Sağlık gündeminde ilk sırada, Konya Şehir Hastanesi’nde meydana gelen mobbing iddiaları yer alıyor. Hastanenin acil servisinde bir hekimin hemşirelere ve diğer sağlık çalışanlarına mobbing iddiaları sosyal medyada yankılanıyor. Konuyla ilgili HEP-SEN Genel Merkezi hastaneye soruşturma talebinde bulunurken, Konya Şehir Hastanesi’ndeki mobbing ile ilgili de son 1 yılda 32 dava açtı. Bilim Sağlık Haber Ajansı’na konuşan Genel Başkan Yunus Şimşek, “Bu işin sorumlusu Konya İl Sağlık Müdürü Mehmet Koç’tur” dedi.
Konya Şehir Hastanesi Mobbing iddialarını BSHA Araştırdı
Hemşireler ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası (HEP-SEN) Genel Merkezi, Konya Şehir Hastanesi’ndeki mobbing iddialarına ilişkin hastanenin başhekimliğine soruşturma talebinde bulundu. Soruşturma dilekçesinde, “Kurumunuz acil servisindeki bir hekimin hemşireler başta olmak üzere acil servis çalışanlarına, çalışma ortamında aralıklı olarak bir takım hakaretlerde bulunduğu, çalışma etiğine aykırı davranışlar sergilediği, bu hal ve hakaretlerine tepki gösteren bazı hemşirelerin yerlerinin değiştirilmesini istediği ve mezkur emekçilerin yerlerinin bu talebe istinaden değiştirildiğine dair son zamanlarda sosyal medya ve sağlık portallarında bazı haberler bulunmaktadır. Bu iddialar sendikamızın İletişim ve Koordinasyon Merkezi’ne de defaatle bildirilmiştir. Söz konusu iddialara yönelik gerekli hassasiyeti göstermek suretiyle hakkında bazı iddialarda bulunulan personel ve entegre tüm olaylar hakkında idari soruşturma başlatılması, yerleri değiştirilen hemşirelerin görüş ve taleplerine başvurularak kişilik haklarının gözetilmesi ve mağduriyetlerinin giderilmesi ayrıca tüm bu sürece dair genel merkezimizin bilgilendirilmesi idarenizden talep edilmektedir” cümleleri yer aldı.
HEP-SEN Başkanı Konya Şehir Hastanesi’ndeki Olaylardan Konya İl Sağlık Müdürü Koç’u Sorumlu Tuttu
HEP-SEN Genel Başkanı Yunus Şimşek, Bilim Sağlık Haber Ajansı’na soruşturma talebinde bulundukları konu ile ilgili açıklama yaptı. HEP-SEN Genel Merkezi’nin Konya’daki olaylar ile ilgili son 1 senede 32 dava açtığını belirten Şimşek, “Konya’da sağlık alanında yaşanan bu olayların sorumlusu İl Sağlık Müdürü Mehmet Koç’tur. Açılan her dava dosyasında ya da kurumlarda yapılan her türlü kanunsuz uygulamada; özellikle mobbing, psikolojik şiddet, bezdirme durumları mevcuttur. Kurumlardan HEP-SEN şikayet hattımıza son 1 haftada Konya ile ilgili 500 tane şikayet başvurusu geldi. Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurularında bulunuyoruz. Ama sonuç alamıyoruz. Özetle hemşireler ve tüm sağlık profesyonelleri için Bakanlık Merkez Teşkilatı’nda söz sahibi olmadıkça sahadaki sorunlar bakanlığa yansımıyor. Ama sahada hiçbir şey süt liman değil. Zaten Konya bunların en büyük örneği” dedi.
Sözleşmeli Sağlık Yöneticilik Sistemi Eleştirisi
Sağlık camiasında sağlık hizmetlerinde asıl sorunun yönetsel olduğunu belirten Şimşek, “Bu durum bilimsel çalışmalara da yansımış durumdadır. En son yapılan bir çalışmada yüzde 88 psikolojik şiddetin olduğu belirtilmektedir. Sağlık hizmeti vermeye çalışırken bir yandan da pskilojik şiddete maruz kalıyoruz. Bu şiddet hem içeriden hem de dışarıdan. İçeriden liyakatsiz yöneticiler tarafından maruz kaldığımız şiddet, dışarıdan da hasta ve hasta yakınları tarafından uğradığımız şiddet. içerideki şiddet de dışarıdaki şiddet kadar var hatta daha fazla. Türkiye’de Sağlık Bakanlığına ve YÖK’e bağlı üniversite hastanelerinde yöneticilerin nasıl seçildiğine dair bir emare yok. Nasıl geldikleri belli değil. Tamamen siyaseten atanan yöneticiler. Sözleşmeli Sağlık Yöneticilik Sistemi nedeniyle bu sorunlar yaşanmaktadır” vurgusunda bulundu.
“İlahiyat Mezunları Sağlıkta Yöneticilik Yapıyor”
Hastanelerde başhekimlerin, müdürlerin hiçbirinin liyakat usulü ile gelmediklerini söyleyen HEP-SEN Genel Başkanı Şimşek, kanun tanımayan yöneticilik anlayışı ile sorunların giderek arttığına dikkat çekti. İllerde gerçekleştirdikleri saha denetimlerinde örneğin Van İli’nde imam bir kişinin idari mali hizmetler müdürlüğü görevinde olduğunu gördüklerini söyleyen Şimşek şöyle devam etti: “Başka bir yerde coğrafya öğretmeninin müdür olduğunu öğreniyoruz. Böyle trajikomik olaylar olursa sağlıkta ne şiddetin önüne geçebiliriz ne de topluma kaliteli hizmet sunarız. Öncelikle kendi sağlımızı korumalıyız ki topluma sağlık hizmeti verebilelim.”
“1 Yılda 6 Avukatla 11 Bin 400 Hukuki Danışmanlık Verdik”
HEP-SEN şikayet hattına gelen başvuruların her geçen gün arttığına dikkat çeken Şimşek, “Sadece son 1 yılda 6 avukatımızla beraber 11 bin 400 hukuki danışmanlık verdik. Ve bir gün de şikayet hattımıza gelen ortalama başvuru 98’dir. Böyle bir camiada nasıl sağlıklı bir sağlık hizmeti bizler sunalım. Çözüm önerimiz öncelikle sağlığın tüm kademelerinde liyakatin sağlanmasını talep ediyoruz. En başarılılarımızın, en niteliklilerimizin sınavla, yönetici olmadığı sürece yönetim biliminden anlayan, bu işin akademik düzeyde eğitimini almış kişiler yönetici olmadığı sürece bu olayların önüne geçemeyiz” diye konuştu.
“Bir Hemşire Bakan Yardımcısı Olamıyor Ama İnşaat Mühendisi Olabiliyor”
Sağlıkta 39 branşın olduğunu, hemşireliğin de bunlardan sadece birinin hemşirelik olduğuna dikkat çeken HEP-SEN Genel Başkanı Şimşek şöyle konuştu: “Bakıyorsunuz tek bir meslek merkezli bir bakanlık anlayışı söz konusudur. Hekimler karar verici mercidedir ama sağlık bir ekip işidir. Ve her mesleğin kendi kaderini kendi tayin etmesi konusunda söz hakkına sahip olması gerekmektedir. 255 bin hemşire bugün sağlık hizmetlerinde en önde mücadele ederken, bakanlığın merkez teşkilatında bir tane hemşire, ne bakan yardımcısı, ne müsteşar, ne daire başkanı hiçbir şekilde temsil yetkisi verilmiyordur. Ama Sağlık Bakan Yardımcısı İnşaat Mühendisi, İlahiyat Fakültesi mezunu bakan yardımcımız var. Bu anlamda da kanun düzenlemesi yapılması gerekiyor. Bunun temeli de sözleşmeli sağlık yöneticilik sistemi ile atılmıştır.” (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)