Ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez, ameliyat sonrası yoğun bakımda uyguladıkları müzik terapisi ile hastaların daha rahat uyuduklarını, ağrıları olmadığını söyledi. Sönmez, diyet yapanlar için de iştah kesen müzik tüyoları verdi.
İzmir'in turistik ilçesi Çeşme'de bir otelde düzenlenen İzmir Eczacılık Günlerine konuk olan Memorial Hastanesi Kalp Cerrahisinden Prof. Dr. Bingür Sönmez, yaptığı "Müzikoterapi" konulu konuşmayla ilgi odağı oldu. Konuşmasında müzikle tedavi konusunda bilgiler veren Sönmez, müziğin insan üzerindeki etkilerini anlattı.
Müzikle terapinin bin yıllık bir geçmişe sahip olduğunu anlatan Prof. Dr. Sönmez, "Batı ülkelerinde müzikle tedavi yoğun bakımlarda bir CD çalarak, her hastaya aynı müziği dinleterek yapılmaktaydı. Fakat bu başarılı bir tedavi değil. Müzikle tedavi bire bir yapılan bir terapidir. Biz kendi hastanemizde yoğun bakımda uyanmış olan her hastaya sabah akşam 15'er dakika müzik terapi yapıyoruz. Bu hastaların uyanıklık durumuna, ruhsal durumuna ilişkin bir görüşme yapıyoruz. Çünkü, bir hastaya çaldığınız ney diğer hatayı rahatız edebilir" dedi.
Yaklaşık 15 yıldır bu tedaviyi uyguladıklarını ifade eden Sönmez, "Son 5 yıldır yoğun bakımda inanlar uykusuzluk çekmiyor. Hastalarımız son derece rahat uyuyorlar. Yoğun bakımda bir hastayı ilaçla uyutamıyorken bile güzel bir ney terapiyle uyutabiliyoruz. 15 hasta üzerinde yaptığımız çalışmalarda ney terapiyle tansiyonlarının düştüğünü, nabızlarının yavaşladığını ve oksijenin arttığını tespit ettik" diye konuştu.
Diyet yapanlara uyarı
Müziğin, türüne göre iştah açıcı etki gösterebildiğini de dile getiren Bingür Sönmez, "Bir restoranda hicaz çalıyorsa restoran iflas eder. Çünkü hicaz diyet müziğidir. Restoranlarda rast çalmalı. Diyet yapanların mutlaka hicaz dinlemeleri lazım. Hicaz dinleyenlerin iştahları kapanır. Eğer rast dinlerlerse devamlı yemek yerler" uyarılarında bulundu.
İzmir Eczacılık Günlerine destek veren ve doğal besin desteği markası Zade Vital markaları için stant açan Helvacızade şirketinin CEO'su Dr. Mevlüt Büyükhelvacıgil de Türkiye'nin çok zengin endemik bitkilere sahip olduğunu belirterek, "Naturel supplementler yaptık. Şuan yaklaşık 13 bin 750 eczanede varız. Türkiye'de ilk defa bir yaşam markası oluşturduk. Yaklaşık 40 milyon Euroluk bir yatırım yaptık. 1 milyar kapsül üreten Avrupa'nın en büyük üretim tesisine sahibiz. Dünyada patentini aldığımız alerjik rinit tedavisinde kullanılan Sağlık Bakanlığından da ruhsatlı ürünlerimiz var" dedi. Ürünlerinin Yüzde yüz bitkisel olduğunu ifade eden Büyükhelvacıgil, tohumların oluşumundan başlayan bir üretim uygulamasına sahip olduklarını da anlattı.
İHA