Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan, "Sayın Cumhurbaşkanımızın bu tarihi çağrısının sonrasında; Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan firmalarımız başta olmak üzere diğer tüm girişimcilerimizin beklenen ilgiyi ve hassasiyeti göstereceğine olan inancımız tamdır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde başlatılan "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik" konusu ile ilgili olarak Kayseri Organize Sanayi Bölgesi tarafından toplantı düzenlendi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaparak, "Geçtiğimiz günlerde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik', "İstihdam Seferberliği" çağrısında bulunulmuştur. Kamu, odalar, birlikler, OSB'ler ve ilgili STK'lara yönelik yapılan bu tarihi çağrıya yerli ve milli bir duruşla beklenen şekilde cevap vermek, millet olma bilinci ve ruhu ile hareket etmek, kritik, can alıcı ve doğru hamlelerde bulunmak elbette boynumuzun borcudur. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu tarihi çağrısının sonrasında; Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan firmalarımız başta olmak üzere diğer tüm girişimcilerimizin beklenen ilgiyi ve hassasiyeti göstereceğine olan inancımız tamdır. Zaten, böyle güzel bir günde bir araya gelmemiz, bu tarihi çağrıya olan ilginin en güzel göstergesidir. Tarihe baktığımızda, kamuya karşı sorumluluklarını yerine getirmede, devlet-millet kaynaşmasında, kalkınma hamlelerinin yakalanmasında girişimcilerimizin ne kadar önemli bir rol oynadığı zaten anlaşılacaktır. İş dünyası olarak; sayın cumhurbaşkanımızın liderliğinde, 2023 hedeflerini gerçekleştirme noktasında ekonomik reform odaklı, yatırım hamlelerinin devam ettiği, demokratikleşme, güven, istikrar ve ekonomik refahın devamlılığının sağlanmasındaki çalışmalara hız verileceğine, yeni ve güçlü Türkiye'de yaşanmakta olan bu değişim ve gelişim hamlesinden daha da güçlenerek çıkılacağına gönülden inanıyoruz. Ne terör, ne bölgesel sorunlar, ne de ülkemizin önünü kesmek isteyen şer odakları, hedeflerimize asla engel olamayacaktır. Zaman hep birlikte "proaktif" düşünme ve ona göre hareket etme, alınacak tedbirleri konuşma ve uygulama iradesini ortaya koyma zamanıdır. Bin yıldan beri gerçek sevgi, kardeşlik, birlik, beraberlik, dayanışma ve medeniyetin hakim olduğu bu topraklarda, vakit kaybetmeksizin yeniden aynı ruhu yaşamalı, yaşatmalı, canlandırmalı ve milli bir görev olarak telakki etmeliyiz" ifadelerini kullandı.
Nursaçan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik" ve "İstihdam Seferberliği" çağrısına bütün girişimcileri davet ederek şöyle konuştu;
"Gün, ekonomik kalkınma hamlesine daha sıkı sarılma, yeni büyüme ve başarı hikayelerini yazma günüdür. Ülke olarak asimetrik bir tehditle karşı karşıya bulunmaktayız. Denk olmayan güçler arasında küresel bir savaş yaşanmaktadır. Bu durum vekalet savaşları, askeri, ekonomik, psikolojik harp, terör, algı operasyonu, işgal, tehdit, göç gibi çeşitli şekillerde karşımıza çıkmaktadır. 21. yüzyıl savaşının hedefinde büyük ve güçlü Türkiye var. Namlunun ucunda, milli birliğin bozulması - yıpratılması var. Hedefleri Türkiye'yi bölmek, parçalamak, kaosa sürüklemek, bin yıllık birlikteliği ve kardeşliği yok etmek, Türkiye'ye hata yaptırmak, bedel ödetmek, milli irade ruhunu ortadan kaldırmak. İşte bütün bunlar, Türkiye'nin sahip olduğu millet olma ruhuna yapılan alçakça ve haince saldırılardır. "Para veren-emir verir" çarpık anlayışı ile bu güzel ülkeyi yıllarca yönetmeye, sömürmeye, zayıf, çelimsiz ve kendini yönetemez hale getirmek için her türlü entrikaya başvurdular. Ancak, bütün bunlar yaşanırken, şer odakları bir şeyi hesap edemediler. O da artık Türkiye eski Türkiye değildi. Artık Türkiye, milli menfaatlerine dönük, kendi çizgisini belirlemiş ve çizmiştir. Hepimizin böyle kritik günlerde yerli ve milli bir duruşa ihtiyacı vardır. Bu onurlu ve şerefli millet, zor ve sıkıntılı zamanlarda asil duruşunu sergilemekten hiç geri durmamıştır. Bu bakımdan, hepimizin taşıması gereken sorumluluğu bilmesi ve ona göre hareket etmesi lazımdır. Osmanlı ruhu ayaktadır. Türkiye büyük bir devlettir. Milletimiz büyük bir millettir. Dünyanın beşten büyük olduğunu hala kabullenemeyen güçler, sevgi, saygı, adalet ve hoşgörünün ne demek olduğunu eninde sonunda anlayacaklardır. Arzumuz; yangın yerine dönen İslam coğrafyasının yaralarının bir an önce sarılması, huzur, barış ve kardeşliğe kavuşmasıdır. Binlerce yıllık devlet geleneğinin varisi bir millet olarak, bu sıkıntıları hep birlikte aşacağız inşallah. Bu zorlukların bilinciyle, her kişi, her kurum, geldiği noktayla yetinmemeli, rehavete kapılmamalı, kendini yenilemeli, gelişim ve değişime ayak uydurmalıdır. Elbette, ilgili kişi, kurum ve kuruluşlar olarak ülke sorunlarına dair görüş, değerlendirme ve beklentilerimizi her zemin ve fırsatta, doğru yaklaşımlarla, sağlıklı çözümler üretmek suretiyle dile getirmeye devam edeceğiz. Türkiye'nin kalkınmış ve güçlü, insanları mutlu ve huzurlu, evrensel standartları yakalamış, dünyada sözü geçen, büyük ve güçlü bir ülke olmasında ekonomimizin bugünlere gelmesinde girişimcilerimizin önemli bir rolü olduğu muhakkaktır. Türkiye'yi sırtında taşıyan müteşebbisler, Orta Doğu'da, Orta Asya'da, Avrupa'da, Balkanlar'da, Rusya'da, Kuzey Afrika'da dünya ekonomisine entegrasyonda büyük projelere imza atmışlardır. Önümüzdeki dönemde ise ekonomik hedef; 2023 hedefleri doğrultusunda ülkemizi üst seviyeye taşımak, 500 milyar dolar ihracatın gerçekleşmesi için; ürettiğimiz ürünlerle, ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmak, dünyanın dört bir yanında bayrağımızı dalgalandırmak, sanayide tam bir küresel oyuncu haline gelmek. yapısal dönüşüm politikalarını ve gerekli reformlarını süratle hayata geçirmek, en önemlisi de asıl gündeme, yani ekonomik kalkınmaya odaklanma olmalıdır. Yani; ülke olarak, dünyada söz sahibi olabilmemiz için, ekonomik sıçrama yapmamız ve büyüme için vites yükseltmemiz elzemdir. Zira; mevcut büyüme hızı bizlere yetmez. Bizlere düşen, önümüze yeni ve büyük hedefler koymak olmalıdır. Pek tabi olarak; ekonominin gelişmesini ve büyümesini engelleyen bürokrasinin - hantallığın azaltılmasına da şiddetle ihtiyaç var. Geçmişte sahip olduğumuz, bizi biz yapan o değerlere hep birlikte sımsıkı sarılmalı, gücümüzü ekonomik kalkınma için kullanmalıyız. Manevi kalkınmaya ilave olarak, arkasında ekonomik gücü olmayan bir zafer sürdürülemez."
Nisan ayında yapılacak olan Anayasa değişikliği ve referandumun huzur ve güven getireceğini inandıklarını vurgulayan Nursaçan, "İş dünyası olarak; 16 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilecek olan Anayasa değişikliği ve Referandum sürecinin ülkemiz için huzur, güven ve istikrar getireceğine gönülden inanıyoruz. Zira iş dünyası olarak biliyoruz ki; siyasi istikrar ekonomik istikrarı, ekonomik istikrar da siyasi istikrarı getirmektedir. Bu hayati süreçle birlikte, kalıcı - sürdürülebilir bir ekonomik istikrar sağlanacak, süreçler daha etkin ve hızlı yürütülecektir. Yine iş dünyası olarak, ekonomimizin büyümesi ve gelişmesi için hükümetimizin atmış olduğu teşviklere ve düzenlemelere yönelik adımların devamını bekliyor, tüm bu iş ve işlemler yürütülürken, uygulamaların en kısa süre devreye girmesi için de, bürokrasinin azaltılmasına ve yüksek hıza ayak uydurmasına yönelik ilave tedbirlerin alınmasına ihtiyaç olduğu anlaşılmaktadır. Kurtuluşumuz için tek çıkar yol; içinde bulunduğumuz gemiyi hep birlikte korumak, kollamak ve belirlenen hedefe emin adımlarla sağlıklı bir şekilde ulaştırmak olmalıdır. Bizleri dünyada ve ahirette hüsrana uğratacak çekişme belasına, boş ve manasız işlere ayıracak zamanımızın olmadığı inancındayım. Her kim aksi bir tavır içerisine girerse, bu milletin, bu ülkenin, bu devletin kötülüğü için çalışıyor demektir. Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetimi olarak; "Değişimi hisset, dönüşüme Ortak Ol" mantığından hareketle, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi'ni ülkemizin öncü OSB'si, küresel rekabet koşullarında ön sıralarda yer alan, uygulamaya dönük projelerle değişimi yönetebilen, işin, liyakatin, sorumluluğun, birlikteliğin, çalışmanın, üretmenin, istihdamın ve ihracatın değer haline geldiği bir cazibe merkezi haline getirmek ana hedeflerimiz arasında yer almaktadır. İnancımız, irademiz, ortak aklımız, bilgi birikimi ve tecrübemiz bunların gerçekleşmesi için yeterlidir Allah'ın izni ve inayeti ile. Yeni Türkiye'nin, Yeni Kayseri OSB sinin kalkınması için hep birlikte el ele, gönül gönüle arzu ve temennisi ile Valimiz Sayın Süleyman Kamçı'nın önderliğinde yürütülen "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik," "İstihdam Seferberliği" projesine, bugün bu salonda bulunan ve bulunmayan tüm sanayicilerimizin, tüm girişimcilerimizin katılımlarını bekliyor, istihdama sağlayacakları katkı konusunda kendilerine şimdiden teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
Toplantıda konuşan Vali Süleyman Kamçı ise, Kayseri'nin sahip olduğu altyapı ile ülkeye sahip çıkma noktasında el birliği hareket edeceklerini söyledi. Vali Kamçı, "Sayın cumhurbaşkanımızın iş adamları temsilcileriyle Ankara'da yaptığı toplantıda gündeme getirdiği istihdam seferberliği konusunda talimatları doğrultusunda bir hafta önce ilgili kurum ve kuruluşlarımızla toplantı yaptık. Bunun daha geniş çevreye aktarılması için arkadaşlarımız, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Müdürlüğümüz, İŞKUR Müdürlüğümüzün elemanları sürekli sahadalar. Bu anlamda biz de sizlerle beraber olalım dedik. Amacımız Kayseri'nin layık olduğu yerde olmasını sağlamak. Bizler de sayın cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda sizlere aracılık etme anlamında buradayız. Hepinizin bildiği gibi 2016 yılı arzu edilmeyen bir yıl olarak geçmiştir. Bunun zorlukları mutlaka vardır ve hala devam ediyordur. Ama büyük devletimiz bunların üstesinden fazlasıyla gelecektir. Bundan şüphemiz yoktur. Bu anlamda değerli iş adamlarımızdan sayın cumhurbaşkanımız bazı görevlerin yapılması anlamında üye olanlardan ricada bulunmuştur. Bunun Kayserililer olarak tam algılandığını düşünüyorum ve tam destek verileceğinden hiç şüphem yok. Bildiğiniz üzere dünya ekonomisinin kırılgan yapısı tüm ülkelerle birlikte bizi de etkilemiştir. Küresel etkilerin ekonomimizi en az düzeyde etkilemesi için imalat sanayimizi geliştirmemiz, kendi kaynaklarımızla üretmemiz dışa bağımlılığımızın azaltılmasında etkili olacaktır. Cumhuriyetimizin ilk yıllarından başlayarak Kayseri'de imalat sanayisinin gelişmesi için kamu yatırımları lokomotif olmuştur. İlki 1957 yılında kurulan ve bugün faaliyette olan 13 küçük sanayi sitemizde bulunan yaklaşık 8 bin iş yerimizde 36 bin kişi istihdam edilmektedir. İlimizde bulunan 3 organize sanayi bölgemizde faaliyet gösteren bin 200'e yakın firmada ise yaklaşık 65 bin civarında işçi istihdam edilmektedir. İlimizin sahip olduğu sanayi altyapısı ile bugün memleketimize sahip çıkma noktasında üzerimize düşen desteği sağlamak için el birliği ile hareket edeceğiz. Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşmamız için çok çalışmamız gerektiğini hepiniz biliyorsunuz. Bu hedeflerimizden birisi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmektir. Bunun için de daha çok ihracat yapmamız, daha çok üretmemiz ve tükettiğimiz ürünlerde de yerli malları tercih edilmesi gerekmektedir. Ekonomimizi imalat ile güçlendirmek için 3 temel önceliğimiz ise; yerli, yenilikçi ve yeşil üretimdir. Seferberlik adı altında Kayseri'nin hak ettiği yerde olmasını diliyorum" dedi.
Toplantıda FETÖ terör örgütü tarafından düzenlemek istenen 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili kısa sinevizyon izletildi. Toplantının sonunda Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan Vali Süleyman Kamçı'ya hediye takdim etti. Toplantıya belediye başkanları, İl Emniyet Müdürü İbrahim Kulular, AK Parti önceki dönem milletvekili Kemal Tekden, İşkur, SGK temsilcileri, iş adamları ve kurum kuruluş müdürleri katıldı.
İHA