Türkiye’de HIV’le ilgili farkındalık yaratmak için hekimler, dernekler, sivil toplum kuruluşları, gazeteciler ve ünlüler, Tek Ses projesinde buluştu. 293 sayıda kişinin okuduğu mesajlar yapay zekâ yardımıyla tek bir sese dönüştürüldü.
Özge Borak, Aylin Kontente, Sibel Taşçıoğlu, Pelin Batu, Ayşegül Dinçkök, Sedef İybar, Şehsuvar Aktaş, Atilla Şendil, Melis Babadağ, Bülent Seyran, Yekta Kopan ve Ogün Kaptanoğlu gibi ünlü isimlerin sesleriyle destek verdiği Tek Ses videosu, 1 Aralık Dünya AIDS günü kapsamında sosyal medyada bir paylaşım zinciri yaratarak büyük bir farkındalık kampanyası oldu. HIV konusunda toplumun doğru bilgilerle aydınlanması ve bireylerin korkularından arınıp daha güçlü ve cesur adımlar atmalarını desteklemek için başlatılan Tek Ses projesi, toplumun farklı kesimlerinin desteklediği bir kampanyaya dönüştü.
Proje için oluşturulan paydaş metnini okuyan 293 sayıdaki kişinin sesi, yapay zekâ teknolojisi ile bir araya getirilerek tek bir sese dönüştürüldü. Hekimler, dernekler, sivil toplum kuruluşları ve gazetecilerin desteklediği projeye çok sayıda ünlü isim sesiyle destek oldu. Özge Borak, Aylin Kontente, Sibel Taşçıoğlu, Pelin Batu, Ayşegül Dinçkök, Sedef İybar, Şehsuvar Aktaş, Atilla Şendil, Melis Babadağ, Bülent Seyran, Yekta Kopan ve Ogün Kaptanoğlu gibi ünlü isimlerin sesleri yapay zekayla Tek Ses’e dönüştürüldü. Tüm proje paydaşları “Birlikte HIV’den Güçlüyüz” çatısı altında hayata geçirilen projeyle toplumun tüm kesimlerini Tek Ses olmaya çağırdı. 1 Aralık Dünya AIDS günü kapsamında tüm paydaşların katılımıyla gerçekleştirilen proje lansmanında ilk kez gösterilen Tek Ses videosu, eş zamanlı olarak ‘Birlikte HIV’den Güçlüyüz’ sosyal medya hesaplarından paylaşıldı.
Prof. Dr. Volkan Korten, Prof. Dr. Fehmi Tabak ve Prof. Dr. Özlem Altuntaş Aydın, Pozitif-İz Derneği Kurucu Üyesi Çiğdem Şimşek ve Pozitif Yaşam Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Canberk Noyan Harmancı’nın katılımlarıyla Yekta Kopan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda HIV alanında doğru bilinen yanlışlar ve HIV’le ilgili kamuoyu farkındalığını artırmaya yönelik adımlar konuşuldu. Türkiye’nin, tedaviye erişim ve tedavi başarısı konularında hedeflere yakın olduğunu vurgulayan uzmanlar, tanı alanında ne yazık ki hedeflerin gerisinde kaldığını vurguladı.
Vaka Sayılarındaki Artışa Yönelik Tanı , Test Merkezlerine Başvurularda Düşüş Var
Vaka sayılarındaki artışa rağmen özellikle Covid-19 döneminde tanı/test merkezlerine başvurularda azalma görüldüğüne dikkat çeken İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, “Türkiye’de 2020 ve 2021 yıllarında doğrulama testi pozitif tespit edilerek raporlanan HIV/AIDS vaka sayıları, 2019 yılındaki seviyenin %28 altında seyretti. Bildirimi yapılan yeni HIV/AIDS vaka sayısı, 1985-2021 yılları için toplamda 32.000 seviyesinin üzerine çıktı. Türkiye’de enfekte birey sayısının, saptanamayan vakalarla birlikte bu seviyenin çok üzerinde olabileceği tahmin ediliyor” diye konuştu.
20-24 Yaş Grupta Artış Var
Türkiye’de HIV vakaları içinde en geniş paya 25-34 yaş aralığı sahipken (1985-2018 arasında %35,4), son yıllarda 20-24 yaş grubunun yeni vakalar içindeki payında artış görüldüğünü belirten Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Volkan Korten, “Halihazırda yaklaşık %40 olarak tahmin edilen bireylerin HIV pozitif durumlarını bilme oranının %90 seviyesine çıkarılması durumunda tedavi ve bakım maliyetlerinde ciddi azalma görmek mümkün. Bunun sağlanması için de özellikle isim ve kimlik bilgileri istenmeden ücretsiz HIV testi yapılan ve ülkemizde sadece 6 adet olan Gönüllü Danışmanlık ve Test Merkezi sayıları ve kapasiteleri arttırılmalıdır, genişletilerek tüm Türkiye’ye yayılmalıdır. Ayrıca tüm dünyada yaygın olarak kullanılan ‘kendin yap’ testlerinin gerekli düzenlemeler yapılarak hızlı bir şekilde kullanıma sunulması gereklidir” diye ifade etti.
Toplum Tarafından Bilinmesi Önemli
Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Altuntaş Aydın, “Türkiye’de HIV az ve yanlış biliniyor. Bu virüsün, nasıl bulaştığı, tedavisinin olduğu, düzenli tedavi sayesinde bulaşmasının önlenebileceği ve ayrıca HIV ile yaşayanlarda etkili tedaviler ile virüs bastırıldığında bu kişilerin yaşamlarını sağlıklı şekilde sürdürebildiklerinin ve çalışabildiklerinin toplum tarafından bilinmesi önemlidir” dedi.
HIV İle Mücadelede Birliktelik Yolu
Toplantıda konuşma yapan Gilead Türkiye Medikal Direktörü Dr. Serhan Sevgi, HIV ile ilgili toplumsal önyargıların kırılmasının ve sağlık kuruluşları dahil tüm paydaşların gerekli bilgi ve bilince sahip olmasının HIV ile mücadelede büyük önem taşıdığını vurgu yaparak sözlerine şöyle devam etti: “Dünyanın en yıkıcı hastalıklarına karşı mücadelemizde cesur adımlar atıyor ve dünyayı tüm insanlık için daha sağlıklı bir yer haline getirme amacımızla hareket ediyoruz. 1 Aralık Dünya AIDS Günü’nün, HIV’in önündeki engellere meydan okumak, HIV’in artık yönetilebilir kronik bir hastalığa dönüştüğüne dair algıyı artırmak ve halk sağlığı yetkilileri, toplum savunucuları, araştırmacılar ve sağlık hizmeti sağlayıcıları ile çalışmak için küresel bir fırsat olduğuna inanıyoruz. Paydaşlarımızla güçlerimizi birleştirerek mümkün olan en fazla sayıda kişiye ulaşmayı hedeflediğimiz “Tek Ses” projesi kapsamında bu ortak çağrıya 293 sayıda kişi ses vererek destek oldu. Bugün ilk kez ‘Birlikte HIV’den Güçlüyüz’ platformu altında duyurduğumuz “Tek Ses”in olabildiğince çok kişiye ulaşmasını hedefliyoruz” diye belirtti.
HIV ile Yaşayan Bireyler
Toplantının sonunda Gilead, Pozitif-iz Derneği, Pozitif Yaşam Derneği, Kırmızı Şemsiye Derneği ve Türkiye Aile Sağlığı Planlaması Vakfı, HIV’e karşı ortak bir mücadele verme yolunda birliktelik adımı attılar. Tüm paydaşlar, bundan sonra HIV alanında birlikte daha da güçlü yürüyeceklerini ve HIV ile yaşayan bireyler ve yakınlarına desteklerini artırarak sürdüreceklerini söylediler ve toplantıyı şu sözlerle bitirdiler: “Değişim yaratmak için bu topluluğun bir parçası olmaktan onur duyuyoruz ve dünyada HIV alanındaki eşitsizlikleri ortadan kaldırmanın yeni yollarını bulmak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.”