Mimar Sinan ölümünün 429. yılında Balıkesir Mimarlar Odası tarafından düzenlenen lokma hayrı ile anıldı. Başkan Ali Özerk yaptığı açıklamada "Tek başına 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu'nun yapılı çevre kültürünün simgesi olmuştur" dedi.
Mimar Sinan ölümünün 429. yılında Balıkesir Mimarlar Odası tarafından Altıeylül Ortaokulu ön bahçesinde düzenlenen lokma hayrı ile anıldı. Etkinlikte Sinan'ın hayatından kesitlerin ve yaptığı eserlerin yer aldığı sergide yer aldı. Balıkesir Mimarlar Odası Başkanı Ali Özerk Mimar Sinan'ın geliştirdiği tasarım yaklaşımı ile sonraki yüzyılların mimarlığını da belirleyen bir önder olduğunu belirterek "Büyük Usta Mimar Sinan'ı ölümünün 429. yılında saygıyla anıyoruz. Balkanlar'dan Yakındoğu'ya çok geniş bir coğrafyada Osmanlı kültür dünyasının en özgün mimarisini yaratan usta, bir yandan evrensel bir tasarım dili geliştirirken bir yandan da yere özgü biçimleniş kaygısıyla mimarlığın öznelliğini ortaya koymuştur. Süleymaniye ve Selimiye Külliyeleri ile UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Sinan'ın mimarlığı, günümüzde tüm Dünya tarafından "üstün evrensel değer" olarak tanınmaktadır. Mimar Sinan uzun askerlik hizmeti döneminde çok farklı coğrafyalarda bulunmuş, farklı kültürler tanımış, Anadolu'nun, Balkanlar'ın ve üç imparatorluğun başkenti İstanbul'un mimarlığını özümsemiştir. Bu büyük içselleştirmenin sağladığı görgü, taklit edilemez bir biçimleniş duyarlılığı ortaya koymuştur. Sinan, geliştirdiği tasarım yaklaşımı ile sonraki yüzyılların mimarlığını da belirleyen bir önder olmuş ve denebilir ki tek başına 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu'nun yapılı çevre kültürünün simgesi olmuştur. Ancak, kuşkusuz Sinan sonrası yalnızca Büyük Usta'ya öykünen, onun sınırları içinde kendine bir yol bulmaya çalışan Osmanlı mimarlığı ülkenin yapılı çevre kültürünü modern çağa taşıyamamıştır" dedi.
Kentsel rant kaygısı
Günümüzdeki yapılar hakkındada görüşlerini dile getiren Başkan Özerk "Günümüzde başkent Ankara'nın birçok değerli Cumhuriyet dönemi yapısının yıkılmış olması ve birçoğunun yıkım tehdidi altına bulunması düşündürücüdür. Uzun yıllardır mimarlık tarihçileri bu yapılarla ilgili pek çok araştırma yaparak, Türkiye ve Dünya ölçeğinde bu mimarlığın değerini ortaya koymuş ve bunları kültür mirası olarak tanımlamışken ardı ardına yıkımların yaşanması salt kentsel rant kaygısı ile açıklanamaz. Başta İller Bankası ve AKM olmak üzere Cumhuriyet'in simge binalarının yıkım tartışması aynı zamanda bir çağdaşlık tartışmasıdır da. Nasıl ki Mimar Sinan'ın eserleri görkemli bir imparatorluğun mimarlığını simgeliyorsa, Cumhuriyet yapıları da 20. yüzyılda büyük bir savaşla bağımsızlığını kazanmış bir ulusun kültürünü simgeler. Büyük Usta Mimar Sinan'ı, kültürümüze ve uygarlık tarihine yapmış olduğu katkıları nedeniyle saygıyla anarken, 94. yılına ulaşan Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihinde çok önemli yeri olan Modern mimarlık mirasımızın hak ettiği saygıyı görmesini diliyor, başta karar vericiler olmak üzere herkesi Cumhuriyet'e ve onun mimarlık değerlerine sahip çıkmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu.
İHA