Kadınlarda Meme, Erkeklerde İse Prostat Kanserinde Erken Tanı Hayat Kurtarıyor

Kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseri ve erkek kanserlerinin başında yer alan prostat kanserinde, erken tanı hayat kurtarıyor.

Kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseri ve erkek kanserlerinin başında yer alan prostat kanserinde, erken tanı hayat kurtarıyor.

Uzmanların, bu önemli sağlık sorunlarına ilişkin yeni yıl dileği ise toplumda farkındalık sağlanması ve düzenli kontrollerin benimsenmesi. Kanser tanısı konan her üç erkekten biri prostat kanseri iken kadınlarda liderliği meme kanseri kimseye kaptırmıyor. Uzmanlar, bu iki yaygın kanser türünde erken tanının önemine vurgu yaparken, 2017 yılı için "Düzenli kontrollerinizi aksatmayın" mesajı veriyor.

Medicana International Ankara Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Erkan Öztürk, meme kanserinin kadınlarda en sık görülen kanser türü olmasına karşın erken tanı konulduğunda tamamen tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu belirtirken, "Bu nedenle her kadın, hiçbir şikayeti olmasa bile düzenli aralıklarla tarama yaptırmalıdır. Öncelikle bilinmesi gereken; her kadının kendi meme dokusunu tanıması gerekliliğidir. Bunun için, 20 yaşından itibaren her kadın düzenli olarak her ay adet bittikten sonraki hafta içinde kendini muayene etmelidir" dedi.

Mamografi 40 yaş sonrası altın standart

Doç. Dr. Öztürk, kadınların meme kanserinin farkında olması, kendi kendini meme muayenesi, hekim muayenesi ve tarama mamografisi ancak birlikte olduğunda erken tanının başarılabileceğini söylerken, şöyle devam etti:

"Kadınların 20-40 yaş arasında 2-3 yılda bir hekim muayenesinden geçmesini öneriyoruz. 40 yaşından sonra ise her yıl hekim muayenesi ve mamografiyi düzenli olarak yaptırılmalılar. Mamografi, meme kanseri taramasında altın standart yöntemdir. Günümüzde en gelişmiş ve en çok tercih edilen dijital tomosentez mamografide çekim sırasında meme dokusu daha az sıkıştırıldığı için acı ve ağrı hissi daha az olmaktadır. Ayrıca daha az radyasyon dozu kullanılmakta, kesitsel üç boyutlu görüntüleme yapılabilmektedir, çözünürlüğü daha iyi olduğu için tümör boyutları daha doğru değerlendirilmektedir. Bu yönü ile MR çekilemeyen hastalarda alternatif tanı yöntemi olabilmektedir."

Yaş ve hayvansal beslenme riski artırabiliyor

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Bedreddin Seçkin de erkeklerde ikinci en sık görülen kanser türü olan prostat kanserinde riskini artıran bazı faktörleri bilerek önlem almanın önemini vurguladı. Dr. Seçkin, "Prostat kanserinde en önemli risk, ileri yaştır: 45 yaş altında nadir görülürken, yaş ilerledikçe karşılaşılma yüzdesi artmaya başlar. 100 yaşına ulaşmış erkeklerin neredeyse hepsinin prostatında bir belirti vermese de kansere rastlanmıştır. Babasında ve erkek kardeşinde prostat kanseri olanlarda riskin artması aile faktörüne işaret etmektedir. Hayvansal yağdan zengin ve et içeren gıdalarla beslenmenin bazı çalışmalarda prostat kanser riskini artırdığı gösterilmiştir. Japonya da az görülürken ABD'de çok görülüyor olması da diyetsel faktörler konusundaki düşünceleri doğrulamaktadır" dedi.

Prof. Dr. Seçkin, 45-50 yaşından itibaren, risk gurubuna girenler ağırlıkta olmak üzere tüm erkekler yılda bir prostat değerlendirmesi yaptırması gerektiğini kaydetti ve "Kanda PSA (Prostat Spesifik Antijen), ultrasonografi, idrar akım hızı testi ve parmakla prostat muayenesi ile konacak tanı, hayat kurtarıcı ve hayat kalitesi artırıcı olabilir" diye konuştu.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri

Genç’lerin Rüzgarı Dolu Dizgin İlerliyor
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay Cüceleri Unuttu ! 
Hep-sen : “denizli Devlet Hastanesi Sağlık Personeli Ve Hastalara Mezar Olmasın !” 
Sağlık Çalışanları Hastane Yemeğinden Hastanelik Oldu !
Hastaneler, Aile Hekiminin Sevk Etmediği Hiçbir Hastayı Kabul Etmemeli !