Özellikle hasat zamanı, kış hazırlıkları ve büyük inşaat projeleri gibi toplumsal görevler, imece usulüyle yerine getirilir.
İmece, sadece fiziksel iş gücünün paylaşılması değil, aynı zamanda köy halkı arasındaki sosyal bağların güçlendirilmesi anlamına gelir. Herkesin elinden geleni ortaya koyduğu bu süreçte, işin büyüklüğüne göre tüm köy halkı seferber olur. Bir aile tarlasında hasat yapıyorsa, diğer aileler de gelir ve hep birlikte çalışırlar. Sonraki günlerde ise aynı yardımı diğer ailelere sunarlar.
Bu dayanışma ortamı, zorlukların üstesinden gelmeyi kolaylaştırırken, birlikteliğin önemini bir kez daha hatırlatır. İmece günlerinde çalışmak kadar eğlence ve sohbet de önemlidir. Çalışma molalarında köyün büyükleri anılarını paylaşır, gençler ise birlikte vakit geçirmenin tadını çıkarır.
Torosların eteğinde imece usulü, sadece bir iş birliği değil, aynı zamanda kültürel bir mirasın yaşatılmasıdır. Doğayla iç içe, dayanışma ruhuyla yürütülen bu gelenek, nesilden nesile aktarılarak Toroslar’ın eteklerindeki köylerde yaşamaya devam ediyor. Bu topraklarda imece, hem geçmişten gelen bir miras hem de geleceğe bırakılacak bir emanet olarak varlığını sürdürüyor.