lazerledim, Dekolmanı tamir ettim. Hastanın yapılan ameliyatlar sonrası retinası ve görme siniri sağlıklı idi, çok sevindim. Hasta ertesi gün geldiğinde görüyordu.”
SİHİRLİ PARMAKLAR
Hiç göremeyeceğini düşünen gözünü geri kazanan Hülya Dikgitmez ise, bunun bir mucize olduğunu söyleyerek, doktor Prof. Dr. Safiye Yılmaz’a “sihirli parmaklar” adını taktı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)