AK Parti Kadın Kolları Ordu İl Başkanı Rabia Gözpınar, dünyanın kadınların eli ile değiştiğini ve hayatın her alanında etkin olan kadın emeğinin kalkınmadaki rolünün yok sayılamayacağını belirterek, "15 Temmuz gecesi, tankların ve kendisine yöneltilmiş namluların önünde bir an bile tereddüt etmeden duran kadınımız, Anadolu'yla birlikte, Suriye'de, Halep'te, Filistin'de, Mymmar ve tüm mazlum coğrafyalarındaki kadınlar için inandığı yolda yürümeye devam edecektir" dedi.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle parti binasında basın açıklaması yapan AK Parti Kadın Kolları İl Başkanı Rabia Gözpınar, Kadınlar Günü'nün senede bir güne sığdırılmasına rağmen yılın her gününün kadınlar için özel, anlamlı ve mücadele dolu olduğunu söyledi. Dünyanın kadınların eli ile değiştiğini ve hayatın her alanında etkin olan kadın emeğinin kalkınmadaki rolünün yok sayılamayacağını vurgulayan Gözpınar, 8 Mart'ın kadın ve erkeğin fırsatlara ulaşmasında yaşanan eşitsizlikler, şiddet, çalışma hayatı ve siyasette kadın oranı gibi meselelerin ele alınması bakımından önemli olduğunu belirtti. Gözpınar, "Elbette ki, sadece demeçler verilerek kadınların mutluluğu sağlanamayacaktır. Çok şükür ki AK Parti iktidarı döneminde, anne-çocuk sağlığından, kız çocuklarının okullaşmasına, kadına yönelik şiddetle mücadeleden, iş hayatında ayrımcılığı önlemeye yönelik düzenlemelere, kadına yönelik pozitif ayrımcılık ilkesinin Anayasa ile güvence altına alınmasından, kadının en temel haklarını kullanmasında önünü tıkayan özel-kamu alanı ayrımının sonlandırılmasına kadar pek çok düzenleme yürürlüğe konulmuş, kadın meselelerinde ciddi mesafe kat edilmiştir. Ülkemizin daha aydınlık bir geleceğe ulaşması için en etkin rollerin kadınlarımıza düştüğünün bilincindeyiz" diye konuştu.
"Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek devlet"
Kadın olmanın sadece kadın meseleleriyle ilgilenmek olmadığını ifade eden Gözpınar, kadının hassasiyeti ve duyarlılığı ile toplumsal tüm konularla yakından ilgilendiğini kaydetti. 16 Nisan'da yapılacak referanduma da dikkat çeken Gözpınar şunları söyledi: "Önümüzde, milletimizin ve ülkemizin geleceğini ilgilendiren bir halkoylaması süreci bulunmaktadır. Bizler, bu topraklar için, devletinin bekası, çocuklarının aşı için kanını canını ortaya koymaktan çekinmeyen Anadolu kadının evlatlarıyız. Ezelden beri koca bir mirasın taşıyıcısı olan kadınlarız. Nitekim 15 Temmuz gecesi, tankların ve kendisine yöneltilmiş namluların önünde bir an bile tereddüt etmeden duran kadınımız, Nene Hatun'ların, Kara Fatma'nın, Şerife Bacı'nın, Gördesli Makbule'nin torunları olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Aydın'lı Emir Ayşe'nin, "Mademki burası bizim vatanımız; biz de bu vatanın olmalıyız" sözleri gibi hayat bulmuştur o gece. On bir kadınımız şehit olmuştur. Bu bilinçle ve duyarlılıkla çocuklarımıza güzel bir geleceği, daha güçlü bir ülkeyi miras bırakmak en büyük temennimizdir. Dünyanın giderek pek çok kargaşa ve bilinmeyen bir sürece doğru gittiği, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere pek çok kuruluş ve devletin acziyet içinde yaşanan krizleri seyrettiği, yaygın ve derin insanlık krizlerinin olduğu bir atmosfer ile çevriliyken, Türkiye'nin statik konumda durması beklenemez. Bu bağlamda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin hayata geçmesi ülkemiz için kazanç olacaktır. Mevcut sistemin ülkenin refah, kalkınma yolunda mesafe almasını engeller taşıdığı bilinen bir gerçektir. Yeni sistem ise terörle daha etkin mücadeleyi beraberinde getirecek, yönetimde ve ekonomide istikrarın ve hızın garantisi olacaktır. Bizler, savaşlardan, istikrarsızlıklardan, yoksulluklardan en çok kadınların etkilendiği gerçeğini unutmadan istiklal, istikbal ve istikrar için yol almak durumundayız. Anadolu'yla birlikte, Suriye'de, Halep'te, Filistin'de, Mymmar ve tüm mazlum coğrafyalarındaki kadınlar için de inandığımız yolda yürümeye devam etmeliyiz. Bu doğrultuda, ülkemizin kalkınmasına değer katmak, hayatı ve dünyayı güzelleştirmek isteyen kadınlar olarak elimizi taşın altına koymaktan çekinmeyeceğiz. "Tek bayrak, tek vatan, tek millet, tek devlet" ülküsüne inananlar olarak yılmadan yola devam edeceğiz. Cumhuriyetimizin 100. yılında kadınlarla birlikte hedefimiz temel hak ve özgürlüklerde ve her alanda birinci sıraya oturmaktır. Bu nedenle de, kadınımızın bireysel güçlenmesini toplumsal açıdan önemli görmekteyiz."
İHA