Türkiye'nin darbeler ülkesi olduğunu dile getiren Memur Sen Genel Başkan Vekili ve Sağlık Sen Genel Başkanı Metin Memiş, Türkiye'de artık istikrarın yansıması için yeni dönemde bir sistem gelmesi gerektiğini bunun da yolunun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminden geçtiğini ifade etti. "Hayır gerekçeleri tek bir şeye sığdırılmaya çalışılıyor" diyen Memiş, "Tek adamlık deniliyor. Hayır, tek adamlık deniyor. Oysa "Evet'in için o kadar dolu ki Türkiye'nin geçmiş tarihini hepimiz çok iyi biliyoruz" diye konuştu.
Memur Sen Genel Başkan Vekili ve Sağlık Sen Genel Başkanı Metin Memiş konferans vermek üzere geldiği Manisa'da kurum müdürleri ve sendika başkanlarıyla Manisa Öğretmenevinde düzenlenen kahvaltıda bir araya geldi. Memur Sen Manisa İl Temsilcisi Mustafa İrğat'ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen kahvaltıya, AK Parti Manisa İl Başkanı Berk Mersinli, bakanlıklara bağlı kurumların Manisa'daki müdürleri ve Memur Sen'e bağlı sendikaların başkanları katıldı.
Karşılıklı fikir alışverişlerinin yapıldığı kahvaltının ardından konuşan Memiş, "Türkiye darbeler ülkesi maalesef. Her 10 yılda bir darbelerin gerçekleştiği bir ülke. Milletin gözleri önünde yalan yanlış şeylerle seçtikleri başbakanları idam sehpalarına taşıyan, boncuk boncuk terleten darbe dönemlerini geçiren bir ülkeydik ve 2007 yılındaki e-muhtıra sürecinde Memur Sen ailesi olarak ortak akıl mitingleri düzenleyerek milletin sesi olarak meydanlara indik. Artık bu ülkede darbe olamayacak diyerek milletin sesini, milletin vicdanını meydanlara yansıtan bir sendika olduk. Onun için diyorum ki Memur Sen ailesi olarak bizler asla sorunlardan nemalanmıyoruz. Çalışanların var olan sorunları üzerinden nemalanmıyoruz. Çözüm üretiyoruz" dedi.
"Hayır gerekçeleri tek bir şeye sığdırılmaya çalışılıyor"
Referandum sürecinde "Evet" yönünde destek verdiklerini ve bunun için Manisa'da bir dizi görüşmeler yapacaklarını ve akşam da konferans vereceklerini kaydeden Memiş şunları söyledi:
"Görüşmelerde de Türkiye'nin önünde bulunan sürecin önemini anlatacağız. Herkesin özgür iradesi var. Herkes iradesi ile kararını verecek ama bakıyoruz "Hayır" demek en kolay iş. Hayır, gerekçeleri tek bir şeye sığdırılmaya çalışılıyor. Tek adamlık deniliyor. Hayır, tek adamlık deniyor. Oysa "Evet'in için o kadar dolu ki Türkiye'nin geçmiş tarihini hepimiz çok iyi biliyoruz. Burada 12 Eylül'leri yaşayan arkadaşlarımız da var. Türkiye maalesef koalisyon ülkeleri, darbe ülkeleri ve seçim ülkeleri. Türkiye'de 94 yıllık cumhuriyet tarihinde 65 hükümet değişmiş. Yani bir buçuk yıla bir hükümet değişmiş. Geçtiğimiz haftalarda Afrika'daydım. Afrika'da dediler ki bizim ülkemizde ortalama 6 ayda bir hükümet değişir. Darbe olur, bir şekilde değişim olur ama Afrika'nın durumu da açıkça ortada. Türkiye'de artık istikrarın yansıması için yeni dönemde bir sistem gelmesi gerekiyor. Güçlendirilmiş Cumhurbaşkanlığı Sistemi getirilmek isteniyor. Bunu tek adamlık gibi göstermek, bunu rejim değişikliği gibi göstermek, bunu ülkenin felaketi olarak göstermek, bunu ülkenin bölünmesi olarak göstermek gerçekten çok çirkin ve ayıp bir kampanya. Niçin? Baktığımızda hayır cephesinin ne olduğu da ortada evet tarafının ne olduğu da ortada. Temel sıkıntı şu; milletin iradesini kafaları bulandırarak ipotek koymak isteyen bir anlayış var. Biz herkesin görüşüne, düşüncesine, ideolojisine saygılıyız. Elbette saygılı olacağız. Evet diyen de bu ülkenin çocuğu hayır diyen de bu ülkenin çocuğu. Biz Anadolu'da evet diyeniyle, hayır diyeniyle asla karşı karşıya gelmeyeceğiz. Anadolu tabiriyle biz "Gardaşız'. Yani bu ülkede görüşümüz ne olursa olsun, sandığa hangi yönde gidersek gidelim o gardaşlık hukukumuzu koruyacağız. Bu ülkeyi bölmek isteyenlere inat, bu ülkeyi birleştirici çimentosu olma yolunda mücadelemize devam edeceğiz. Kendimizden öte çocuklarımızın bizim yaşadıklarımızı görmemesi için, çocuklarımızın gelecekte güçlü ve müreffeh bir Türkiye'de yaşaması için çalışmaya devam edeceğiz."
İHA