Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, İstanbul'un fethinin 564. yıl dönümünü yaptığı yazılı açıklamayla kutladı.
Osmanlı Ocakları Genel Başkanı Kadir Canpolat, İstanbul'un fethinin 564. yıl dönümünü yaptığı yazılı açıklamayla kutladı. Canpolat, "Kostantiniye'nin benim tarafımdan fetholunması takdir edilmiş ise, burçları taş ve topraktan değil, demirden olsa, ateşi hışmı kahr ile eritip, mum gibi yumuşak eylerim, dünya durdukça var olacak şehir İstanbul, tarihin sırlı perdesi yeniden açılıyor, Aşkın gölgesinde soluklanan hayatlar, ihtiraslar ve hiç sönmeyecek bir mücadele, Bizans'ın düştüğü, Osmanlı'nın hükümranlığını tüm dünyaya kabul ettirecek diyen, "Fetih sana müyesser olacaktır" müjdesini ruhunun derinliklerinde taşıyan, atını dalgalara, denizlere doğru süren bir padişah; "Sultan Mehmet" İstanbul'un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet olan Cihan lideri... Türk Milletinin kahramanlığını tarihe yazdığı anı milletimize kazandırmıştır. Bu yüzden ondan bahsederken Rabbimiz merhameti O'nun ve askerlerinin üzerine olmasını dilerim" dedi.
"1453'de Osmanlı cihan devleti oldu, imparator değildir"
Çoğu tarihçi bilmeden veya kasıtlı mı söyler yazar bilinmediğini lakin imparatorluk diğer adıyla emperyalizmin sömürgeciliği ifade ettiği için Osmanlı Devletine, Bab-ı Aliyye, Devleti Aliyye'ye yapılan büyük kara bir iftira olduğunun altını çizen Osmanlı Ocakları Başkanı, "Zira Osmanlı sömürgeci değildi. Adaletli, hoşgörülü, krallıkla yönetilmeyen bir sistemle, ahlak üzere ihlas üzere bir haya üzere var olan bir yönetim medeniyetiyle var olmuştu. Hiçbir kaynakta "Osmanlı İmparatorluğu" isminde bilgi belge olmamasına rağmen batılıların yakıştırdığı imparatorluk kelimesini kullanmak asla doğru değildir. Bu Osmanlı Cihan Devletine yapılmış bir hakaret olur. Bu yüzden Osmanlı Devleti veya Devleti Aliyye, Bab-ı Ali denmesi yerinde olacak bir ifadedir. Sultan Fatih İstanbul'u feth ettiğinde imparator gibi davransaydı halkı sömürürdü, onlara "dilediğiniz gibi ibadet ve ikamet edebilirsiniz" demek yerine onları istismar edebilirdi. Yapmadı, çünkü o peygamber övgüsü almış ve o ölçülerde devletini yöneten ulvi bir liderdi. Hz Peygamberin müjdesine ulaşan o büyük Sultan bugün İstanbul'da. Kendi adına yaptırdığı Fatih Camisinin avlusunda uykuda değil, O'nun ruhu aramızda yaşıyor. Torunlarının torunları ise onun izinde yürüyor, Onun mirasına sahip çıkıyor...Bu anlamda İstanbul'un Fethinin 564. yıldönümü, aynı duygu ve manada yeni fetihlere, yeni Fatih'lerle yürümek ümidiyle kutlu olsun" şeklinde konuştu.
İHA