İki yıla yakın süredir hayatımızın bir parçası olan pandemi, farklı alanlardaki kimi tedavi süreçlerinin seyrini de etkiledi. Tüp bebek, bunların başında geldi. Pandeminin başlamasıyla pek çok kadının tüp bebek tedavilerini askıya aldı.
Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Hatice Altuntaş Balcı, “Amerikan Tıbbı Üreme Derneği tarafından yayınlanan bir araştırmaya göre, bu süreçte kadınların yaklaşık %62’si pandemi kısıtlamaları hafifletildiğinde tüp bebek tedavisine başlamak istediğini söyledi. Ülkemizde de benzer şekilde seyreden bu tablonun normalleşme adımlarının hız kazanmasıyla değişmeye başladığını görüyoruz. Bunda Türkiye’nin tüp bebek alanındaki başarısının etkili olduğu aşikar. Nitekim yurt dışından da tüp bebek tedavisi için Türkiye’ye gelenlerin sayısı her geçen gün artıyor” dedi.
Kadınlar doğurganlıklarının azaldığı dönemlerde çocuk sahibi olmaya karar veriyor
Uluslararası hastaların en çok tercih ettiği klinik branşlar arasında kadın hastalıkları ve doğumun ilk sırada geldiğini hatırlatan Op. Dr. Hatice Altuntaş Balcı, “Türkiye, başta tüp bebek olmak üzere kadın hastalıkları ve doğum alanındaki başarılı uygulamalarıyla özellikle ABD, Rusya ve Avrupa ülkelerinden pek çok çifti ağırlıyor. Tüm dünyada bireylerin karşılaştığı en önemli sağlık sorunlarından bir olan kısırlık ise çiftleri tüp bebek tedavisine yönelten en yaygın sebepler arasında. Amerikan Gebelik Derneği’ne göre erkek kısırlığı, kısırlık vakalarının beşte birinden sorumlu. Kısırlığın daha geri planda olduğu kadınlarda ise okuryazarlık oranının artması ve kariyer yönelimiyle çocuk sahibi olma kararının daha geç verilmesi etkili. Kadınlar için genellikle doğurganlığın azaldığı yaşlara denk gelen bu karar süreci de başta tüp bebek olmak üzere doğurganlık tedavilerine ihtiyacı artırıyor” diye konuştu.
Covid geçirenlerin iyileştikten 28 gün sonra tedaviye başlaması öneriliyor
Tüp bebek tedavisine başlamak isteyenlerin dikkat etmesi gereken noktalara da dikkat çeken Op. Dr. Altuntaş Balcı, “Tüp bebek tedavisi kısırlık, enfeksiyon, tüplerde tıkanma, sperm kalitesinin düşüklüğü ve ileri yaş gibi doğal yollarla çocuk sahibi olmayı engelleyen sorunları bertaraf etmek için kullanılan bir yöntem. Dölleme işleminin laboratuvar koşullarında gerçekleştirilerek döllenen yumurtaların anne rahmine yerleştirilmesini kapsayan bu süreçte, bireylerin sağlık durumlarına bağlı olarak farklı teknikler de uygulanabiliyor. Örneğin erkeğin kısır olduğu durumlarda tedaviden önce toplanan spermlerin rahim içine transfer edildiği aşılama tedavisinden yararlanılabiliyor. Kullanılan teknik her ne olursa olsun özellikle psikolojik açıdan çiftleri doğrudan etkileyen bir süreç olduğundan mutlaka güvenilir merkezlerden ve alanında uzman hekimlerden destek alınması çok önemli. Pandemi gerçeğiyle yaşadığımız bu günlerde ise Covid-19 ile enfekte kişilerin tedaviye başlamak için iyileşmeden sonra 28 gün beklemesini öneriyoruz” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)