Sırt ve göğüs ağrısı şikayetiyle Uşak Devlet Hastanesine başvuran 38 yaşındaki Osman Eryiğit'e Aort yırtılması tanısı çok kısa bir sürede konuldu. Zamanla yarışan doktorlar başarılı bir ameliyatla hastayı sağlığına kavuşturdu.
Uşak Devlet Hastanesi acil servise giderek artan sırt ve göğüs ağrısı şikayeti ile müracaat eden 38 yaşındaki hasta Osman Eryiğit, Kalp Damar Cerrahı Uzmanı Op. Dr. Aydın Koçve ekibi tarafından Uşak Devlet Hastanesinde zamanında ve başarılı bir ameliyatla sağlığına kavuştu.
Daha önce hiçbir sağlık sorunu olmadığını belirten hasta Osman Eryiğit bir hafta önce göğsünde ve sırtında başlayan bir ağrı olduğunu ve bu şikayetlerini dikkate almadan ağrı kesicilerle geçiştirmeye çalıştığını belirtti. Bir süre rahatlamanın ardından şikayetlerinin artması üzerine Uşak Devlet Hastanesi acil polikliniğine müracaat eden Eryiğit, burada yapılan ilk muayene sonrasında daha kapsamlı değerlendirilmek üzere Kardiyoloji ve Kalp Damar Cerrahı Uzmanlarına yönlendirildi. Çok kısa zamanda yapılan değerlendirme ile kararı verilerek Kalp Damar Cerrahı Uzmanı Op. Dr. Aydın Koç ve ekibi tarafından ameliyata alındı. Hasta Eryiğit başarılı bir ameliyatın ardından sağlığına kavuştu. Op. Dr. Aydın Koç ve ekibine teşekkür eden Eryiğit; " Tedavimin her aşamasında gerekli özeni gösteren acil çalışanlarına, Dr.Aydın bey ve ekibine sayesinden hayata tutundum. Ayrıca böyle donanımlı ve güzel hastanenin ilimizde olması bizler için büyük şans emeği geçenlere şükranlarımı sunuyorum." dedi.
Konu hakkında bilgi veren Op.Dr. Aydın Koç hastanın ilk muayenesinin acil serviste yapıldığını, yapılan ilk incelemelere göre hastada AORT diseksiyonu (Yırtılması) şüphesi olduğu için kendisine yönlendirildiğini, yapılan tetkik ve anjiyo işleminin ardından hastaya, AORT kapak yetmezliğine bağlı gelişmiş Aortdamarının genişlemesi ve Aort yırtılması tanısının çok kısa bir sürede konulduğunu söyledi. Yapılan hazırlık sonrasında hastanın aynı saatler içerisinde ameliyata alındığını belirtti. Dr.Koç, hastalık ve yapılan ameliyat ile ilgili olarak şu bilgileri verdi;"Bu hastalıklarda tanı konulması ve müdahale hayati önem taşıyor. Zamanla yarış içine giriliyor, zamanında yapılan bir müdahale hastanın yaşam şansı açısından çok önemli. Bu yüzden ekip olarak bu tip hastalıklara karşı sürekli hazırlıyız. İleri düzey hastanelerde bile yapılması zor olan ve hastanın ölüm oranının yüksek olan böyle bir ameliyatı Uşak Devlet Hastanesinde geçekleştirerek 38 yaşındaki genç bir hastayı sağlığına kavuşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz"
Op. Dr. Koç insan hayatı için büyük risk oluşturan aort diseksiyonu (yırtılması) hastalığı hakkında önemli uyarılarda bulundu. Koç; "Aort damarı, vücudumuzda kalpten direkt çıkan en önemli ana atardamardır. Diğer büyük atar damarların köken aldığı kanın dağıtım bölgesi diyebiliriz. Aort damarı tüp şeklindedir ve göğüs boşluğundan aşağıya doğru ilerler karın bölgesinin arka duvarında seyreder ve kasıklara doğru ikiye ayrılarak sonlanır. Yapısal olarak diğer damarlara göre oldukça güçlü ve dayanıklı bir damardır. Aort yırtılması nadir görülen ancak ölümcül hastalıklardan biridir. Yüksek tansiyona bağlı damar iç basıncının artması, damar sertliği ve ani gelişen travmalar (trafik kazası vs) aort yırtığının en önemli sebepleri arasındadır, aortun belli kısmının yeteri kadar gelişememesi, damar yapısında farklık olması (katman sayısının üç yerine iki olması gibi), aort damarını ilgilendiren ameliyat geçirilmiş olması ve doğuştan gelen genetik faktörler, bağ dokusu hastalıkları da yırtılma sebepleri arasında yer alır.
Aort yırtılmasının en önemli belirtisi ani gelişen göğüs ve sırt ağrısıdır. Ağrı öylesine şiddetlidir ki hastalar, sırtlarına ve göğsüne bıçak saplandığını ifade ederler. Ağrı ilk olarak yırtığın başladığı yerde hissedilir ve yırtık ilerledikçe yayılır. Göğüs üzerinde başlayıp sırt, boyun, çene, dişler ve kollara yayılabilir. Ağrı şiddeti farklılık gösterse de genelde çoğalarak hiç azalma olmadan seyreder.Aort yırtılmasında atardamarların tıkanmasına bağlı nabızların azalması ya da kaybolmasına neden olabilir, Damar yırtılması sonucu, beyin damarları etkilenerek felç, körlük veya bayılma gelişebilir nefes darlığı, halsizlik ve terleme görülen diğer bulgulardır." ifadelerini kullandı.
Vücudun damar sistemi sağlıklı ise aort refleks hareketlerinden yani öksürme, hapşırma, ıkınma gibi göğüs içindeki basınç artışlarından etkilenmediğini belirten Dr.Koç konuya ilgili olarak şu bilgileri verdi; "Kalpten çıkan ana damar olan aort damarında daha önce oluşan yıpranma, balonlaşma, duvarlarında harabiyet varsa bu tip refleks hareketlerinde bile yırtılma riski olabilir. Aort damarını
bu tip riske hazırlayan en büyük etken kontrol altına alınamamış tansiyon yüksekliğidir. Hipertansiyon zamanla aort damarının duvarını yıpratır ve balonlaşmaya, kireçlenmeye veya içten yırtılmaya yol açar. İşte bu durumda basit bir öksürme bile damardaki hasarı artırıp yırtılmaya yol açabilir.
Kontrol altına alınmamış yüksek tansiyonun vücudumuza verdiği zararların hafife alınmaması gerektiğini tekrar hatırlatmakta fayda var. hastalığının ne kadar önemli sonuçlar oluşturabileceği akılda tutulmalıdır,unutulmamalıdır ki, tansiyon yüksekliği olan bir kişide ani başlayan sırt, göğüs ağrısı varsa, bu ağrı sanki "bıçak saplanıyor" tarzında ise hastada "AORT Diseksiyonu" denen aort damar yırtılması riski vardır. Bu durumda en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edilmelidir. Aort diseksiyonu acil, hayatı tehdit eden ve tanısı konulur konulmaz tedavisi yapılması gereken bir durumdur. Tedavide izlenecek yol yırtılmanın aortun hangi bölgesinde olduğuna bağlı değişiklik gösterir. Bazı durumlarda acil ameliyat yapılmasına gerek kalmadan ilaç tedavisi, tansiyonu düşürerek ve nabzı düşürerek tedavisi yapılabilir.Acil ameliyat yapılan hastaların aort damarının yırtılan bölümü sentetik bir gerft (yama) ile değiştirilmesi (fil hortumu tekniği) işlemi yapılır. Bazı aort damarı yırtılması ameliyatlarında gerekir ve aortik kapak kurtarılmayacak durumda ise aynı anda hastanın aort kapak değiştirme (replasmanı) işlemi veya bypass ameliyatı yapılabilir. Aort diseksiyonunun acil ameliyat gerektiren vakalarında ölüm oranı yüzde otuz civarındadır."
Aort damarı yırtılmasını önlemek için öncelikle yaşam tarzı değişikliği yapmak gerekebileceğine değinen Dr.Koç yüksek tansiyondan korunmanın ve tansiyonu dengede tutmaya çalışmanın atılacak adımlardan bazıları olduğuna değindi. Dr.Koç;" Bunun yanı sıra sigara kullanımı var ise bırakmak veya hiç kullanmamayı çalışmak, fazla kilo probleminden korunmak veya bu sorun var ise vermeyi çalışmak, az tuzlu ve az yağlı beslenmek, düzenli egzersiz veya yürüyüş yapmak, yüksek kolesterol sorunundan korunmak, göğüs bölgesine ağır darbe almaktan kaçınmak ve trafikte bunu önlemek için emniyet kemeri takmayı ihmal etmemek gereklidir.Ailede veya aile yakınlarında aort yırtılması sorunu yaşayan varsa veya olmuş ise 40-50 yaşlarından sonra gerekli tetkikleri yaptırmak ve bu konuda doktora bilgi vermek erken teşhis için oldukça önemlidir" dedi.
Uşak Devlet Hastanesinde kardiyoloji ve kalp damar cerrahi ekibi olarak bu tip hastalıklara karşı sürekli hazırlıklı olduklarını dile getiren Dr.Koç, ileri düzey hastanelerde yapılabilen ve ölüm oranının yüksek olduğu böyle bir ameliyatı geçekleştirebilen ekibe ve donanıma sahip olduklarını vurguladı.
İHA