Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş:

Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş, düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği sürecini değerlendirdi.

Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş, düzenlediği basın toplantısında Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği sürecini değerlendirdi.

Parti İl Binası'nda basın toplantısı düzenleyen Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğindeki gelişmeleri değerlendirdi. Aktaş, "Geçtiğimiz günlerde AB Bakanı Başmüzakereci Ömer Çelik, AB ilerleme raporu ile ilgili bir basın toplantısı düzenleyerek değerlendirmeler yaptı. 57 yıldır ev ödevi verilerek kapısında bekletilen AB ile ilgili açıklamalar yapan Sayın Ömer Çelik, son derece kararlı ve sanki ne denirse yaparsak birliğe bizi alabilme ihtimalleri varmış gibi bir haleti ruhiyesi vardı. Raporda ekonomiden dış politikaya, terör meselesinden insan hakları konusuna, komşularımızla ilişkilerimizden iç işlerimize kadar her konuda eleştiri ve değerlendirme var. Sonuç itibari ile rapor 33 fasıldan, açılan 26 tanesinde ilerleme kaydedildiği yönünde. Açıkçası bu rapor sanki bir ilerleme raporu değil de bir oyalama, bir eleştiri raporu niteliğindeydi. Ülkemizi sanki biz değil de onlar yönetiyormuş havası vardı. Sayın Çelik "Biz tüm fasılları açıp kapatacak çalışmaları yapmaya hazırız ve yaparız da" dedi. Ayrıca "Bugüne kadar AB uyum çalışmaları çerçevesinde yaklaşık 2 bin ayrı düzenleme yaptık" dedi. Geçtiğimiz gün AP Başkanı Martin Schulz "Türkiye'de idamın yeniden getirilmesi kırmızı çizginin aşılması anlamına gelir. Bu ise üyelik görüşmelerinin sonu olur" dedi. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ise buna karşılık; "Schulz elinden geleni ardına koymasın. Geri kabul anlaşması çerçevesinde AB sözünde durmazsa anlaşmayı iptal ederiz" dedi. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ise yine AB'nin "Türkiye'nin AB ye üyeliğini gözden geçirebiliriz" sözüne karşılık "Utanmadan, sıkılmadan bu ifadeleri kullanıyorlar. Geç kaldınız hemen gözden geçirin" dedi. Ancak Sayın Erdoğan Mart 2016 da "Geri Kabul Anlaşması" töreninde konuşma yaparken fasıllarla ilgili takvimi cebinden çıkardığı kartları göstererek yakından takip ettiğini hatta cebinde taşıdığını bu konuya özel bir önem verdiğini söylemişti. Baktığınızda tüm bu konuşmalar sadece 80 milyon vatandaşımızı memnun eden ifadeler ancak gereği yerine getirilmedikten sonra bir şey ifade eder mi? Hayır sadece havada kalan bir söz olur. Biz de diyoruz ki madem öyle Sayın Çavuşoğlu ve Sayın Erdoğan lütfen gereğini yapın ki biz de sizin gerçekten kararlı olup olmadığınızı görelim" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin 1959'da AB'ye müracaat ettiğini, 4 yıl bekledikten sonra 1963'te müracaatın kabul olduğunu dile getiren Aktaş, "O günden bugüne 57 sene geçti. Tarihte ilk defa AK Parti dönemine özel AB Bakanlığı kuruldu. Sayın Çelik'in de ifadesi ile AB'ye uyum ve üye olabilmek için 2 bin civarında düzenlemeler yapıldı. Bu düzenlemeler içinde; domuzun kasaplık hayvan statüsüne alınması ve kurulacak çiftliklere teşvik verilmesi, zinanın suç kapsamına alınmaması, idamın geri getirilmemesi, federatif yapının yolunu aralayan ikiz yasaların imzalanması, Kıbrıs'ta verilen tavizler ve halen devam eden görüşmeler, Yunanistan'la ilgili önümüze konulan şartlar, Ermenistan ile ilgili dayatmalar ve iftiralar, Gümrük Birliği Anlaşması ve verilen ekonomik tavizler, mültecilerle ilgili dayatmalar ve son geri kabul antlaşması" dedi.

Sözlerine şöyle devam eden Saadet Partisi Melikgazi İlçe Başkanı Sinan Aktaş;

"Bu anlaşmaya göre Yunanistan'a geçen mültecilere ülkemize getirip burada barındıracağız. Buna karşılık AB bize 6 milyar Avro ödeme yapacak. Ki buda mültecilerin Avrupa'ya geçişine engel olacak proje üreteceksiniz, AB de bu projeyi olumlu bulursa buna göre size ödeme yapacak yoksa yok. Öne sürülen 72 şartı yerine getirecek. Vize muafiyeti ve AB yeni fasıl açacak. Mart 2016'da varılan bu anlaşmada geldiğimiz noktada fiyaskoyla sonuçlanmıştır. Bu anlaşmanın akabinde Avusturya'nın Salzburg şehrinde yayın yapan Nachricten Gazetesi'nde yer alan Thomas Wizany imzalı karikatürde Türkiye mültecilere diş gösterip hırlayan bir köpek olarak çizildi. Önünde de 3 milyar Avro yazan bir kemik var. Bakın AB Komisyonu Başkanı jean Claude Juncker ne öneriyor? "Avrupa ordusu kurulmalı ayrıca Müslüman ülkelerdeki gizli servisler arasındaki işbirliği de geliştirilmelidir." Bu durum bizim onurumuza ve gururumuza dokunmaktadır ve bizi bu duruma düşüren de mevcut AK Parti iktidarıdır. Sayın Erdoğan 2012'deki Almanya ziyaretinde 2023'de AB ye kabulü beklediğini beyan etmiş ancak aradan geçen 4 yıl içinde geldiğimiz nokta ortada sadece hakaret ve oyalama. Bir ara Şangay Beşlisine gireriz falan diye tehditler de savurmuştu. Hani ne oldu. Demek ki sadece kürsüden konuşuluyor ama icraata gelince yapılan hiçbir şey yok."

Saadet Partisi'nin tekrar iktidar olması ve Millii Görüş'ün meclise girmesi gerektiğinin altını çizen Aktaş, "Peki yapılması gereken nedir o halde? Milli görüşün Saadet Partisi'nin 1997'de Erbakan hocamızın 15 günde kurduğu İslam Birliği'nin çekirdeğini oluşturan 1 milyarın üzerinde nüfusuyla büyük bir ticari sahaya sahip D8'i harekete geçirin ve İslam alemine lider olmak için gayret edin. Malezya, Endonezya, Bangladeş, Pakistan, İran, Mısır, Türkiye ve Nijerya'nın da içinde bulunduğu yeraltı kaynakları açısında dünyanın en büyük rezervlerini topraklarında barındıran bu ülkelere lider olmak varken gidip Avrupa'ya yalvarmak size yakışıyor mu? Vazgeçin artık bu yanlış politikalarınızdan. Biz onlara asla muhtaç değiliz. Onlar bize muhtaç. Tüm bu teslimiyetçi AB'ci politikaların son bulabilmesi, İslam alemindeki bu kan ve gözyaşının sona ermesi ve gerçek manada İslam Birliği'nin kurulabilmesi için Saadet Partisi'nin mutlaka iktidar olması ve parlamentoya girmesi şarttır" şeklinde konuştu.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.