İzmir'de karaciğer yetmezliği yaşayan 2,5 aylık bebek, sosyal medyadaki yardım çağrısına koşan bir çocuk annesinden nakledilen karaciğer parçasıyla hayat buldu.
Türkiye, Kartal bebeğin Almanya'da kalp nakliyle hayat bulması için seferber olurken, İzmir'de 2.5 aylık Mehmet bebek sosyal medyadaki yardım çağrısına koşan bir çocuk annesi veteriner hekim Sinem Yurdusev'den (27) nakledilen karaciğer parçasıyla hayata tutundu. Oğluna hiç tanımadıkları bir kişinin gönüllü verici olmasının şaşkınlığını hala yaşadıklarını belirten anne Tuğba Demirbaş (27), "Sinem Hanım, Mehmet'ime, bize hayat verdi. O bizim kahramanımız. İğneden korkarmış, bıçak altına yattı. O çok cesur bir insan. Minnettarız" dedi.
Her şey 2 aylıkken başladı
İzmir'de ev hanımı Tuğba Demirbaş ile iş adamı Adil Demirbaş (27), kızları Büşra'dan (3) sonra ikinci çocukları Mehmet'i 3 Nisan 2017'de kucaklarına aldı. Sağlıklı dünyaya gelen Mehmet iki aylık olduğunda ateşlenince Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürüldü. Tedavi altına alınan Mehmet'in kan değerleri kötü çıktı. Yapılan tetkikler sonunda Mehmet bebeğe nedeni belirlenemeyen akut karaciğer yetmezliği tanısı koyuldu. Mehmet bebek İzmir'de özel bir hastaneye sevk edildi. Sağlık durumu günden güne kötüleşen Mehmet'e karaciğer nakli kararı alınırken, aileden donör bulunamadı. Bunun üzerine dayı Hüsamettin Alemdar, minik yeğeninin durumunu sosyal medyadan duyurdu, acil gönüllü karaciğer donörüne ihtiyaçları olduğunu bildirerek yardım çağrısında bulundu. Yardıma koşanlar içinde Balıkesir 6 Eylül Belediyesinde veteriner hekim olan bir çocuk annesi Sinem Yurdusev uygun bulunurken, Yurdusev'e etik kuruldan da onay çıktı. Geçtiğimiz 22 Haziran'da da operasyona gerçekleşti. Doç. Dr. Murat Kılıç, Opr. Dr. Cahit Yılmaz, Opr. Dr. Kamil Kılıç, Opr. Dr. Rasim Farajov ve Opr. Dr. Zaza Iakobadze'den oluşan ekip tarafından Sinem Yurdusev'den alınan karaciğer dokusu minik Mehmet'e başarıyla nakledildi. Önce Yurdusev, ardından da Mehmet bebek taburcu edildi.
"Hiç tanımadığımız biri oğlumuza hayat verdi"
Anne Tuğba Demirbaş, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Oğlum Tepecik'te tedavi görürken doktorlar anneme, Mehmet'in durumunun kötü olduğunu, ümit olmadığını söylemişler. Böylesine büyük bir üzüntü yaşarken ailemizden hiçbir verici bulunamaması bizi daha büyük çaresizliğe itti. Kardeşim bu çaresizliğimizi sosyal medyada duyurmuş. Çok gelen oldu. Kimi kan aranıyor sanmış, kimi yara izi kalacak diye vazgeçti. "Ancak bayramdan sonra gelebilirim" diyen, maddi çıkar peşinde olanlar oldu. Her geçen gün umutlarımız azalırken, Balıkesir'den arandık. Sahurda yola çıkacaklarını söyleyen Sinem Yurdusev, eşi Ömer Yurdusev ve henüz 2 yaşındaki oğlu Ubeydullah ile geldi. Sinem Hanım'ı görür görmez, içime doğdu, oğlumu kurtaracağını hissettim. Doktorlarımız uygun bulunca nakil gerçekleşti. Nakil sürecinde eşi ve oğlu kayınvalidemlerde kaldı. Oğlu "dede, babaanne" demeye başlamış. Bir aile gibi olduk."
"Minnettarız"
Baba Adil Demirbaş ise etik kurulda yaşadıklarına şu sözlerle değindi:
"Bana Sinem Hanım'ın yaptığını yapıp yapamayacağımı sordular. Gerçekten de bir insanın hiç tanımadığı birine canından parça vermesi kolay bir şey değil. O ana kadar böyle bir şeyi yapabilmeyi hiç düşünmediğimi söyledim ama Sinem Hanım sayesinde sadece ben değil tüm ailem daha duyarlı hale geldik. Sinem Hanım ve ailesine minnettarız, çok teşekkür ediyoruz."
"Ben bir anneyim, aynı şeyi yine yaparım"
Mehmet bebeğin "hayat kahramanı" olarak veteriner hekimlik yaptığı Balıkesir Altıeylül Belediyesinde Başkan Zekai Kafaoğlu tarafından plaketle ödüllendirilen Sinem Yurdusev de şöyle konuştu:
"Yardım çağrısını ilk gördüğümde hissettim, "bu bebeği kurtarabilirim" dedim. Eşime söyledim yardım etmek istediğimi. "Hemen gideriz" dedi. Ailenin önce hangi ilde olduğunu öğrendim. Hastaneye geldiğimizde aile şaşkınlık içindeydi, kimse inanamıyordu. Sonuçlar olumlu çıkınca bir daha sordular, ben her şeyi, risklerini bilerek geldiğimi söyledim. Oğlumun hep bir sütkardeşi olmasını isterdim. Hem oğluma sütkardeş olması hem de Mehmet'in benim hücrelerimle nakil öncesi tanışması için emzirme izni istedim, kabul ettiler. Mehmet'in nakil öncesi sütannesi oldum. Etik kurulda neden gönüllü olduğumu sordular. "Benim de çocuğum var. Onun başına bir şey gelse, çaresiz kalsam ne yaparım" dedim. Çaresizliği bilmek gerek. 5 günde iyileşip taburcu oldum. Nakil nedeniyle oğlumu sütten kestim, nakil sürecinde ağabeyimin Malatya'da düğünü vardı, gidemedim. Olsun, ben çok mutluyum. Mehmet iyi. Bir daha olsa yine yaparım."
En küçük 15 günlük bebeğe nakil
İzmir Kent Hastanesi Karaciğer Nakil Bölümü Başkanı Doç. Dr. Murat Kılıç, nakillerle ilgili bilgi verdi. Kılıç, hastanede 8 yılda bine yakın karaciğer naklinin 284'ünü bebek ve çocuk hastalar için gerçekleştirdiklerini söyledi. Bugüne kadar nakil yaptıkları en küçük bebeğin 15 günlük olduğunu vurgulayan Kılıç, "Merkezimiz bebek ve çocuk karaciğer nakillerinde Avrupa ve dünyanın önde gelen merkezlerindendir. Yeni doğan, düşük kilolu ve acil vaka olarak pek çok bebeğe nakil yaptık. Mehmet bebek de nakil yaptığımız en küçük bebeklerden biri. Nakil olduğunda 2,5 aylıktı. Akut karaciğer yetmezliği nedeniyle nakil olduğu için kronik hastalar gibi bekleme şansı da yoktu ve nakil olmasaydı birkaç gün içinde kaybedilme durumu söz konusuydu. Etik kurul kararıyla aile dışı donörden nakil yapıldı. Hem verici hem Mehmet çok iyi, şifayla taburcu ettik" diye konuştu.
İHA