Hitit Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Menekşe Şahin, "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik" çağrısı kapsamında istihdama katkı sağlayan işverenlerin destekleneceğini açıkladı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Ekonomi Şurası'nda Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın, işsizliği azaltmak ve istihdam artışını hızlandırmak amacıyla işverenlere istihdamda milli seferberlik çağrısı yaptığını hatırlatan Yrd. Doç. Dr. Menekşe Şahin, Türkiye'nin milli beraberliğindeki gücün ekonomideki yansımasını göstermek amacıyla kanuni bir yaptırımı veya yükümlülüğü olmayan, tamamen gönüllük esasına dayanan çağrıya işverenlerin olumlu yaklaşımının ardından, 687 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile iki teşvik getirildiğini dile getirdi.
Yeni teşvikin 4447 sayılı kanun geçici 17. Maddesine eklenerek 9 Şubat 2017 Tarihli ve 29974 Sayılı Resmî Gazete yayınlanarak yasalaştığını anlatan Şahin, "Sigorta prim ve vergi teşviki, bugüne kadar yapılan istihdam teşviklerinden en kapsamlısı ve bürokrasinin en aza indirildiği bir teşvik olarak özendirici nitelik taşımakta. Ayrıca teşvik finansmanının işçinin, işverenin ve devletin prim ödediği İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanması Fon'un, tüm taraflara hizmet edecek şekilde kullanılmasını sağlayacak nitelikte" dedi.
Türkiye'nin zor günlerinde ilave istihdam alanları oluşturulması için oldukça önemli olan bu teşvikten yararlanmanın çok kolay olduğunu dile getiren Şahin, istihdam teşvikinden özel sektördeki işverenlerin yararlanacağını belirtti.
Teşvikten yararlanmak için işyerindeki çalışan sayısında herhangi bir sınır aranmadığını açıklayan Yrd. Doç. Dr. Şahin, en az 5 işçi, 10 işçi çalıştıran işyeri gibi bir sınırlamanın söz konusu olmadığını ifade etti.
Teşviklerden yararlanma şartları hakkında açıklamalarda bulunan Yrd. Doç. Dr. Menekşe Şahin; "Sosyal Güvenlik Kurumuna aylık prim ve hizmet belgelerini veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerini yasal süresi içerisinde veren, sigorta primlerini yasal süresinde ödeyen, kontrol ve denetimlerde sigortasız işçi çalıştırdığı veya sahte sigortalı istihdam ettiğine dair bir kaydı olmayan, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmayan işverenler teşvikten yararlanabilecek. SGK'ya prim ve idari para cezası borcu bulunan ancak bu borçlarını yapılandırmış işverenlerin de teşvikten yararlanması mümkün. İşverenler, teşvikten 01.02.2017-31.12.2017 tarihleri arasında işe alınan işçiler için yararlanılabilecek. Ancak bu tarihler arasında işe alınan kişilerin İŞKUR'a kayıtlı ve son 3 aydır işsiz olması şartı ile teşvikten yararlanmak mümkün olacak. Teşvikten yararlanabilmenin diğer bir şartı ise yeni işe alınan kişilerin ilave istihdam yaratması. Yani, mevcut işçilerini işten çıkarıp söz konusu şartları taşıyan işsizlerin işe alınmasıyla teşvikten yararlanmak mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Teşvik miktarı hakkında da açıklamalarda bulunan Yrd. Doç. Dr. Şahin, "Teşvik kapsamındaki kişileri (İŞKUR'a kayıtlı, son 3 aydır işsiz) ilave istihdam olarak işe alan işverene, aylık prim ödeme gün sayısının 22.22 TL ile çarpılması sonucunda bulunan miktar teşvik olarak verilecek. Örneğin aylık prim bildirimi 30 gün üzerinden yapılan bir işçi için 22.22 X 30 = 666.6 TL sigorta prim teşviki alacak. Bu teşvik uygulaması sonucu işveren asgari ücrete kadar kısım için işsizlik sigorta primi dahil hiç prim, gelir vergisi ve damga vergisi de ödemeyecek. Bu durumda, teşvik sayesinde asgari ücretten işçi istihdam eden işveren sadece net asgari ücret kadar maliyete katlanmış olacak. Asgari ücretin üstü de dahil! Teşvik, sadece asgari ücret düzeyinden çalıştırılan işçileri kapsamıyor. Teşvike konu olan miktar asgari ücretle sınırlı ancak daha yüksek ücret düzeyinden işçi çalıştıran işverenler de asgari ücret üzerinden teşvikten yararlanabilecek. Asgari ücretin üzerindeki prim ve vergiler ise işverenler tarafından ödenmeye devam edilecek" şeklinde konuştu.
İHA