Uzman Psikolog Özge Genlik, dünyada ve ülkemiz genelinde "obezite" oranlarında artış gözlemlendiğini belirterek, kalıcı kilo vermek isteyenleri uyardı. Genlik, "Dünya Sağlık Örgütüne göre obezite: "besinlerle alınan enerjinin (kalori), harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık" olarak tanımlanmaktadır. Obezitenin oluşumunda; genetik faktörlerin yanı sıra psiko-sosyal faktörlerin de rolü ön plandadır" dedi.
"Psikolojik olarak "neyi biriktirdiğinizi" ve "neyi nasıl bırakamadığınız/ vazgeçemediğiniz" üzerine odaklanacağınız bilinçli bir farkındalık sistematiği ile vücudunuzdaki fazla kilolardan kalıcı bir şekilde özgürleşebileceğinizi biliyor musunuz?" diyen Uzman Psikolog Özge Genlik, "Beslenmeyi ana rahminde öğreniyoruz. Ana rahmindeki beslenme şekli, bireyin erişkin yaşam döngüsündeki beslenme alışkanlığını etkilediği, araştırmalar tarafından ortaya konulmuştur. Bu bağlamda "kalıcı olarak sağlıklı kilonuza" erişmek istiyorsanız öncelikle diyetisyen ve psikolog eşliğinde bir dönüşüm uygulamasına başlamaya niyet etmelisiniz. Yeme davranışı psikolojik olarak irdelendiğinde sadece fizyolojik olarak beslenmeyi ifade etmemektedir. Bebekliğinizde acıkma hali "rahatsızlık" durumunu; tokluk hali "rahatlık" halini ifade etmekteydi. Erişkin yaşamınızda bilinçdışı kayıtlarınızda kayıtlı olan hikayeniz, siz farkında olmadan siz rahatsızlık hissettiğinizde, "rahatlık" hissetmeniz için öğrendiğiniz beslenme alışkanlığınızı bilincinize getirecektir. Bu bağlamda ana rahminden itibaren ve ilk 3 yaş evresindeki beslenme ritüellerinizin yeniden gözden geçirilerek bilinçdışı kayıtlarınızdaki beslenme alışverişine yönelik psiko terapi uygulalamalarının yapılandırılması "kalıcı olarak kilo vermenize" yardımcı olur" diye konuştu.
Kalıcı olarak kilo verememenin ardındaki bir nedenin de "anne-bebek bağlanmasının" güvensiz bir zeminde yapılanması olduğunu anlatan Uzman Psikolog Özge Genlik, açıklamasını şöyle sürdürdü; "Annenin aşırı derece evhamlı ve mükemmelliyetçi kişilik yapısı nedeni ile bebeğini duygusal beslenme ihtiyacını, fizyolojik beslenme olarak gidermeye yönündeki çabası sonucu; birey ergenlik ve erişkinlik çağlarında başa edemediği duygusal yoğunluk deneyim süreçlerinde yemek yemeğe yönelmektedir.Kalıcı olarak kilo vermek isteyen bireylerin ruh sağlığı uzmanları ile kendilerine birincil derece bakım veren kişi ile ilk bağlanma örüntülerini de yeniden yapılandırmaları gerekmektedir.
Bebeklik ve çocukluk döneminde deneyimlenen travmalar da kalıcı olarak kilo verememenizin nedenlerinden biri olabilir. Duygusal, zihinsel, fizyolojik olarak istismara uğramış ve duygusal olarak ihmal deneyimlemiş çocukların, erişkin dönemde obezitenin oluşumunda temel faktörlerden biri olduğu araştırmalar tarafından açıklanmaktadır. Erken çoculuk dönemindeki istismar ve ihmallerin "benlik saygısını" olumsuz yönde etkilemesi sebebi ile birey kendi öz yeteneklerini gerçekçi olarak değerlendireyerek kendisine yönelik saygı-sevgi ve güven geliştirememektedir. Bunun sonucunda da benlik saygısının boşluğu yiyeceklerle doldurulmaya çalışılarak birey kendisini güvende hissetmeye çalışmaktadır.
Bu bağlamda kalıcı olarak kilo vermenin formülü: bugüne değin deneyimlediğiniz tüm yaşam süreçlerinin fiziksel bedeninizde, duygusal bedeninizde, zihinsel bedeninizde ve ruhsal bedeninizde oluşturduğu izleri süzgeçten geçirerek kendi öz'ünüz ile bağınızı uzman ruh sağlığı danışmanları ve uzman beslenme danışmanlarıyla birlikte yeniden yapılandırdığınızda gerçek beden formunuza kavuşabilirsiniz."
İHA