Türk Tabipler Birliği tarafından 81 ilde 6 bin 178 hekimin katılımıyla gerçekleşen anketten çarpıcı sonuçlar çıktı.
İşte o sonuçlar
%45’inin aylık geliri yetmiyor,
%76’sı pandemi ek ödemesi almıyor,
%90’ına göre performansa dayalı ek ödeme sisteminin adaletsiz olduğunu düşünüyor,
%92’si geçtiğimiz sene TBMM’de kabul edilen, sağlıkta şiddet ile ilgili son yasal düzenlemenin etkili olmadığını düşünüyor.
%84’ü daha önce hasta veya yakını tarafından sözel ve fiziksel şiddete uğradığını belirtiyor.
%68’i çalışma şartlarının yoğunluğu nedeniyle hastalarıyla yeterli ve uygun şekilde ilgilenemediğini düşünüyor.
%72’si çalışma ortamının pandemi koşullarına uygun olmadığını düşünüyor.
Emek Bizim Söz Bizim Mesajı
Anketle ilgili açıklama yapan TTB yönetimi, şu açıklamayı yaptı,
“Ankete katılan hekimlerin yarısından fazlası; çalışma koşulları, ücretler ve sağlıkta şiddet hakkında; çalışma alanlarında örgütlenme çalışmaları, iş yavaşlatma ve iş bırakma gibi eylem kararlarına destek vereceğini belirtiyor. Hekimler artık yeter, emek bizim söz bizim demektedir! Koronavirüs salgını, yalnızca hekimlere değil topluma da mevcut sağlık otoritesinin, toplum sağlığını korumak gibi bir derdi olmadığını bir kez daha göstermiştir. Bu nedenle kamuoyuna da sesleniyoruz “Taleplerimiz Sizin İçin, Bizim İçin, Hepimiz İçin… Sağlık Mücadelesinde Yan Yanayız!” Toplumun sağlığı sağlık emekçilerinin sağlığıyla mümkün olabilir. Son olarak hekimlere ve topluma dayatılan 5 dakikada randevu zorunluluğu, hekimlerin özerkliklerine, haklarına yapılacak her saldırının halk sağlığına yapılmış bir saldırı olduğunu bir kere daha göstermiştir. Pandemi sürecinin de ayyuka çıkardıkları sonrası toplum için, bizim için, sağlığımız için taleplerimizi elde edene kadar bir mücadele süreci başlattığımızı kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Hekimler artık duyulmayan taleplerini duyurana kadar durmayacaktır. Emeğimiz üzerinde söz sahibi olduğumuz, sağlık hakkı mücadelesini yükselteceğimiz bir döneme giriyoruz.
Öncelikli ve acil taleplerimiz şunlardır:
- Sağlıkta özelleştirmeci, piyasacı politikalar durdurulmalı, sağlık hizmetleri toplumcu bir anlayışla yeniden inşa edilmelidir.
- Güvencesiz, gerçekdışı bahanelerle işimizden edildiğimiz ve köleliği dayatan çalışma koşullarına son verilmeli, güvenceli çalışma esas olmalıdır.
- İşyerlerimiz alanın uzmanları ile görüşülerek güvenli, sağlıklı çalışma ortamları haline getirilmelidir.
- Haftalık çalışma sürelerimiz önerilerimiz çerçevesinde yeniden düzenlenmelidir.
- Temel ücretlerimiz TTB’nin görüş ve önerileri çerçevesinde belirlenmeli, emekliliğe de yansıyacak yaşanabilir ödeme sağlanmalıdır.
- COVID-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılmalıdır! Pandemi süresince çalıştığımız her yıl için derhal 120 gün fiili hizmet süresi zammı verilmelidir.
Ülkemizdeki 175 bin hekimin taleplerini Sağlık Bakanı ile görüşmek istiyoruz. Bu görüşme isteği 175 bin hekimin talebidir. Sağlık Bakanı bu görüşmeden kaçınmamalıdır. Taleplerimizin karşılık bulmaması halinde ülkemizin dört bir yanındaki hekimlerle birlikte mücadelemizin büyüyeceğinden ve sonuç alıncaya kadar devam edeceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Türk Tabipleri Birliği ve tabip odaları olarak hekimlerle, sağlık emekçileriyle, toplumla çalışma ortamlarında ve yaşam alanlarımızda buluşmalarla taleplerimizi dile getireceğiz. Sağlık Bakanı’nın talebimize yanıt vermemesi halinde illerden odalarımızla beraber taleplerimizi dile getireceğimiz bir yürüyüşle Ankara’da bir araya geleceğiz. İktidar bu vurdumduymaz ve sağlık emekçilerine düşman tutumunda ısrar ederse GöREV’in de kaçınılmaz olduğunu bilmelidir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)