Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Hatice Yağmurkaya, hamilelik sürecinde anne adaylarını bekleyen değişimler hakkında bilgi verdi.
Hamilelik süreci hakkında açıklamalarda bulunan Samsun Medicana Hastanesi'nden Opr. Dr. Hatice Yağmurkaya, "Hamile kaldığınız andan itibaren, hormonlarınız bebeğinize güvenli ve büyümeye elverişli bir ortam hazırlayabilmek için vücut sisteminizi değiştirmeye başlar. Bebeğiniz için gerekli olan bu değişimler size baş ağrısı, vücutta şişkinlik, kabızlık, nefes almada zorluk, mide problemleri veya sırt ağrısı gibi rahatsızlıklar verebilir. Hamilelik, fiziksel değişimin yanında duygusal yorgunluğa da neden olabilir. Ancak birçok anne adayı büyük bir olasılıkla bu rahatsızlıkların sadece bir kısmını yaşar ve bunların çoğu doğumdan kısa bir süre sonra kaybolur. Hamilelik sırasında kan hacmi yaklaşık yüzde 40 artar, bu da dolaşım sisteminizin normalden daha fazla çalışmasını gerektirir. Kan hacmindeki artış dolaşımınızı bazen yavaşlatabilir, bu yüzden hamileliğin sonlarına doğru oluşan bir miktar şişkinlik normal sayılmaktadır. Bilekler ve ayaklar en çok şişen yerlerdir çünkü bebeğin ağırlığı "pelvis" adı verilen leğen kemiğindeki damarlara baskı yapar ve kanın ayaklardan kalbe gidişini yavaşlatır. Bu da bacak ve ayaklarda varis ve ödem oluşmasına neden olur. Aşırı ve hızlı kilo alımı ödem oluşumunu ciddi bir şekilde artırır, çünkü alınan kilolar dolaşım sisteminize baskı uygular ve artan kan yoğunluğu damarların şişmesine neden olur. Ayrıca çok hareketsiz kalmak, uzun süre ayakta kalmak veya uzun süre oturur pozisyonda olmak da ödem oluşumunu tetikler. Bu sebeple ayakta ya da oturarak aynı pozisyonda yarım saatten fazla kalmamak, gün içinde ufak tefek egzersizler yapmak, kısa süreli yürüyüşler yapmak ve yatarken özellikle sol yana yatmaya gayret göstermek gibi önlemler alınabilir. Genetik yatkınlık var ise, gebelik döneminde hormonların etkisi ile varis oluşabilir. Gebelerin yaklaşık yüzde 40'ında varis problemleri vardır. Hızlı ve fazla miktarda kilo alımı, çok hareketsiz kalmak veya uzun süre ayakta kalmak da varis oluşumunu tetikler" dedi.
Gebeliğin bazı cilt değişikliklerine neden olabileceğini belirten Dr. Yağmurkaya, "Bu değişikliklerin büyük çoğunluğu hormonal değişimler ile ilgilidir. Yüzde görülebilen renk değişimleri, avuç içlerinde kızarıklık ya da kaşıntılı deri döküntüleri nispeten daha nadir görülürler. Hemen hemen bütün hamile kadınlarda görülen bir diğer değişim de karnın ortasından geçen siyah bir çizgi ortaya çıkmasıdır. Ancak anne adaylarını en fazla rahatsız eden cilt değişikliği karında görülen cilt çatlaklarıdır. Ağrılı değillerdir ancak kaşıntıya yol açabilirler. Hem mekanik gerilmeye bağlı olarak hem de hormonal nedenler ile ortaya çıkabilirler. En sık karnın alt bölümlerinde görülmekle birlikte kalçalarda, uyluklarda, memelerde ve hatta kollarda bile görülebilirler. Çatlakların oluşmasında en önemli belirleyici faktör genetiktir. Siyah kadınlarda hemen hemen hiç görülmezken, beyaz kadınların ise yaklaşık yüzde 75-90'ında değişik oranlarda cilt çatlaklarına rastlanmaktadır" diye konuştu.
İHA