Memur-Sen Hatay İl Başkanı Hasan Urhan, "Maaş artışını enflasyon değil toplu sözleşmenin tarafları belirlesin, kamu görevlileri gerçekten enflasyona ezdirilmesin" dedi.
Memur-Sen Hatay İl Başkanı Hasan Urhan, düzenlediği basın toplantısında toplu sözleşmeyi hem süreç hem de sonuç noktasında adalet ve hakkaniyet kavramları üzerinden temellendirdiklerini belirterek, sunulan tekliflerin Türkiye'nin 2023 vizyonu noktasında güven vermesi gerektiğini ifade etti. Urhan, "Kamu işvereninin ve siyasi iradenin bütçe disiplini, mali imkanlar, cimriliğe odaklı hesaplar üzerinden şekillenmiş bir stratejiyle masaya gelmesini doğru bulmuyoruz. Siyasi iradenin ve kamu işvereninin bize sunacağı teklifler kamu görevlilerini ve bizleri gücendirmemeli, germemeli; aksine, Türkiye'nin 2023 vizyonu noktasında güven vermeli, inandırıcılığı beslemelidir. Geçmiş dönem toplu sözleşme ve toplu görüşme süreçlerinde karşılaştığımız teklif vermekten uzak duran, ısrarla teklif sunmaktan kaçınan kamu işvereni fotoğrafıyla bu dönem karşılaşmak istemiyoruz. Her yıl bütçe hazırlayan siyasi iradenin kamu görevlilerinin haklarıyla ilgili olarak iki yıllık süre içerisinde teklif hazırlığı yapmaması doğru da, inandırıcı da değil. İsteğimiz insan onuruna, insanca yaşamaya uygun mali ve sosyal hakları, imkanları kamu görevlilerinin kazanım hanesine eklemektir. Saygın iş anlayışına uygun çalışma şartlarını, özlük ve sosyal güvenlik haklarını kamu görevlilerine temin etmektir. Bu genel bakış kapsamında 4. Dönem Toplu Sözleşme'de hedefimiz kamu görevlilerinin ve emeklilerinin maaşlarının, aylıklarının, ücretlerinin, ödeneklerinin hak ettikleri düzeyde ve adil paylaşım perspektifiyle arttırılmasıdır. Yeni hakların, yeni mali ve sosyal yardım imkanlarının hayata geçirilmesine, kamu görevlilerine mevcutta olmayan demokratik ve sosyal hakların verilmesine yönelik eşitler arası bir pazarlık ve uzlaşma zemini olarak da görüyoruz" dedi.
Memur-Sen'in 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerini herkesin kabul ettiğini vurgulayan Urhan, şöyle devam etti:
"Memur-Sen'in 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerinin, mali haklara ve sosyal yardımlara ilişkin tekliflerinin herkesin kabul ettiği, kamu işvereninin de aksini iddia edemeyeceği hususlar olduğunu biliyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın değerinin vücut bulduğu bir coğrafyada yaşıyoruz. Fakat 4/C, taşeron işçiliği, sözleşmeli istihdam gibi insanca yaşamayı, insanı yaşatmayı zorlaştıran istihdam türlerini halen uyguluyoruz. Kadrosuz değil, sorunsuz istihdamın hedeflenmesini bekliyoruz. Bu kapsamda çalışanları hem memur edelim hem de memnun edelim."
Urhan, maaş artışını enflasyonun değil toplu sözleşmenin taraflarının belirlemesi gerektiğini belirterek şunları kaydetti:
"Hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon ne yazık ki eşit değil. Enflasyon farkı ödenmeyen yıl yok. Maaş artışını enflasyon değil toplu sözleşmenin tarafları belirlesin, kamu görevlileri gerçekten enflasyona ezdirilmesin. Türkiye ekonomisi büyüyor fakat kamu görevlilerinin maaş bordrolarına bu büyüme yansımıyor. Sermayeye, finans kesimine teşvik paketleri, vergi afları çıkarılıyor. Kamu görevlilerine "mali disiplin" ve "bütçe imkanları" nazları yapılıyor. Artık kamu görevlileri ferahlamak ve bunun için de refahtan pay almak istiyor."
İHA