Makedon Hasta, Kuzeninden Alınan Karaciğerle Sağlığına Kavuştu

Makedonya Cumhuriyeti'nin Başkenti Üsküp'ten, Antalya'ya karaciğer nakli olmak için gelen Lenche Manova (39), kuzeni Kjircho Stojov'dan (44) gerçekleştirilen...

Makedonya Cumhuriyeti'nin Başkenti Üsküp'ten, Antalya'ya karaciğer nakli olmak için gelen Lenche Manova (39), kuzeni Kjircho Stojov'dan (44) gerçekleştirilen nakille sağlığına kavuştu.

Makedonya'da yaşayan 39 yaşındaki Lenche Manova'ya karaciğer yetmezliği nedeniyle nakil olması gerektiği söylendi. Ülkesinde nakil yapılmayan Manova şansını Hırvatistan'da denedi. Canlı vericili nakilin Hırvatistan'da yapılmaması nedeniyle yeni bir çare arayan Manova, sağlığına Antalya'da kavuştu.

Yaklaşık 7 yıl önce vücudu özellikle de bileklerinde kaşıntı ve döküntüler olduğunu söyleyen 39 yaşındaki Lenche Manova, bu belirtilerin ardından hemen doktora başvurduğunu ve yapılan tetkikler sonucunda karaciğer yetmezliği teşhisinin konulduğunu ifade etti. Karaciğer naklinin ardından konuşan Lenche Manova, "Bir kız kardeşim vardı. Gerçekleşen bu nakilin ardından bir tane daha kardeşim oldu. Bize bu şansı veren Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Merkezi hekimlerine ve tüm çalışanlarına teşekkür ederim" dedi.

"Canlı vericili nakil için Türkiye'ye geldim"

Telekom sektöründe yönetici olarak çalışan ancak hastalığı nedeniyle iş hayatına uzun bir ara vermek zorunda kalan Lenche Manova, "2009 yılından 2014 yılına kadar hem çalıştım hem de tedavi oldum. Ama bir gün aniden kan kustum. Bunun üzerine yeniden testler yaptılar. Artık karaciğer nakil vaktimin geldiğini söylediler. Makedonya'da nakil yapılmıyor. İtalya ve Hırvatistan'ı opsiyon olarak sundular. Hırvatistan'a gittim orada da sadece kadavradan nakil yapıyorlardı. Kadavradan nakil olmayı beklemek yerine canlı vericili nakili tercih ettim" dedi.

"Kısacası, yeniden doğdum"

Kuzeni Kjircho Stojov'un verici olmayı kabul etmesiyle soluğu Antalya'da aldıklarını söyleyen Lenche Manova, "Türkiye'ye gelmeden önce buradaki sağlık ortamının imkanlarını biliyorduk. Hem tedavi hem de testler yapılırken bunu da gördük ve güvendik. Allah bizimleydi. Sanki artık kaybedecek hiçbir şeyim olmadığını düşünerek geldim ben buraya. "Ya hep ya da hiç" dedim. Zor zamanlar geçirdim. Ameliyattan sonra kendimi çok iyi hissediyorum. Kısacası yeniden doğdum diyebilirim" diye konuştu.

"Türk hekimlerine teşekkür ederiz"

Karaciğer vericisi olan Kjircho Stojov ise şunları söyledi:

"Lenche'nin hastalığının tanısı konulduğundan beri hem Hırvatistan'daki hem de Türkiye'deki süreçte hep birlikteydik. Onu hiçbir zaman yalnız bırakmadım. Yaşadığı sıkıntıları gördükçe, canlı vericili nakil için aday olmak istedim. Yapılan testte uygun bir donör olduğumu öğrendim. Ne mutlu ki yeniden sağlığına kavuşabilmesi için aracı oldum. Bize bu güveni veren ve sağlıkla ülkemize dönmemize vesile olan Türk hekimlerine ve tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ederiz."

"Her hasta birinin eşi, çocuğu, anası veya babası yani sevdiğidir"

Nakili ekibiyle gerçekleştiren Medical Park Antalya Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş, "Bir hekim, özellikle de organ nakline yıllarını vermiş bir hekim olarak amacım hep hastaları sağlıklarına kavuşturmaktır. Hekimliğin en güzel yanlarından biri de tedavi ettiğiniz hastaların milliyetine, dinine, ırkına bakmamanızdır. Her hasta birinin eşi, çocuğu, anası veya babası yani sevdiğidir. Tedavi ettiğiniz hasta kadar, tanımadığınız bir coğrafyada yaşayan insanların da yüzünü güldürürsünüz" şeklinde konuştu.

"500 böbrek ve karaciğer nakli yapan bir ekibiz"

Türkiye'deki canlı vericili organ nakli kalitesinin, Avrupa ve ABD'deki bir merkezden çok daha yüksek olduğunun söyleyen Prof. Dr. Demirbaş, "Lenche isimli hastamız geldiğinde çok ağır durumdaydı ve geç kalınmıştı. Tüm tıbbi imkanlara sahip ve tecrübeli bir ekip olarak, bu zor ameliyatı başarıyla gerçekleştirdik. Her yıl ortalama 500 böbrek ve karaciğer nakli yapan bir ekibiz. 500 sayısı, sizin için bir rakam olabilir ama bizim için her biri birer hayat. Hasta ve vericisini sağlıklı bir şekilde uğurlamak hayattaki en büyük mutluluk. Ölümün kıyısındaki bir hayatın sağlıklı bir şekilde sevdikleriyle kucaklaşmasını izlemek ayrı bir mutluluk" dedi.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri

Aile Hekimliği 20 Yılda Sağlıklı Bir İ̇şleyişe Kavuşamadı
Bronşektazi Hastalarına Önemli Uyarı
Protein Tozlarında Ağır Metal Riski !
Sağlıkta Çetelerin Olmadığı Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün
Dil Temizliği Nedir, Nasıl Yapılır?