Şırnak'ta düzenlenen güvenlik toplantısında konuşan 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Veli Tarakçı, Şırnak'ta 1984'ten bu yana bin 261 şehit verildiğini belirterek, "40 sene bu topraklar acıyla yoğruldu. Bir 40 sene daha acı ile yoğrulmasına güvenlik güçleri olarak müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Şırnak 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı tarafından güvenlik korucuları ile güvenlik toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya, korucuların yanı sıra, 23'üncü Jandarma Sınır Tümen Komutanı Tümgeneral Veli Tarakçı, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Selçuk Yıldırım, Çakırsöğüt 1'inci Jandarma Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Ercan Yaşin katıldı.
Toplantıda konuşan Tümgeneral Tarakçı, güvenlik korucularının güvenlik kuvvetlerinin bir parçası olduğunu belirterek, "Bizim her yerde olduğu gibi Şırnak genelinde güvenlik konusunda 4 ana unsurumuz var. Bizim Rabia'mız 4. Bunlar asker, polis, jandarma ve güvenlik korucularıdır. Dolayısıyla bu dörtlü bu bölgede birbirinden ayrılmaz, birbirinin destekçisi olan ve birbirini gönülden destekleyen 4 ana unsurdur. Bu 4 ana unsurdan biri olan siz güvenlik korucularımızla hem tanışıp hem de görüş alışverişinde bulunmak için bu toplantıyı yaptık. Sizlerle paylaşmak istediğimiz birinci husus, sizler güvenlik kuvvetlerinin bir parçasısınız. Bunu asla unutmayın. Sivil elbise giyiyor olabilirsiniz, farklı yerlerde görev yapıyor olabilirsiniz. Ama Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türkiye Cumhuriyetinin sistemi bu bölgede sizi kanunla, kanundan aldığı destekle sizleri güvenlik kuvvetlerinin bir parçası yaptı. Yaptığımız her işte, attığımız her adımda Türkiye Cumhuriyetini temsil ettiğimizi aklımızdan çıkarmayacağız" dedi.
"Daima adalet ve merhamet prensibini uygulayacağız"
Devletin adalet ve hakkaniyet temelleri üzerinde büyüdüğünü ifade eden Tarakçı, "Hiçbir zaman devlet adaletsiz olamaz. Devlet Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkese eşit mesafede ve hukuk önünde eşit mesafede davranmak ve bütün faaliyetlerini ona göre yapmak zorundadır. Peki, bunu yaparken güvenlik kuvvetleri ne yapacak. Güvenlik kuvvetleri de devletin bu prensiplerini sahaya yansıtacak. İşte sizler ve bizler bize verilen her türlü görevde devletin adalet ve merhamet prensibini daima uygulayacağız. Bizler hukuksuz iş yapamayız. Bizler kanunsuz iş yapamayız. Devletin, Allah zeval vermesin, bu konuda bizlere verdiği çok büyük bir destek var. Bu destek başta sayın cumhurbaşkanı olmak üzere, sayın başbakanın, hükümet üyelerinin devletin bütün kademelerinin maalesef 40 senedir bu bölgesin başında olan 40 senelik bir belanın temizlenmesi ile ilgili kararlılıktır. Devlet terörle mücadelede son terörist kalana kadar mücadele etmeye devam edecek. Bu konuda devleti kararlılığından hiçbir şey vazgeçiremez. Bunu başta siz değerli korucu kardeşlerimin bilmesini istiyorum. Devlet kesinlikle terörle mücadelede kararlıdır. Ve bundan geri adım atması söz konusu değildir. Suriye'deki Irak'taki hem doğumuzdaki hem batımızdaki olayları beraber bir araya getirdiğiniz zaman buna mecbur olduğumuzu sizler de zaten görürsünüz" diye konuştu.
"Devlet 40 yıldır her türlü metodu denedi"
Devletin 40 yıldır devletin her türlü metodu denediğine dikkat çeken Tarakçı, şunları kaydetti:
"Geçmişte devlet 40 senedir bu mücadelenin içinde her türlü metodu denesi. Her türlü yolu denedi. En son çözüm süreci ile de verebileceği her şeyi verdi. Artık bu saatten sonra devletin bir gram dahi kimseye vereceği yoktur. Ama alacağı çok şey vardır. Devlet bu bölge için yapabileceği maddi manevi her şeyi fazla fazla yaptı. Ama terör örgütü mensupları maalesef bunu anlamadı. Maalesef bunu son derece kötüye kullandı. Bu memleketin menfaati aleyhine kullandı. Ve ne mutlu ki halkımızda bu gerçeği çok açık ve çıplak olarak gördü. Dolayısıyla bizim güvenlik kuvvetleri olarak devletin bu kararlılığını sahaya indireceğiz. Ve devletin adalet ve merhameti ile biz üstümüze düşeni fazlasıyla yapmaya devam edeceğiz. Üstümüze düşen çok açık olarak şu, bütün uyarılara rağmen dağda halen mücadele etme gafletinde bulunan, bu hatada bulunan halen kendisini saçma sapan şeylerle başkasının uşaklığını yapan, yurt dışının taşeronluğunu yapan, halen bu işi yapmaya ısrar ederlerse devletin o demir yumruğunu kafalarında görecekler. Biz bu toprakları kolay elde etmedik. Biz bu toprakları bedava bulmadık. Biz bu toprakları ısmarlama almadık. Bu topraklar bize atalarımızdan yadigar, emanet ve kanlarımızla santim santim elde ettiğimiz, santim santim ele geçirdiğimiz yurt bu. Türk, Kürt, Laz ve Çerkez et ile tırnak olmuşuz."
"Şırnak'ta bin 261 şehit verildi"
1984'ten beri Şırnak'ta bin 261 şehit verildiğini ifade eden Tümgeneral Tarakçı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dolayısıyla sizlerle beraber bu topraklarda sizlerle beraber nice kanlar dökmüşüz. Tabi bu vesile ile hepinizin ailesinden sayısız şehitler var. Bu tümen sizlerle beraber, sizlerin dostları akrabaları, eşleri ile beraber bugüne kadar bin 261 tane şehit vermişiz. Bunun içinde silahlı kuvvetlerimiz, polisimiz, güvenlik korucularımız, memurlarımız, sivil halkımız var. Artık diyoruz ki 40 sene yeter. 40 sene bu topraklar acı ile yoğruldu. Bir 40 sene daha acı ile yoğrulmasına biz güvenlik güçleri olarak müsaade etmeyeceğiz. Vebalimiz var. Atalarımızdan aldığımız vebalimiz var. Onların yüzü suyu hürmetine, doğruluğun, adaletin ve merhametin devletin bekasının yüzü suyu hürmetine borcumuz var. Ve bu borcumuzu bin 261 kişi ile bugüne kadar ödedik. Bundan sonra da ödemeye devam ederiz. Hiçbir sıkıntımız yok. Ama yazıktır, günahtır. Kökü dışarıda olan bu taşeronların bu memleket topraklarına yaptığı günahtır. Bunun için buna müsaade etmeyeceğimize ant içtik. Ve inşallah bu seneden itibaren devletin kararlılığı ile devletin adaleti ile devletim merhameti ile ama devletin demir yumruğu ile biz bu işi sizlerle beraber götüreceğiz. Atalarımız bu kararlığı senelerce önce gösterdiler ve kendi üstlerine düşen her türlü görevi layıkıyla yerine getirdiler. Şimdi sıra bizde."
İHA