KTO Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Mahmut Hiçyılmaz , "Elbette Türkiye ile Rusya arasında uçak krizinde olduğu gibi bir kriz beklemiyoruz fakat ilişkilerimizin çok daha iyi düzeyde olmasını istemeyenlerin bu saldırıyı zamanlama bakımından bugünlerde yapmış olmaları da çok manidar" dedi.
KTO Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Mahmut Hiçyılmaz ve Meclis Başkanı Ömer Gülsoy, ATO Başkanı Gürsel Baran'a hayırlı olsun ziyaretinde bulundu.
3 Aralık'ta 125 bin üyeli Ankara Ticaret Odası, 188 meclis üyesi ile yeni başkanını ve yönetim kurulunu seçmek için sandık başına gitmişti. ATO'nun yeni başkan ve yönetim kurulu üyelerinin belirleneceği seçimler sonucunda 86 oy alan Osman Gökçek'e karşı 100 oy alarak Gürsel Baran, ATO'nun yeni başkanı oldu.
Kayseri Ticaret Odası(KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz ve Kayseri Ticaret Odası Meclis Başkanı Ömer Gülsoy, ATO'nun yeni Başkanı Gürsel Baran'a hayırlı olsun ziyaretine geldi.
ATO Başkanı Gürsel Baran'a hayırlı olsun temennisinde bulunan Hiçyılmaz, "Bugün Ankara Odalar Borsalar Birliği'nde İç Anadolu Bölge Toplantısı yapmak üzere meclis başkanımızla beraber Ankara'dayız. Toplantıya geçmeden önce de bir süre önce yönetim kurulu başkanlığına seçilen ATO Başkanımızı da ziyaret edip, kendisine hayırlı olsun temennisinde bulunduk. Tekrar kendisine hayırlı olsun diyorum ve yapacağı hizmetlerin hem Ankara iline hem de ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum" şeklinde konuştu.
"Türkiye ile Rusya'nın arasının iyi olması bu bölgenin iyi olmasıyla eş değerdir"
Rus Büyükelçisine yapılan saldırıya ilişkinde değerlendirmede bulunan Hiçyılmaz, "Ülkemiz gerçekten çok sıkıntılı bir süreçten geçiyor bunu özellikle belirtmemiz gerekir. Dünkü saldırıda, son zamanlarda Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin düzelme noktasında olduğu ve bu bölgede çok önemli iki ülkenin alacağı kararlarla bu bölgedeki sıkıntılara çare olunması noktasında bazı ilerlemeler kaydedileceği günlerde böyle bir saldırının olması manidar gözüküyor. Elbette bu bölgenin huzur içerisinde olmasını istemeyen güçler olduğu muhakkak, bu da onlardan biridir diye düşünüyorum. Çünkü Türkiye ile Rusya'nın arasının iyi olması bu bölgenin iyi olmasıyla eş değerdir diye düşünüyorum. Suriye'de yaşanan olaylarla ilgili bugün Rusya'da, Moskova'da İran, Türkiye ve Rusya Dışişleri Bakanları ile bir toplantı yapılacaktı. Bu toplantıdan da çok önemli kararlar çıkacak diye düşünüyorum fakat işte bu olayların bu toplantılara nasıl yansıyacağı konusunda tereddütler oluştu. Elbette Türkiye ile Rusya arasında uçak krizinde olduğu gibi bir kriz beklemiyoruz fakat ilişkilerimizin çok daha iyi düzeyde olmasını istemeyenlerin bu saldırıyı zamanlama bakımından bugünlerde yapmış olmaları da çok manidar. Ümit ediyorum bu ilişkilerimize zarar vermez. Cumhurbaşkanımız ile Putin'in telefon görüşmesinde sayın Putin elbette bu olayın arkasında kimlerin olduğu konusunu öğrenmek istediklerini söyledi hatta ABD bunun araştırılması konusunda özellikle müdahil olmak istediklerini söylediler ki doğrudur, bu tür olaylarda kimler yapıyorsa güçlü ülkeler istihbaratlarıyla devreye girmeleri ve birbirilerine yardımcı olmaları gerekir. Cumhurbaşkanımızla Putin arasındaki görüşme, konuşma da bir sıkıntının olmayacağını gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Ekonomik Paketlere ilişkin ise Hiçyılmaz şunları söyledi:
"İş dünyası olarak da çok önemli bir süreçten geçiyoruz, piyasa şartları itibariyle arzu ettiğimiz noktalarda değiliz. 2013 Mayısında keşke olsak diye söylerim her zaman, 2013 Mayısı Türkiye'nin ekonomik veriler bakımından çok önemli noktalara geldiği tarihti. Ancak işte bizim ülke olarak iyi noktalarda olmamızı istemiyorlar, İstanbul'daki Gezi Parkı olaylarıyla ülkemizin huzurunu bozmaya başladılar, o huzursuzluğun artmasını arzu eder şeklide olaylar çıkarmaya çalışıyorlar. Bu da tabi ekonomik manada ülkemizi etkiliyor, bunu için de hükümetimizin iş dünyasına yönelik almış olduğu çok önemli tedbirler var. TOBB olarak da bizlerin oluşturmuş olduğumuz fonlarla iş dünyasına nefes kredisi şeklinde verdiğimiz krediler var, bunların hazırlıkları bir özel banka ile Ziraat Bankası tarafından yapılıyor ve müracaatlar alınıyor. 5 milyar lira civarında bir kredi hacmi oluşturuldu bu kredinin iş dünyasına verilmesiyle sıkışıklığa biraz çare bulunmak arzu ediliyor. KOSGEB üyesi iş yerlerine 50 bin liralık bir kredi söz konusu, o da verilmek üzere çalışmalar yapılıyor dolayısıyla bütün bu piyasa can suyu şeklinde verilmeye çalışılan kredilerle piyasalarda bir canlanma, bir hareketlenme ve en azından sıkıntıların hafifletilmesi noktasında çalışmalar yapılıyor."
İHA