Köy halkının buraya nereden geldiği henüz kesinlik kazanmamakla beraber, Oğuzların Avşar boyundan Ceritler adlı bir oymağın bu köye 16. yüzyılda yerleştiği rivayet edilmektedir. Osmanlı yönetimine isyan eden söz dinlemeyen asi Cerit boyunun Anadolu'nun birçok yerine devlet tarafından dağıtılarak iskan edildiği bilinmektedir. Civarda bulunan iki kilise kalıntısı 1920'li yıllardan önce köyde ortodoks hristiyan nüfusun varlığına işaret etmektedir. Bu kiliseler 18. ve 19. yüzyılda inşa edilmişledir. Köydeki Ortodoks nüfusun Rum mu olduğu yoksa Türk Ortodoks (Karamanlı)mı olduğu bilinmemektedir.Mübadele ile birlikte yöre Rumları gemilere binerek Kıbrıs üstünden Rodos, Meyis adaları ve Atina'ya göç etmişlerdir. Birçok Yörük ailenin ise Toroslar'ın yaylalarından daha verimli elverişli ova topraklarına yerleştiği bilinmektedir. Köyde bu ailelere bayırlı denmekte ve birçok aile de Sarıkeçili Yörük Obasına mensuptur.Anamur'a yaklaşık 3 kilometre olan köye asfalt yolla ulaşılabilir. Pazar günleri hariç gündüz köy dolmuşları vardır.Tipik Akdenizli bir yaşam hakimdir.İnsanlarının sofraları ve kapıları herkese açıktır. Tanrı misafiri kavramı hala bu köyde yaşamaktadır. Neşeli, espritüel, çalışkan ve kalender bir halkı vardır. Düğün ve cenazelerde bütün köy toplanır. Komşular arasında husumet yok denecek kadar azdır. Her aileye bir lakap verilmiştir. Halkın dili Anamur şivesidir. Yer yer bu şive kendi aralarında bile espri konusu olur.Kıbrıs şivesine yakın bir dildir. Köy halkı İslam inancına sahiptir. Fakat Şaman gelenekler halen görülebilir. Yeni yapılan evlerin dışına manda başı asmanın kötülükleri kovacağına inanılır. Dilek ağacına dilek bağlamak,çarşamba günleri arsız çocuğun ağzına köy meydanında ayakkabı vurmak ve sağlıksız doğan çocukları delik bir taşın altından yıkayarak geçirmek gibi. Köy camisi 1957 yılında inşa edilmiştir.Tipik Akdeniz mutfağı yemeklere de hakimdir. Bol sebze meyve tüketilir. Batırık,gölevez, salata çeşitleri, zeytinyağlı sebze yemekleri, bakla, pilav, keşkek, yoğurtlu patates en yaygın yemeklerdendir. Batırık sulu ve katı olabilir. Soğuk yenen yazları içine buz konan bir yemektir. Küncü dövülür domates, lahana, fıstık ezmesi, salatalık, marul ile karıştırılarak çorbası yapılır. Gölevez ise Anamur ve Kıbrıs'ta yetişen patatese benzeyen bir bitkidir. Salçalı yemeği yapılır. Yemekler genelde yoğurtludur. Bol çoban salatası, semizotu ve ıspanak salatası yapılır. Tatlı olarak cevizli ev baklavası, jöleye benzeyen soğuk yenen palize ve susam, pekmezden yapılan samsıra meşhurdur. Düğünlerde mısır dövmeli keşkek gölevezli kurufasülye ve çeşitli ikramlarda bulunulur. Misafire limonata yapılır. Öğleden sonraları bişi adı verilen hamur kızartması açlığı bastırır. Yemeğin üstüne mevsimine göre her tür meyve yenilir.Akdeniz'in ılıman kışları ılık ve yağışlı yazları kurak ve sıcak iklimine sahiptir. Kışın çok yağmur yağar. Bazen günlerce sürer. Yazın ise sıcaktan gündüz dışarı çıkılmaz. Halkın çoğu daha serin yaylalara göçer. Köy halkı tarımla uğraşır. En çok muz, çilek, turunçgiller, mısır, fıstık, bakla, meyve ve sebzenin her türlüsü yetiştirilir. Köy yeşil ve bol ağaçlıktır.Evlerde su şebekesi vardır. Okul öğrencilerin ilçe merkezine gitmesiyle az öğrencisi kaldığı için 10 öğrenci ile devam etmektedir. 1957 yılında yapılan cami yıkılmış, yeni büyük bir cami inşa edilmiştir. Elektrik ve telefon vardır.Geleneksel Emirşah evleri taştan 2 katlıdır. Alt kat ahır ve ardiye olarak kullanılmış, üst katta yatak odası ve mutfak olmak üzere iki gözdür. L tipinde yapılan taş evlere çantalı ev denmektedir. Eskiden damlar toprak örtülü olup 1980'lerden sonra beton dökülmüştür. Genellikle damlarda asma bulunur. Duvarlar kalın pencereler geniştir. Tahta panjurlarla pencere kapanır. Mutfakta ocak bulunur. Ateş üzerinde yemekler pişer. Yerler ahşaptır. Maddi durumu daha iyi olan bazı aileler daha büyük 5-6 odalı 2-3 katlı taş konak yaptırmışlardır. Malesef özgün mimari modern mimariye Emirşah'ta yenik düşmüştür. Yeni yapılan evler modern betonarme tarzdadır. Eski evler de kullanılmadığından bir bir eskiyip zaman içinde yıkılmaktadır.