Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Bandırma 17 Eylül Üniversitesi'nde düzenlenen "Türkiye Suriye İlişkileri ve Suriye'nin Geleceği" konferansında konuştu. Mustafa, Esed'in artık Suriye'den çekip gitmesi gerektiğini belirtti.
Bandırma 17 Eylül Üniversitesi Rektörlüğünün düzenlediği ve "Türkiye Suriye İlişkileri ve Suriye'nin Geleceği" konulu konferans Rektörlük Konferans Salonu'nda yapıldı. Konferansa moderatör olarak Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tayyar Arı Başkanlık etti. Konferansın konuşmacıları ise Türk - Arap Araştırma ve Strateji Enstitüsü (TASEN) Başkanı Muhammed El Adil ve Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa oldu. Konferansta ilk konuşan TASEN Başkanı Muhammed El Adil, Türkiye'nin Suriye meselesinde duygusal tavır takınmasının yanlış olduğunu vurguladı. Adil "Keşke Türkiye dengeli bir politika izleseydi daha farklı olabilirdi. Türkiye'nin şu anda gerçek bir bölgesel aktör olması için bunun iyi okuması gerektiğini de düşünüyorum. Şu anda faturaları ödüyoruz. Şu anda eğer Esed ile iyi ilişkilerim varsa ve halk ayaklandıysa benim orta yolu seçmem gerekiyor. Ben öyle düşünüyorum. Şu anda Avrupa aynısını yapıyor. Avrupa Başkentleri hem Esad ile görüşüyor hem de İstanbul'a gelip muhalefetle de görüşüyor" dedi.
Adil'in ardından konuşan Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, "Arap Baharı bir projedir. Türkiye bunun içinde olsa da olmasa da bu proje olacağına inanıyorum. Suriye'de bir dikta rejimi vardı. Bunun zulmünü en fazla bizler gördük. Orada yaşadık. Bu zulme karşı bir fırsat olmuştur, insanlar sokaklara dökülmüştür. Tunus'ta bir nebze demokrasi vardı, basın özgürlüğü vardı. Ondan sonra Mısır'da aynı şekilde. Aslında Libya'da olan bir darbedir. Batının yaptığı bir darbedir" dedi.
Türkmen konusu hakkında da açıklamalarda bulunan Mustafa, "Suriye halkı 1 milyon şehit verdi. Bunun içerisinde 30 bini Türkmen. Ama asla boyun eğmedi. Rusya geldi, İran geldi DAEŞ geldi, PKK geldi ama teslim olmadı. Dolayısıyla Suriye'de Esed iyiydi kötüydü tartışması çok yanlış birşeydir. Esed bir diktatördür, bir zalimdir. Bir insan suçu görüyoruz şu anda. Kendisi öldürüyor yetmiyor, Rusya'yı getirtip öldürtüyor, İran'ı getirtip öldürtüyor, Hizbullah'ı getirtip öldürtüyor, nasıl bir insandır bu. Varsayalım bulunmaz birisi. Yeter, Suriye'yi yok ettin çek git artık" dedi.
Suriye'de yaşananların artık bir Kurtuluş Savaşı olduğunu ve kimsenin Suriye halkına Esed'i dayatamayacağını ifade eden Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa " Suriye resmen işgal altındadır. Ruslar, İranlılar, Hizbullah milisleri tarafından işgal altındadır. Türkmenler için Allah razı olsun Türkiye Cumhuriyeti devletinden ve Türk Milletinden. Fırat Kalkanı Operasyonu ile birlikte bugün artık Halep Türkmenlerinden bahsedebiliyoruz. Fırat Kalkanı Operasyonu ile birlikte kendi bölgelerimiz özgürleşmiş, onur bir şekilde yaşama şansımız olmuştur. Fırat Kalkanı operasyonu çok başarılı bir operasyondur. İnşallah Bab'da alınacaktır, Münbiç'te alınacaktır. Burada bir kantonları birleştirme projesi var. Onu da saha da görüyoruz. Onların bağlayacak kantonları kalmaması lazım. Çünkü PKK'nın da PYD'nin de kampları Afrin'de Türkiye'nin sıfır noktasındadır. Bugün aynısı Münbiç'te de Demokratik Suriye Güçleri mi yoksa PKK mı, yoksa PYD mi, YPG mi bunların hepsi aynısıdır, eşittir PKK. Amerikan bugün Stinger silahlar veriyor. Muhaliflere vermiş olsaydı 6 yıldır zaten rejim diye birşey kalmamıştı. " dedi.
Başkan Mustafa sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün Suriye'de saha da ne kadar gücünüz varsa, masada o kadar yeriniz var. Allah'a şükür bugün Türk komandoları, tankları orada olduğu için bizim Sultan Murat Tümeni orada olduğu için, Türkmenler orada mücadele verdiği için inşallah Türkler'de, o bin yıldır yönettikleri topraklarda söz sahibi olacaklardır" dedi.
Mustafa, Caber Kalesi'nin Misak-ı Milli'nin sınır taşı olduğunu ve Türkiye'nin 1921 Ankara Antlaşmasına göre hak sahibi olduğunu söyledi. Mustafa, "Tankın askerin orada olduğunda söz sahibisin. Olmayınca tabi ki cılız kalıyor. Fırat Kalkanı gecikmiş bir operasyondur. Bu da Türkiye'nin iç dinamikleri ile alakalıdır. Türkiye'nin çok önceden planı teknik olarak hazırdı ama Türkiye'nin iç dinamikleri çok değişik. Ama Türkiye artık istikrarına kavuşacaktır. Milli iradeyi arkasına aldı. Türkiye bundan böyle çok iyi işler yapacaktır" dedi.
İHA